78 canın yitirilmesinin ardından herkes birbirine oturduğu, çalıştığı yerde yeterli yangın önlemi alınıp alınmadığını sorarken Hürriyet’e konuşan kimya mühendisi ve yangın-acil durum uzmanı, Yıldız Teknik Üniversitesi afet ve kriz yönetimi eski öğretim görevlisi Seydi Rıza Güney, vatandaşlara önemli uyarılarda bulundu. 1976’da çalışmaya başladığı ve 1995’te müdür yardımcısı olarak ayrıldığı İstanbul İtfiyesi görevi sırasında binlerce yangına gittiğini söyleyen Güney, o tarihten sonra akademisyen olarak binlerce öğrenci yetiştirdiğini belirtirken, tespit ve önerilerini özetle şöyle sıraladı:
YANGIN TÜPÜNE MERMER TOZU
“Yangın, afet, acil durum önlemlerini almayan, yangın tüpüne mermer tozu dolduran, yangın hortumunu dolaba göstermelik koyup tesisata bağlamayan katil sürüsü vardır. Yönetmeliğin gereğini yerine getirmemek cana kasttır. Ama yangın, afet kimsenin vicdanına, cebine bırakılamaz. Hem cezalar ağırlaştırılmalı hem de denetim boşluğu giderilmelidir.
KAÇIŞ YOLLARINI İNCELEYİN
Günlük hayatta ise halkımız yangın, deprem, sel gibi felaketleri düşünerek bir anne pimpirikliğiyle hareket edip yaşadıkları, çalıştıkları yerlerde yangın önlemleri olup olmadığını tetkik etmeliler. Birinci kural okul, hastane, sinema, AVM, işyeri, plaza, gökdelen, yurtlar, oteller her ne türde olursa olsun girdiğiniz binadan nasıl çıkacağınızı öğrenmektir. Buraya giriyorum ama olası bir afet, yangın, deprem, sel olursa buradan nasıl çıkarım, sorusuna yanıt arayın. Yangın donanımı olup olmadığını kontrol edin. Mesela yangın merdiveni, kaçış mesafesi 25 metreye kadar olan binalarda olmayabilir. Bunun dışındakilerde yangın merdiveni var mı, kapısı kapalı mı, olması gerektiği gibi ağır mı? AVM’lerde, ofislerlerde, yurtlarda, okullarda yağmurlama sisteminin olup olmadığını ise yağmurlama başlıklarından anlayabilirsiniz.”
KAT GÖREVLİSİ SERBEST
Grand Kartal’ın sahibi Halit Ergül’ün Karacasu beldesinde bulunan diğer oteli Gazelle Resort Otel’de kat görevlisi olarak çalışan İ. E. de gözaltına alınmıştı. İl Jandarma Komutanlığı’ndaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şüpheli, dün savcılık sorgusunun ardından çıkarıldığı mahkeme tarafından adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Soruşturma kapsamında şu ana kadar 28 kişi gözaltına alınırken; 19 şüpheli tutuklandı, 9 kişi ise adli kontrolle serbest kaldı.
78 kişinin can verdiği Grand Kartal’ın sahibi Halit Ergül’ün Bolu Karacasu’da yer alan Gazelle Resort SPA Oteli’nin işgal ettiği 14 dönüm araziye ‘el konulsun’ çağrısı geldi. Ormancılar, “Ormanı işgal edene ödül verilmez, ceza verilir. Kötü niyetli işletmeci olması dolayısıyla işgal ettiği yerden çıkarılıp ihalelere katılma cezası verilmesi gerekirken, 2022’de yıllık 110 bin liraya kiracı yapılmış. Derhal müfettiş görevlendirilerek işgal alanı zapt edilmeli, buradaki yapılar yıkılmalı. Orman arazisinin otelin kampusunde olduğu her gün kamu zararı oluşuyor. Yarendere Grand Mesire alanından da çıkarılmalı” dediler.
3 YIL ÖNCE 110 BİN LİRAYA
Otelin, tapulu arazisi sadece 16.5 dönüm olmasına rağmen bitişiğindeki 14 dönümü işgal ettiğini anlatan yetkililer, “Gazelle’nin buraya inşa ettiği tüm yapıların yıkılarak savcılığa suç duyurusunda bulunulması, ihalelere katılmaktan men cezası alması gerekirdi. Ama bu yapılmadığı gibi işgalcinin işgal ettiği yer görmezden gelinerek hemen bitişiğindeki 200 dönüm orman arazisi ‘Yarenlerdere Mesire’ alanı adı altında 2022’de yıllık 110 bin liraya kiralandı. Yani ceza vermek yerine ödül verildi” iddiasında bulundular. Kira bedelinin her yıl yeniden değerleme oranında arttığı göz önüne alındığında 2022’de 110 bin lira olan kiranın 2023’te 245 bine, 2024’te 388 bine, 2025’te ise 557 bine çıktığı öngörülüyor.
İŞGALCİYE KİRALANMAZ
Bolu’nun gözde kayak merkezi Kartalkaya’da tek bir kişinin burnu bile kanamadan bitebilecek bir yangın, 78 canın yitmesine neden olurken patron Halit Ergül’ün ortaklarının aile bireyleri olduğu ortaya çıktı.
ANNE, BABA, KIZLAR YÖNETİYOR
Kartal Otel’in kurucusu Mazhar Murtazaoğlu’nun iki çocuğundan Emine Murtazaoğlu, otellerinin muhasebecisi Halit Ergül ile evlendi. Ergül, daha sonra Bolu Gölcük Yolu’ndaki Gazella SPA otelini kurdu. Yönetim Kurulu Başkanı olarak Ergül, eşi Emine Murtazaoğlu Ergül ile kızları Elif Aras ve Ceyda Hacıbekiroğlu’nu da Grand Kartal Turizm hissedarı ve yönetim kurulu üyesi olarak 2027 yılına kadar şirket yönetiminde söz sahibi kıldı. Aileyi tanıyanlar, otelle ticari ilişkisi bulunanlar her iki kızın da otel yönetiminde etkin oldukları, yaz döneminde Gazelle, kış döneminde ise sürekli Grand Kartal’da konakladıkları bilgisini verdi. Yangın sırasında da her iki kızın çocuklarıyla birlikte otelin kral dairesi olarak ifade edilen suit katta oldukları belirtilirken, bu katların aile için özel tefriş edildiği, perdelerinin, örtülerinin bile yanmaya dayanıklı kumaşlardan seçildiği ileri sürüldü.
‘SEZON BİTSİN ÖYLE YAPARIZ’
Hürriyet’e konuşan Bolu’nun önde gelen isimleri Halit Ergül’ün para kazanma hırsıyla otelin eksikliklerini gidermekten kaçındığını, son itfaiye raporundaki 8 eksikliği görünce, “Oteli tepeden tırnağa soymadan bunları yerine getirmemiz mümkün değil. Şimdi bunları yapmak boşa olur. Sezon bitsin de öyle tümden bir tadilata girelim” dediğini iddia etti. İtfaiyenin raporunda eksiklikler “Tahliye çıkışları uygun değil, ışıklı yönlendirme levhaları eksik, binada acil aydınlatma yok, elektrik tesisatı uygunluğu eksik, söndürme gereçleri talimatları eksik, algılama sistemleri ve yangın alarmı yok, paratoner ve duman kontrolörü yok. Havuz, SPA bölgesi ve restoran odasının açıldığı, acil çıkış kapıları da yangın mevzuatına uygun değil” diye sıralanmıştı.
ÇATIYA ÇIKARAK KURTULDULARPATRON VE AİLESİ DE YANGINDA OTELDEYDİ
Ergül’ün kızı ve otel hissedarı, yönetim kurulu üyesi olan Ceyda Hacıbekiroğlu, X hesabından yangınla ilgili, “Arayıp soran herkese çok teşekkür ediyoruz, biz iyiyiz. Sağ çıkabildik. Otel sahipleri olarak biz de oradaydık. Çocuklarımızla birlikte yaşadık. Ben camı kırarak çatıya çıktım ve çocuklarımı bu şekilde çıkardım. Çıktığımda ellerim kan ve cam içindeydi. Ablamlar kızlarını dumanların arasından çıkardılar. Annem de çatıya çıkarak kurtuldu. Bizim de kaybettiğimiz arkadaşlarımız var. Acımız çok büyük. Herkesten hassasiyet bekliyoruz. Başımız sağ olsun” yazdı. Ancak gelen tepkiler üzerine bunu sildi.
7 KİŞİ DAHA TUTUKLANDI
78 kişiye mezar olan Kartalkaya’daki Grand Kartal, âdeta kuralsızlık ve para hırsının merkezi olmuş. Otelin sahibi Halit Ergül ve otel yönetimi günlük geliri milyonları aşarken, duman dedektörü, yangın anında yol gösterici işaretlemeler, ısıya dayanıklı yangın merdivenleri ve kapıları gibi en basit sayılabilecek yangın önlemlerini dahi almamış. Kartalkaya’daki Grand Kartal Otel’in eksiklikleri uzmanlarca şöyle sıralandı:
KRAL DAİRESİ BİLE KAÇAK
- 12 katlı ahşap otelin ‘kral dairesi’ olan son iki katına asansör çıkmazken, kaçak olduğu bilinmesine rağmen işletme ruhsatının neden iptal edilmediği soru işareti.
- Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Yangın Yönetmeliği’ni 2021 yılında değiştirirken, mevcut binaların yangına uyumlu hale getirilmesi için 2024 yılı sonuna kadar süre vermesine karşın, otel sahibinin aralık ayının son haftasına kadar kılını bile kıpırdatmadığı, sürenin sonuna doğru yangın yeterlilik belgesi almak için harekete geçtiği anlaşıldı. Ancak itfaiyenin 8 maddelik eksiklik listesini yerine getirmekten kaçınan otelin, başka yollarla belgesini yenilediği iddia edildi.
Otelin içindeki hasar yangının dehşetini gözler önüne serdi.
'AFAD’CILARDAN PARA İSTENDİ' İDDİASI
- Bölgede can kurtarma ve soğutma çalışmaları iki gün boyunca sürerken, bölgeye gelen çok sayıda AFAD personeli için de ısınma ve barınma ihtiyaçları için Halit Ergül’ün kayınbiraderi Harun Murtezaoğlu’nun işlettiği diğer otelinin kullanılması gündeme geldi. Ancak basına düşen iddialara göre, söz konusu otel kullanımı için AFAD personelinden ücret talep edildi. İddia iki gün geçmesine karşın yalanlanmadı. Bugüne kadar ortaya çıkan birçok iddia ve eksikliğe rağmen, sağlıklı bir açıklama yapılmaması da kamuouyunun tepkisini büyüttü. Bu kadar can kaybına karşın sadece ilk gün açıklama yapılırken, yetkili kurumlarla işbirliği içinde olunduğu bilgisine yer verildi.
Halit Ergül
Otelde yapısal sorunlar görüldüğüne dikkat çeken Kaboğlu, tespitlerini şöyle sıraladı:
* “Restoranda çıkan yangının bütün binaya yayılmaması, daha çıktığı yerde, yangına dayanıklı malzemeler, yangın durdurucu sistemlerle engellenmiş olması gerekirdi. Bina eski dahi olsa bunlar sonradan ilave edilerek önlemler alınabilirdi.
* Bizim ne yazık ki tamir tadilat konusunda yangın güvenliği mevzuatımız yok. Bunun derhal çıkarılması ve uygulanması gerekiyor.
Mesela Kartalkaya’daki otelde springler, yağmurlama sistemi olsaydı, yangınla birlikte anında devreye gireceği için daha başladığı yerde söner, restoranın dışına hiç çıkmazdı.
* Yapısal önlemler alınmış olsa yangın en fazla bir kata hapsedilir, insanlar ateşten ve dumandan etkilenmeden binayı boşaltabilirdi. İtfaiye gelene kadar bina boşaltılmış olur, onlar da sadece yangının olduğu küçük bir alana müdahale ederek kısa sürede yangını söndürürlerdi. Oysa burada yayılmış bir yangın var, itfaiye nereden başlayacak söndürmeye, kurtarmaya kimden başlayacak. Çok zordu.”
DIŞ CEPHE YANMADI
* Otelin dış cephesi ahşapsa da yangın yalıtımında doğru malzeme kullanılmış. 10 saati aşan yangına rağmen ne cephesi ne de pencereleri yandı.
* Merdivenler de yangın merdiveni olarak kullanılabilir ama yangına en az 2 saat dayanıklı ve özel yangın kapıları olması şartıyla. Böylece hem içerdeki insanlar yanmadan, dumana boğulmadan tahliye olabilsinler hem de itfaiye oradan teçhizatıyla girsin, dinlenmek istediğinde oraya çıkabilsin.
1 Ocak’tan itibaren yürürlüğe girecek, yüzde 43.93 oranında artan bazı para cezaları şöyle:
-- Egzoz gazı emisyon ölçümü yaptırmayan araç sahiplerine ceza 9 bin 943 liradan 14 bin 310 liraya, egzozundan çıkan emisyonla havayı kirletenin cezası 19 bin 900 liradan 28 bin 637 liraya, egzoz filtresini sökenin cezası 9 bin 943 liradan 14 bin 310 liraya; egzoz ölçümünde hata yapanın 39 bin 800 liradan 57 bin 279 liraya, egzoz belgelerinde sahtecilik yapan, sahte belge düzenleyenin cezası 79 bin 600 liradan 114 bin 584 liraya çıktı.
-- Yere tükürmenin, çevreye çöp atmanın cezası 4 bin 810 liradan 6 bin 923 liraya, çöpünü konteyner yerine toprağa, boş arsaya atmanın cezası 11 bin 540 liradan 16 bin 609 liraya yükseldi. Apartmanlarda bu ceza daire başına uygulanırken, bacasıyla havayı kirleten apartmanlarda daire başına cezalar 5 bin 733 liradan 8 bin 252 liraya çıkacak.
-- Aracından çevredekileri rahatsız edecek düzeyde müzik yükselen araç sahiplerine verilecek ceza, yeni yılda 23 bin 155 liradan 33 bin 326 liraya çıkacak.
Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM) havayolu ile seyahat eden yolcuların haklarına dair yönetmelikte yaptığı değişiklikle, havayolu şirketlerine tehirli uçuşlar nedeniyle tazminat yükümlülüğü getirdi. Resmi Gazete’de dün yayımlanan yönetmelik değişikliğiyle uçuşların teknik ve operasyonel nedenlerle tehir edilmesi ve yolcunun planlanan son varış yerine 3 saat ve daha fazla sürede ulaştırılması halinde havayolu şirketi her bir yolcuya belirlenen ücretleri ödeyecek. Buna göre yolculara iç hat uçuşlarındaki gecikme için 100 Euro, dış hat uçuşlarında ise mesafeye göre tazminat ödenecek. Bin 500 kilometre veya daha kısa tüm uçuşlar için 250 Euro, bin 500 ile 3 bin 500 kilometre arası uçuşlar için 400 Euro, 3 bin 500 kilometreden daha uzun uçuşlar içinse 600 Euro tazminat ödenecek. Mevcut uygulamada sadece uçuşların iptali durumunda yolculara tazminat ödenirken, tehirlerde tazminat ödenmiyordu.
UÇAKTA BEKLETME DAHİL
Yetkiler, Hürriyet’in yolcuların tazminat alabilmesi için 3 saatlik bekleme süresine uçak içi beklemelerin de dahil olup olmadığı sorusuna şöyle yanıt verdiler:
“Hava trafiğinin yoğunluğu, uçuş trafiği gibi havayolu şirketinden kaynaklanmayan durumlar tazminat dahilinde değil. Bunun dışında kalan uçak teknik arızası, pilot, kabin memuru veya havayolu şirketinden kaynaklı durumlar tazminata dahil. Eğer uçak bir tehir verdiyse ve işletme tazminat vermemek için uçak içinde bekletiyorsa 3 saatin içinde değerlendirilir. Ancak uçak meydan veya kule kaynaklı mücbir bir sebeple kalkamıyorsa bunun dışında değerlendirilir. Bunların hepsi her bir başvuru özelinde inceleniyor ve mücbir sebep mi değil mi onun değerlendirilmesinin yapılmasının ardından tazminat kararı veriliyor. Meteorolojik ve diğer mücbir sebepler bu kapsamın dışında değerlendiriliyor.”
ŞİRKETLER İSTEMİYORDU
Yetkililer, halihazırda uçuşların benzer nedenlerle iptali halinde yolcuların tazminat hakkı olmakla birlikte uçuş tehirlerinde tazminat hakkı bulunmadığını belirttiler. Yetkililer, havayolu işletmelerinin uzun yıllardır gündemde olan ‘tehirde tazminat’ konusuna itirazları olduğunu ancak sorunun uluslararası standartta bir çözüme kavuşabilmesi ve havayolu işletmelerinin operasyonel planlamalarını sağlıklı bir şekilde yaparak yolcu mağduriyetinin önüne geçilebilmesi için bu değişikliğin yapıldığını söylediler.
ÖZELLİKLE KIŞIN YAPILDI
Yönetmelik değişikliğine işletmelerin uyum sağlayabilmeleri için uçuşların daha az yoğun olduğu kış döneminde yapıldığını vurgulayan yetkililer, yaz döneminde değişikliğin olumlu sonuçlarının görüleceğini, tehirlerin daha düşük seviyelere ineceği tahmininde bulundular.
2025 bütçesine ilişkin dünkü özel oturuma, AK Parti Genel Başkan Vekili Efkan Âlâ, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, DEM Parti Eşbaşkanları Tülay Hatımoğulları ile Tuncer Bakırhan, Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan da katıldı. Salona ilk gelen Bahçeli oldu. Sonra gelen Arıkan, Dervişoğlu, Özel ve AK Partili yöneticiler, Bahçeli’nin yanına giderek tokalaştı ve hatır sordu. Özel ayrıca tüm partilerin genel başkan ve grup başkanvekilleriyle selamlaştı.
GÖLGE KABİNE LOCADA
CHP yönetimince hükümeti izlemekle görevlendirilen “Gölge Kabine”, ziyaretçi locasından tam kadro görüşmeleri takip etti. CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke de locada “gölge bakanlarla” birlikte görüşmeyi izledi. Bütçe konuşmasına Suriye’deki gelişmelerle başlayan TBMM Başkanı Kurtulmuş da şunları söyledi:
TERÖRDEN ARINDIRILMALI
“Bundan sonraki süreçte tüm kesimlerin söz hakkının olduğu demokratik bir Suriye’nin inşası; hiçbir kesimin, hiçbir toplumsal kesimin dışlanmadığı bir Suriye’nin inşası da herhalde önemli önceliklerden bir diğeri olacaktır. Bir diğer önceliğimiz ise terörden ve terör örgütlerinden bütünüyle arındırılmış bir Suriye’nin tesis edilmesi mecburiyetidir. Uzun yıllar boyunca birtakım güçlerin ellerine silah vererek, istihbari ve lojistik destekler sağlayarak bölge ülkelerini istikrarsızlaştırma aracı olarak kullandıkları terörün ve terör örgütlerinin artık Suriye sahasında bir daha söz hakkının olmadığı, bir daha etkin olmadığı bir Suriye’nin inşası ve böylece vekalet savaşlarının kirli araçları olan terör örgütlerinin tamamının Suriye’den temizlenmesi, bölgenin ve Türkiye’nin de menfaatinin gereğidir.
MUHALİFLERE UYARI
Huzur ve barışın sağlanması için muhalif grupların halkın güvenini artıracak tedbirleri ve uygulamaları ortaya koyması 4’üncü ve en önemli diğer önceliklerimizdir. Türkiye için en temel önceliklerden biri de geri dönüşü sağlayacak sürecin hızlandırılmasıdır.”
ÖNDER’LE TOKALAŞMA BAKIRHAN’A ALKIŞ