“Ben denizi”nde boğulmak

Bir insanın narsistliğiyle “ben” kelimesini çok kullanması arasında bir paralellik var mı? İlişkilerde hep terk eden taraf olduğunu açıklayan Sinan Akçıl aslında ne demek istiyor?

Haberin Devamı

“Ben denizi”nde boğulmak

Ceyda Düvenci’nin programına konuk olan Sinan Akçıl, ilişkilerde hiç terk edilmediğini, hep terk eden taraf olduğunu açıkladı.
Mesela ben bir Ebru Şallı olayını pek öyle hatırlamıyorum ama mesele o değil.
Bir insan neden terk etmenin hesabını tutar ki? Hadi tuttu, neden bunu açıklama ihtiyacı duyar ki?
İnsan ilişkisini “Dur o terk etmeden ben edeyim” kafasıyla yaşar mı hiç?
Bir kere en baştan “ayrılmak” yerine “terk etmek” kelimesini seçmesi de sorunlu.
Ayrıca bu marifet değil, her seferinde yanlış seçim yaptığını fark etmenin itirafı.
Hatta iki kere evlenip boşandığı Burcu Kıratlı vakasında olduğu gibi iki kere üst üste yanlış seçim...
“Hep ben terk ettim” diyen insan aslında ne demek istiyordur biliyor musunuz?
◊ “Beeen var ya bennn... Öyle muhteşemim ki kimse benden vazgeçemez.”
◊ “Beeen var ya bennn... Kimselere tutulmam, hep onlar bana tutulur.”
◊ “Beeen var ya beeen...
Hep daha çok sevilen, daha çok âşık olunan tarafım.”
◊ “Beeen var ya beeen...”
Çok sıkıldım, gerisini dinlememişim bu nutkun.

Haberin Devamı

Bir paragrafta 6 ben

“Ben denizi”nde boğulmak

Bir başka “Beeen var ya bennn” örneği de MasterChef şampiyonlarından Serhat Doğramacı. Bu yaz Bodrum’da şefliğini yaptığı Mezra adlı mekânda yemeklerini tattım, lezzet, sunum, yaratıcılık şahane.
Adam gerçekten yetenekli, şampiyonluk boşuna değil yani.
Ama bir kusurcuğu var genç şefin: Tıpkı yarışmada olduğu gibi gerçek hayatta da üstten üstten, ha deseniz ukalaya varacak bir tavrı var.
Dünyaca ünlü nice büyük şefle tanıştım, söyleşi yaptım ve biliyorum ki tavır ille de böyle olmak zorunda değil.
İnsanın “ben denizi”nde boğulmasının tek çaresi mütevazılık aslında. Bakın yetenekli şefin yarışmaya tekrar katılmayacağına dair açıklaması:
“Benim (1) yolum uzun. MasterChef bana (2) çok şey kattı. Beni (3) tanımanızı sağladı. Ama benim (4) aynı şeyi tekrarlamak gibi bir şeyim asla olmadı. Ben (5) bu yarışmayı kazanırım ama ondan sonra All Star’a katılmak istemiyorum demiştim. Benim (6) kararım hiç değişmedi.”

Haberin Devamı

Avrupa’nın göbeğinde vahşet

“Ben denizi”nde boğulmak

İspanya’daki Bull of Fire Festivali’nde boğanın boynuzlarını ateşe vererek eğlendiler.
Zavallı hayvanı görseniz, ne yapacağını bilemiyor, dehşet içinde sağa sola koşturuyor, en sonunda alev alev yanan boynuzlarını söndürebilmek için bir ağaca sürtüyor kafasını.
Bu nasıl bir caniliktir ve Avrupa’nın göbeğinde gelenek melenek adı altında sürdürülebilmektedir?
Akıl almıyor, yasaklanması bu kadar mı zor?

Uçakta seks yaparken yakalanan çift

Popüler hava yolu şirketi Easyjet’in tuvaletinde seks yapan bir çift yakalandı. Videoya çekilen görüntülerde yolcular kabin amirini iki kişinin tuvalete aynı anda girdiğine dair uyarıyor. Kabin görevlisi tuvaletin kapısını bir açıyor ki... Diğer yolcular da bu durumu eğlenerek kayda alıyor.
Havacılık yazarı Tolga Özbek’in yıllar önce kaleme aldığı bir yazı vardı.
Singapur Hava Yolları’nın uygulamaya koyduğu “suit class” kabinleriyle ilgili. Yolcuların bu özel bölümde seks yapmalarının mümkün olup olmadığı tartışılıyordu. Şirketin sözcüsü Stephen Forshaw, “Uçakta yapılmayacak şeyler vardır. Yataklı süitlerimizde yapılmayacak şeyler, ekonomi class’ta yapılması yasak şeylerle aynıdır” demişti.
Ama buna itirazı olanlar da vardı. Hem de suit class’ın ilk yolcuları Elwood çiftinden.
Tony Elwood, “Hem 30 bin dolar vereceğim, hem bana sınırsız şampanya, ıstakoz servisi yapacaklar, hem 12 saat uçmaktan sıkılmamak için yapacak bir şey arayacağız. Bunlar seks yapmak için en uygun bahaneler. Karar çok saçma” demişti.
Uçakta seks yapma fantezisi olanların kurduğu sanal bir kulüp de varmış:
Mile High Club yani Yüksek Uçanlar Kulübü. Girdim baktım, uçakta yaşadıkları anılarını paylaşıyorlar bu sitede.
Hey Allah’ım ne günlere kaldık... Kulübün onursal kurucusu da ilginç: Pilot Lawrence Sperry.
Kayıtlara geçen gökyüzünde ilk seks deneyiminin sahibi. Olay 1916’da oluyor. Bayan Waydo Polk ile bir deniz uçağına binip New York’tan havalanmışlar. Uçak, Güney Körfezi’nde bilinmeyen bir nedenle denize çakılmış.
Bölgede bulunanlar enkaza ulaştıklarında kokpitte çıplak bir kadınla erkeği yaralanmış halde bulmuş. Pilot Sperry, kurtulduğu kazadan 7 yıl sonra başka bir uçak kazasında hayatını kaybetmiş.

Yazarın Tüm Yazıları