şehir yaşamı haberleri sayfasında şehir yaşamı hakkında son dakika haberler ve güncel bilgiler bulunmaktadır. Toplam 2125 şehir yaşamı haberi, videosu, fotoğrafı ve yazar yazısı yer almaktadır. Geçmişte ve bugün yeni yayımlanan son durum gelişmeleri ile pek çok haber sayfamızdan takip edilebilir.
Bu hafta Mabel Matiz, Zorlu PSM’de; Lara Di Lara, Rene Lokal İzmir’de; Levent Yüksel, Jolly Joker Ankara’da sahneye çıkacak. Yerli synth-pop grubu Jakuzi aynı gün iki kez Salon İKSV’de konser verecek. Ramazan ayına özel ücretsiz konserlerse İstanbulluları bir araya getiriyor.
#Uygar TaylanCHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, "Tek görevim bu ülkeye huzurun gelmesi bereketin gelmesi. Bunlar parayı nereden bulacak diyorlar. Türkiye zengin, güçlü bir ülke. Yeter ki kaynaklar doğru dürüst harcansın" dedi.
#ARDAHANİnsan dünyaya gelir, büyür, zamanla kişilik kazanır, sosyalleşir, eğitilir, kendini geliştirir ve sonunda da yaşlanarak sürecini tamamlar. Dolayısıyla doğmak kadar yaşlanmak da doğal ve toplumsal açıdan da kabul edilmesi gereken bir kavramdır. Gelin görün ki Türkiye’de durum tersi. Buyurun son örneği; İstanbul Ataşehir’de özel bir hastanede yatağa bağımlı, konuşamayan, yaşlı bir hastaya hem de sağlık görevlilerinin yaptığı rezillikler. ‘Pes dedirttiler!’ demek isterdim ama maalesef benzer iğrençlikler daha önce de yaşandı. Ve dahası kapalı kapılar ardından kim bilir başka neler oluyor? Peki, bu rezilliklerin arkasında ne yatıyor? Toplumu yaşlıları ile nasıl barıştıracağız? Sordum.
#65+ Yaşlı Hakları DerneğiBiorezonans bir alternatif tıp tedavi yöntemidir. Eski elektro akupunktur yöntemine benzer. Biorezonans terapisi 1977 yılında keşfedilerek MORA olarak piyasaya sunuldu. Alman Franz Morell ve oğlu ile mühendis Erich Rasche tarafından geliştirilen metot daha sonra MORA (MOrell RAsche) olarak tanımlandı. İşte, biorezonans hakkında bazı bilgiler
#BiorezonansGünümüzde teknolojinin gelişimi ile birlikte hastalıklar da kolay bir şekilde tedavi edilebiliyor. Biorezonans tedavisi de çok merak ediliyor. Biorezonans nedir, ne işe yarar? Biorezonans nerelerde var, nasıl uygulanır? Tüm ayrıntıları ile sizler için derledik.
#Biorezonans Nedir Ne İşe Yarar?Kuzey Marmara Otoyolu’nun bugüne kadar 390 kilometresini tamamlayarak halkın hizmetine sunduklarını belirten Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, 10 kilometre uzunluğundaki 7’nci kesimin Hasdal Kavşağı-Habibler Kavşağı arasındaki yapım çalışmalarında son aşamaya geldiklerini açıkladı.
#GazetehaberleriMersin’in merkez Akdeniz ilçesi sınırlarında yer alan Çay Mahallesi’nde, 20 bloktan oluşan 416 konutluk TOKİ Projesi’nin, 2021 yılı içerisinde tamamlanıp hak sahiplerine teslim edilmesi planlanıyor. Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Gültak, “Akdeniz’in kurtuluş reçetesi ve yeniden nefes alabilmesinin çaresi kentsel dönüşümdür. Hedefimiz, kenti modern ve depreme dayanıklı yapıların yükseldiği bir hale getirmektir” dedi.
#GazetehaberleriMetropollerde yaşam, salgınla birlikte çok değişti. Artık dünya kentleri bizim mahalle kültürümüze özeniyor desek yeri! Sürdürülebilir şehircilik çalışmaları yapan Dr. Güneş Cansız: “Değişen kentleşme yaklaşımlarındaki pek çok kavram bizim geleneksel mahalle yapılanmamızda var.”
#GazetehaberleriTürkiye, 2020 Dünya Mutluluk Raporu’na göre 156 ülke arasında 93. sırada. Aynı rapora göre 2006’dan beri tüm dünyada negatif duyguların, kaygı ve üzüntünün arttığını görüyoruz. Pandemi öncesine ait bu rapor, mutluluğun merkezine şehir yaşamı, kurumlara güven, çevre ve doğa gibi konuları koymuş. Yani kast edilen, yaşam koşullarından duyulan sosyal memnuniyet. Oysa “mutluluk” denince çoğumuz öncelikle bunları değil kişisel halimizi düşünürüz. Hepimizin kendine göre bir mutluluk tanımı vardır. Mutluluğun tarifi, insanlığın hiç bitmeyen arayışıdır...
#YazarDiyarbakır'ın hemen yanı başında bulunan ve Evliya Çelebi'nin seyahatnamesinde eşsiz doğası, bereketli toprakları ve üzerinde hüküm süren yaşamıyla övgüyle bahsettiği Karacadağ’dayız. Sönmüş bir volkan olan Karacadağ'ın verimli arazisi yüzyıllardır hem hayvancılık, hem arıcılık, hem de çeltik üretimi için uygun.
#HürriyetŞehir yaşamı insanları her geçen gün biraz daha hareketsizleştiriyor. Çok katlı binalarda yaşayan ve çalışan insanlar düzenli olarak asansör kullanmak durumda kalıyor. Evden çıktığında asansöre binen bir kişi, işe giderken uzun saatler trafiğe maruz kalıyor ve ofisine çıkmak için yine asansör kullanıyor. Böylelikle fiziksel aktivite neredeyse sıfırlanıyor. U tipi adı verilen bu hareketsiz yaşam tarzı zamanla kas-iskelet sisteminin zayıflaması ile birlikte omurga ve eklem sorunlarına yol açabiliyor.
#U Tipi YaşamÖzellikle büyükşehirlerde karşı evin soğuk duvarıyla göz göze gelen bizler 6 haftadır evde, sosyal karantinadayız. Hele ki dışarıda bahar kendi hükmünü sürerken evde kalmak da zorlaşıyor. Bu havada 1 ay daha nasıl evde kalacağız? Var mı bu işin bir sırrı? Uzmanlar yanıtladı.
#YazarZaman zaman hepimizin kendimizi yorgun hissetmemiz normaldir. Ancak bazı kişilerde yorgunluk kronik hale gelir ve bulantı, kusma, halsizlik, psikolojik sorunlar ya da sık sık hasta olma eğilimi gibi sonuçları da beraberinde getirir. Tıpta bu durumun ‘kronik yorgunluk sendromu’ olarak isimlendirildiğini belirten Dr. Sinan Akkurt, böyle hallerde yorgunlukla mücadele etmek için dinlenmekten daha fazlasını yapmanın, mutlaka bir hekime danışmanın uygun olacağının altını çizdi.
#Kronik YorgunlukÖykücü ve romancı Oğuz Atay, ölüm yıl dönümünde anılıyor. Tutunamayanlar, Tehlikeli Oyunlar ve Bir Bilim Adamının Romanı adlı kitaplarıyla tanınan Oğuz Atay’ın sözleri sosyal medya hesaplarından paylaşılıyor. Özellikle Tutunamayanlar romanı, Oğuz Atay‘ın en önemli ve en çok okunan eserleri arasında yer alıyor. İşte en çok beğeni alan Oğuz Atay sözleri…
#Oğuz AtayDünyanın önde gelen dört Bizans tarihçisiyle buluştuk, şehirlerin şehrini konuştuk: Atatürk ve Jön Türkler Bizans’a nasıl bakardı? Ortalama bir Bizanslının günü nasıl geçerdi? Fatih İstanbul’da kimin intikamını aldığını söyledi? Osmanlı mimaride ve sanatta Bizans’ı aştı mı?
#İstanbulTüm seyahatler, özellikle yalnız yapılanlar öğretici, hatırlatıcıdır. Haliyle herkesin yolu ayrı, herkesin deneyimi, yaşadıkları farklı olacaktır. Ben biraz plansız, biraz da hızlı bir kararla 21 gün sürecek bir Japonya yolculuğuna çıktım. Ablam Meltem’in iş gezisi vardı, ilk hafta onunla sonraki iki hafta tek başıma seyahat ettim. Seyahate çıktınız mı bir kere, ya yola teslim olursunuz ve akıştasınızdır ya da her anı planlamaya çalışarak beklentiye girebilirsiniz. Japonya gibi yapılabilecek şeylerin çokluğu karşısında ben birinci yolu seçtim, kendimi daha da bir akışa bıraktım. İlk hafta gideceğimiz yerler konusunda fikrim vardı ama sonrasını hiç planlamadım.
#JaponyaJaponya'da sık rastlanan kapsül oteller, şehrin pahalı ve merkezi bölgelerinde ucuza konaklamak isteyen turistlere alternatif çözüm önerisi sunuyor. Yalnızca bir kişinin sığabileceği bölmeler şeklinde hizmet veren konseptin ortaya çıkış nedeni ise, modern, yüksek tempolu Japon şehir yaşamı.Japonya'da yaygın olarak hizmet veren kapsül oteller, dünyanın en pahalı ülkelerinden biri olarak gösterilen Japonya'da yüksek fiyatlı otellere alternatif bir konsept sunuyor. Kullanıcıya lüks otel konforu yerine, sadece konaklayabileceği bir alan vaat eden otellerde, yalnızca bir kişinin sığabileceği büyüklükte, tek bir yatağın yer aldığı bölmeler bulunuyor. Kullanıcılara girişte kilitli bir dolap, havlu, terlik ve diş macunu gibi temel kişisel bakım malzemeleri sağlayan kapsül otellerde, ortak kullanım alanı olarak ise lavabo, duş ve yemek alanları bulunuyor. Normal otel fiyatlarının ortalama 8 bin yen (yaklaşık 450 TL) ile 35 bin yen (yaklaşık 2 bin TL) arasında değiştiği Tokyo'da, kapsül otellerin fiyatları ise gecelik 2 bin yen (yaklaşık 110 TL) ile 5 bin yen (yaklaşık 280 TL) arasında farklılık gösteriyor. Kapsül otellerin Japonya'daki ekonomik koşullar ve iş yaşamı şartları nedeniyle bir gereklilik olarak ortaya çıktığını belirten kapsül otel işletmecisi Yui Keisuke, kapsül otel konseptinin İkinci Dünya Savaşı ardından Japonya'da gerçekleşen ekonomik atılımın sonucu ortaya çıktığını ifade ederek "Kapsül otel konsepti ilk olarak Japonya'nın İkinci Dünya Savaşı sonrası ekonomik büyüme hızı yakaladığı dönemlere dayanıyor. O dönemde Tokyo'nun çok pahalı olması nedeniyle, ofis çalışanı olarak sınıflandırabileceğimiz büyük bir nüfus taşrada yaşarken, çalışmak için büyük şirketlerin bulunduğu Tokyo'ya geliyor. Gerek iş ile ev arasındaki uzun mesafeler, gerekse geç biten mesailer nedeniyle, iş sonrası evine dönmek istemeyen şirket çalışanları, ucuz konaklama imkanı sağlayan kapsül otellerde uyuyup, sabah yine işlerine gidiyor". İlk ortaya çıktığı döneme sadece "iş adamlarına" hitap ettiği düşünülen kapsül otellerin günümüzde turizmin gelişmesiyle yabancı turistlerin de ilgisini çektiğini belirten Keisuke, otellerin konseptini ise şu şekilde açıklıyor:"Tokyo'daki lüks otellerde, insanlar genelde ödedikleri yüksek ücreti otelin lüks imkanları ve konforu için ödüyor. Kapsül otellerde ise, konfora para ödemek yerine, normalde çok pahalı olan merkezi lokasyonlarda uygun ücretlerle konaklanabiliyor. Bu yüzden ucuz olduğu için sık tercih ediliyor."
#JaponyaJaponya'da sık rastlanan kapsül oteller, şehrin pahalı ve merkezi bölgelerinde ucuza konaklamak isteyen turistlere alternatif çözüm önerisi sunuyor. Yalnızca bir kişinin sığabileceği bölmeler şeklinde hizmet veren konseptin ortaya çıkış nedeni ise, modern, yüksek tempolu Japon şehir yaşamı.
#Japonya