Sivil toplumculuk zor iştir

Sanal dünyanın platformları bu ara pek meşhur...

Haberin Devamı

Onlara “Dokunma Platformları” diyorum.

Hepsini takip ediyorum.
Örneğin “Kültürparka Dokunma Platformu” kısa sürede epey organize oldu.
Hala sivilleşmemiş bir toplum için bu gayretler iyi bir şey tabii...
Ama bana göre bu tür girişimlerin yeri sanal ortamlar değil, gerçek, tüzel kişiler ve kurumlarla olabilir ancak...
Geç bilgisayarın başına, yaz Facebook’a ya da Twitter’a; bazen savunmada ol, bazen ofansif takıl...
Sonra...
Siyasi ya da toplumsal bir sorumluluk kısmını kim üstlenecek.
Doğruysa kim alkış alacak, yanlışsa kim faturasını ödeyecek.
Nasıl olacak?
Üye olanların, imza atanların gösterdikleri dayanışma duygusu dışında onları birleştiren ya da bazı konularda olabilecek ayrışmaları yasal bir düzende kim buluşturacak?
O yüzden toplumun bilinçlenmesi, farkındalık yaratması için bu tür refleksleri anlamlı buluyorum ancak söylemeden de edemiyorum.
Bu işin asıl adresi bir vakıf, bir dernek olmalı...
Mütevelli heyeti mi konuşur, yönetim kurulu mu, başkanı mı bilemem.
İsterse sanal dünyada taraftar bulunur, güç alınır.
Ama gerçeğini de yaratmak lazım.
Sivil toplumculuk da böyle söylüyor.

Haberin Devamı


Odalarımıza bir çift sözüm var

Hep söylüyorum.
Ey meslek odalarımız...
“Dokunma...” diyorsunuz ama...
Kentlerimiz yağmalanmış, dağlarımız, tepelerimiz evlerle işgal edilmiş.
Maşallah her biri mimarlık harikası, her biri maşallah uluslararası yarışmalarda ödül alabilecek estetik harikası...
Gidecek yol kalmamış, alternatif denebilecek bir tek adres bile bırakılmamış.
Siz hala “Dokunma...” diyorsunuz.
Dokunulmamış yer kalmamış.
Siz hala aynı nakaratta gidiyorsunuz.


Söz

Odalarımız eğer dokunacaklarsa, yağmalanmış tepelerimizi dönüştürmek, değiştirmek, örnek kentler ortaya çıkarmak için bir şeyler yapacaklarsa...
Söz...
En büyük desteği yine medyadan alacaklardır.


Israr devam eder

Bornova Meclisi yapılan yeni stada “Aziz Kocaoğlu...” ismini vermek istiyor. Bunun için de meclisten oybirliğiyle karar çıkartıldı.
Başkan Kocaoğlu “Teşekkür ederim, onur duydum. Ama doğru bulmuyorum” diyerek, reddediyor.
Ben de olsam öyle davranırdım diye düşünüyorum.
Ama şunu da unutmamak gerekir.
Aziz Kocaoğlu, İzmir’de üç dönem üst üste belediye başkanlığı yapan ilk kişi...
Yani en uzun süre başkan koltuğunda oturma rekoru kendisinde...
Anlayacağınız Başkan Kocaoğlu bu ısrarlardan kolay kolay kaçamayacaktır.

Yazarın Tüm Yazıları