İstanbul Un Deniz Canlilari

İstanbul’un su altı panoraması

Deniz biyoloğu ve su altı fotoğrafçısı Mert Gökalp’in İstanbul’un deniz ekosistemini kapsamlı bir şekilde ele aldığı, İBB Yayınları tarafından yayımlanan ‘İstanbul’un Deniz Canlıları’, bu alanda öncü nitelikte ve fark yaratan bir eser.

Kitapta 2022'nin öne çıkanları: Farklı dünyalara yolculuk

Tek bir mekânda geçen ya da tarihin derinliklerine dalan romanlar… 2022’den aşk hikâyeleri, günlükler ve otobiyografiler…

Mavi vatanın en ön cephesinde savaşanlara bir hatırlatma... 5 bin yıllık tarihi mazota boğmak

1) Önce soralım:

Doğal olan her şey organik değildir

Kalabalık şehirlerde yaşıyor ama doğanın en saf haliyle ürettiği besinlere ulaşmak istiyoruz. Dünya nüfusu arttıkça besine olan ihtiyaç da artıyor ve bu da kimyasal tarımı artırıyor. Oysa kimyasal tarım toprağı öldürüyor. Çocukların sağlıklı bir şekilde büyümesi için ise geleneksel tarım yöntemleriyle yetiştirilmiş ürünlere ihtiyaç var. Uzun yıllardır organik tarım konusunda çalışmalar yürüten HiPP markasının üçüncü kuşak varislerinden Stefan Hipp “Bir ürünün organik olması için toprağın organik olması gerekir. Bu konuda bilinçlenmek için çocuklarınıza toprağı tanıtın, birlikte ürün yetiştirin” diyor.

Türkiye Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF) ciddi uyarı yapıyor... Plastik kirliliğinin şakası yok

Kutuplardan en ücra adalara, deniz yüzeyinden en derin okyanus çukuruna kadar plastik kirliliği ile karşı karşıyayız.

Anadolu’da buğday çimlenmedi, tehlike çanları büyüyor... Gazipaşa böyleyse...

KÜRESEL ısınma sebebiyle bu sene kış gelmedi. Son 52 yılın en sıcak aralık ayını yaşadık. Son yılların en yağışsız kışını geçiriyoruz. Ne yağmur ne de kar yağdı. Gazipaşa’da geceleri 8 derecenin altına düşmedi. Yani soğuk bile olmadı. Türkiye’nin her tarafından, göllerin, akarsuların ve derelerin kuruduğu ya da azaldığı haberleri ardı ardına gelmeye başladı. Barajlarda ise doluluk oranları dip noktada.

Küçükçekmece'nin MR'ı çekildi! Tek tek yok olmaya başladılar...

Küçükçekmece ile Avcılar ilçeleri arasında yer alan Küçükçekmece Gölü'nün eski sağlığına kavuşması için proje başlatıldı. 

Ara tatil zili çaldı, şimdi keşif zamanı

İlk ve orta öğretimde bu yılın ilk ara tatili başladı. Bu kısa tatili ailece değerlendirebileceğimiz, çocukla gidilebilecek yurtiçi tatil rotalarını uzman jürimize sorduk. Bolu’dan Mardin’e, Antalya’dan Kapadokya’ya çocukları mutlu edecek birbirinden güzel yerleri listeledik.

Gençler ve çocuklar doğayı keşfediyor

Dünyada 62 ülkede olan ve Türkiye’de yaklaşık 1 buçuk yıl önce kurulan Roots & Shoots Türkiye, çocuk ve gençlerin doğaya olan ilgisini ve farkındalığını artırmak, insan ve çevreyle olan ilişkilerini güçlendirerek umut dolu bir gelecek yaratmak için yola çıktı. Derneğin Türkiye’deki temsilciliğinin oluşumunda pandemi etkili oldu. Çünkü iki lise öğrencisinin pandemi döneminde Roots & Shoots Global ile iletişime geçerek ‘Türkiye’de de olmalısınız, buna ihtiyacımız var’ demesiyle ilk temel atıldı.

Ayağa kalkmak için...

17 Eylül-20 Kasım tarihleri arasında ücretsiz gezilebilecek 17. İstanbul Bienali’nde ağırlıklı olarak Müze Gazhane ve Pera Müzesi’nde öğrendiğimiz jeolojik, ekolojik, hidrofonik, folklorik, antropolojik, topografik bilginin, gerçeğin haddi hesabı yok. Bienal, elinizde kumanda, bir kıtadan diğerine sizi sürüklerken ayağa kalkmak için hiç de geç olmadığını söylüyor.

Taze fesleğenle yeşil fikirler

Limonita Vegan Kasap olarak bir dikey tarım projesiyle yolumuz kesiştiği için çok mutluyum. Bundan böyle her cumartesi Vertical İstanbul’un ‘pop-up’ mutfaklarında dikey tarımla yetiştirilen taze malzemelerle yemek pişireceğim. Yapacağımız işbirliğinden esinlendim, size fesleğen kullanarak yaza uygun tarifler hazırladım.

Karadeniz'de 15 farklı plastik türü tespit edildi

Karadeniz'in kıyı şeridinde 5 milimetreden daha küçük plastik parçacıklar olan mikroplastik kirliliği araştırıldı. İstanbul-Artvin arasında, ​15 farklı plastik türüne rastladıklarını belirten proje yürütücüsü Trabzon Karadeniz Teknik Üniversitesi Sürmene Deniz Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Yahya Terzi, araştırmalarını Marmara, Doğu Karadeniz, Batı Karadeniz ve Orta Karadeniz şeklinde bölgelere ayırarak yürüttüklerini söyledi.

En güzel hediye: Anneler Günü'nde gidilecek yerler | 12 ŞEHİR 20 ADRES

Anneler Günü’nde annenize ütü veya tava almak yerine yeşilliklerin içinde güzel bir seyahat hediye etmeye ne dersiniz? Uzmanlarımıza bu özel günde gidilecek ve bütçe dostu yerleri sorduk. Piknik yapılacak alanlardan şelale rotalarına, keşfedilecek yerlerden çadır kampına kadar 12 şehirden 20 öneride bulundular.

Denizde mavi ışık heyecanı! Photoshop değil gerçek: “Bu bir sihir gibi…”

Ay'ın olmadığı bir gecede, sahilde yürürken dalgaların mavi ışık yaydığını görseniz ne düşünürdünüz? İlk başta görüntü biraz korkutucu gibi gelse de bu durum dünya üzerinde görülmesi gereken en müthiş olaylardan biri…

Başlangıçta sadece su vardı

Hemen bütün kültürlerde yaratılış suya başlar. Çünkü su, hayat verir. Öyle değil mi?

Çocuklar hepsini çok sevecek: Ara tatilin en eğlenceli adresleri... | 10 ŞEHİR 20 ÖNERİ

Öğrenciler, öğretmenler ve ailelerin tatil planlarında önemli bir yer tutan ara tatil dönemi geldi. 15-19 Kasım arasında okullar kapanıyor, hafta sonlarının da eklenmesiyle tatil süresi 9 güne çıkıyor. Biz de uzmanlarımıza "Ara tatili nasıl değerlendirmeli, neler yapmalı?" diye sorduk. Adrenalin dolu aktivitelerden çocuk dostu müzelere, ailece doğada keşfedilecek adreslerden renkli rotalara kadar 10 şehirden toplam 20 öneri sundular.

Cumhuriyetimiz 98 yaşında!

Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Merkez Yönetim Kurulu diyor ki: “Atatürk 10. Yıl Nutkunu ‘Türk Milleti! Ebediyete akıp giden her on senede, bu büyük millet bayramını daha büyük şereflerle, saadetlerle, huzur ve refah içinde kutlamanı gönülden dilerim. Ne mutlu Türk’üm diyene!’ diye bitirmişti. O’nun bu temennisine karşın, Cumhuriyetimiz 100. yılına giderken büyük sorunlarla boğuşmaktadır. Gazi, Cumhuriyet’in ilanından 36 gün sonra ‘Cumhuriyetimiz öyle zannolunduğu gibi zayıf değildir. Cumhuriyet bedava kazanılmış da değildir. Bunu elde etmek için çok kan döktük. Her tarafta kırmızı kanımızı akıttık. İcabında müesseselerimizi müdafaa için lazım olanı yapmaya hazırız’ derken önümüze yaşamsal ve kutsal bir görev koymuştur.”

Denizlerden 2 milyon 850 bin ton atık çıktı

TÜRKİYE’de deniz ve kıyı temizliği yürüten Deniz Temiz Derneği/TURMEPA gönüllüleri, 24 yılda Marmara, Ege, Akdeniz ve Karadeniz'de 2 milyon 850 bin ton atık topladı. Gönüllüler, son yıllarda mikroplastik kirliliği çoğalan Karadeniz'e yönelerek temizlik çalışmalarını artırdı. TURMEPA Samsun Şube Başkanı Tuncer Üçüncüoğlu, "Atıklar, bütün deniz canlıları için büyük bir tehlike oluşturuyor" dedi.

Prof. Özdelice'den dikkat çeken müsilaj açıklaması

Prof. Dr. Neslihan Özdelice, "Marmara Denizi'nin biyoçeşitliliği her geçen gün azalmakta. Özellikle bu yapının artışı hamsi, sardalya, çaça gibi planktonu süzerek beslenen canlıların süzme düzeneklerinin tıkanmasına neden oluyor. Yani balıklar, aslında bir nevi solunum ventilasyonunu sağlıklı bir şekilde yerine getiremiyor. Bizler bu balıkları aşırı avlayarak, bu mekanizmanın oluşum sürecine de katkıda bulunmuş oluyoruz." dedi.

Müsilajdan sonra yeni tehlike: Sargassum! Çürük yumurta gibi kokuyor...

Marmara Denizi’ndeki deniz salyası kabusunun ardından Ege ve Akdeniz kıyılarında sargassum türü algler görülmeye başlandı. Peki önlem alınmazsa bu da müsilaj gibi etki yaratır mı? Denize girmek riskli mi? Biyolog Prof. Dr. Barbaros Çetin hurriyet.com.tr'ye anlattı...

Müsilaj turizmi de vurdu

Marmara Denizi’nde yaşanan müsilaj tehlikesi turizmi de tehdit ediyor. Balıkesir, Yalova ve Tekirdağ’ın turizm bölgelerine olan sezonluk ya da uzun dönemli taleplerde ciddi düşüş var. Emlakçılar iptallerin de yaşandığını ifade ederken, kısa dönemli ve haftalık kiralamalarda da azalma olduğunu vurguladı. Düşen talebin ardından bölgedeki fiyatlarda gerileme yaşandığı belirtildi.

Bir deniz nasıl öldürülür abiler?

Ülkemizde bütün zamanların en korkutucu çevre felaketlerinden birini Marmara Denizi’ni işgal eden “müsilaj”, diğer adıyla “deniz salyası” hadisesiyle yaşıyoruz.

Balık tükettikçe hem sağlığımız hem gezegenimiz tükeniyor olabilir mi?

Plastik, sanayi atıkları, tarım kimyasalları, ağır metaller... Uzmanlar deniz ve okyanusların bitme noktasına geldiğini söylüyor. İnsanlığın balık yemeyi bırakması gerektiğini önerenler bile var. Son günlerde ‘Seaspiracy’ belgeseliyle yeniden gündeme gelen konuyu masaya yatırdık.

İstanbul'da çok fazla kimsenin bilmediği balık müzesinde 450'den fazla balık türü sergileniyor

İstanbul Fatih'te çok fazla kimsenin bilmediği bir müze var. 1994 yılında kurulan balık müzesinde 450'den fazla balık türü sergileniyor. Sergilenen balıklar arasında 52 yıl önce tutulmuş bir kurbağa ve çizgili hani balığı, 1970'te yakalanmış bir eşkina ve 1973'te tutulmuş bir öksüz balığı bile var.

İstanbul'daki bu müzeyi çok fazla kişi bilmiyor! 450'den fazla balık türü sergileniyor

İstanbul Fatih'te çok fazla kimsenin bilmediği bir müze var. 1994 yılında kurulan balık müzesinde 450'den fazla balık türü sergileniyor. Sergilenen balıklar arasında 52 yıl önce tutulmuş bir kurbağa ve çizgili hani balığı, 1970'te yakalanmış bir eşkina ve 1973'te tutulmuş bir öksüz balığı bile var.

Şoke eden görüntü! İstanbul Boğazı’nda denizanası istilası…

İstanbul Boğazı yine denizanalarının istilasına uğradı. Arnavutköy, Ortaköy ve Bebek sahilleri büyüklü küçüklü denizanalarıyla beyaza büründü. İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Melek İşinibilir Okyar, "Denizanasının bu kadar çok olması, onlarca yılın bir sonucu aslında. Sadece 1-2 yılın ya da plastik sorunu çıktı bunun bir sonucu değil. Onlarca yılın, yanlış yapılan uygulamaların bir sonucu" dedi.

Vedat Milor: Midye yemek pil yemek gibi

Denizlerdeki kirlilik seviyesinin artması, deniz ürünlerinde ağır metal riskini çoğalttı. Yemek eleştirmeni Vedat Milor, “Bir doktor ‘Midye yiyeceğine, pil kemir daha iyi’ demişti” dedi.

Son dakika haberleri... Cıva tehlikesine dikkat! Bu belirtiler varsa test yaptırın... Vedat Milor uyardı: 'Midye yemek, pil yemek gibidir'

Denizlerdeki kirliliğin artması deniz ürünlerinde de ağır metal oluşumunu tetikledi. Bazı balık türleri yüksek miktarda cıva içeriyor. Ağır metal cıvanın en fazla dip balıkları ve midye, istiridye gibi kabuklu ürünlerde görüldüğünü belirten öğretim üyesi Murat Doğan, ''Dip balıklarında tehlike daha fazla ama yüzey balıkları ve hamsi, istavrit gibi küçük balıklarda tehlike daha az. Haftada 1 kere büyük balık tükettiğinizde problem yaşamayabilirsiniz'' uyarısında bulundu. Yıllar önce cıva zehirlenmesi geçiren ve ellerinin titremesinin nedeninin bundan kaynaklandığını söyleyen yemek eleştirmeni Vedat Milor, “Midye yemek, pil yemek gibidir. Kuruntu yapmayın ancak kendinizde yavaşlık, dengesizlik, karıncalanma hissediyorsanız o zaman doktora görünüp ağır metal testi yaptırın" dedi.