Hamurunu sevgiyle açmak lazım!

İtalyanlar için makarnanın önemi çok büyük ama bu söz bile aslında konuyu anlatmak için biraz hafif kalır. Sadece İtalya’da değil, dünyada da o kadar çok seviliyor ki ona özel bir gün bile verilmiş. Geçen hafta kutladığımız 25 Ekim Dünya Makarna Günü...

Neredeyse her yazımda ailemden ve ailemle birlikte yediğim yemeklerin öneminden bahsediyorum. Dünya Makarna Günü’nün benim ve ailem için de önemi çok  büyüktür. Kökenimden dolayı makarna bizim mutfağımızın ana elementlerinden. Hatta İtalya’da mutfağa girmek isteyen her gence ilk öğretilen şey hamur açmak ve makarna yapmaktır. Ben de Londra’da amcamla çalışırken bu konuda çok şey öğrenmiştim. Tabii annem evde her zaman bize çeşit çeşit makarnalar hazırladığı için tecrübem az değildi. Benim için en güzel makarna hâlâ annemin o hamarat ellerinden yediklerimdir. Öyle güzel yapardı ki,
Türklerin tabiriyle parmaklarımı yerdim. Okuldan çıkıp aç karnına eve girdiğimde annemin pişirdiği makarnanın o enfes kokusu dün gibi aklımdadır.

En sevdiğim tariflerden biri fettuccine alfredo. Bu makarnaya ismini veren ve tüm dünyada bu şekilde tanınmasını sağlayan Alfredo kimdir, hiç merak ettiniz mi?



Alfredo di Lelio, annesinin restoranında yemek yapmayı öğrenmiş ve daha sonra aşçılığı meslek olarak seçmiş bir İtalyan, aynı zamanda bir restoran sahibi. Hamilelik sonrasında iştahını kaybeden eşi için yarattığı bu tarifi, eşi çok sevince menüye koyup sürekli servis etmeye başlamış. Böylece bu makarna çeşidi giderek ünlenip dünyaya yayılmış.

Bildiğiniz gibi İstanbul ve İzmir’de kendi kültürümü sizlerle buluşturduğum iki restoranım var. Biz fettuccine alfredo’yu orijinal sunumuyla servis ediyoruz. Yani 60 kiloluk dev parmesan tekerinin ortasında bir oyuk oluşturuyoruz. Pişen makarnayı parmesan tekerindeki oyukta peynirle karıştırıyoruz. Böylece orijinal tarifiyle bu lezzet benim de menümün başköşesinde yer alıyor. Sizler de evde dilediğiniz şekilde farklı sunumlarla hazırlayabilirsiniz. Fettuccine alfredo tarifime bakmanız yeterli.

FETTUCCÄ°NE ALFREDO (2-3 KİŞİLÄ°K)Â
NE LAZIM? 

* 150 gr un 

* 15 yumurtanın sarısı 

* 150 gr semolina (irmik unu) 

* 50 gr parmesan peyniri 

* 2 yemek kaşığı tereyağı 

* 100 gr trüf mantarı (tercihe bağlı) 

* Tuz 

NASIL YAPARIM? 

* Makarna hamurunu sevgiyle hazırlamak benim mutfağımdaki en önemli unsurlardan... Hamuru  elde çok iyi yoğurarak ona güzel bir kıvam vermek gerekir. 

* Makarna hamuru için un ve semolinayı bir kaba alın ve güzelce karıştırın. 

* Unlu karışımın ortasına elinizle bir çukur açın, yumurta sarılarını ve tuzu ekleyip yoğurmaya başlayın. 

* Hamurunuz hazır olunca kabın üzerini kapatıp 1 saat buzdolabında dinlendirin. 

* Dinlendirdiğiniz hamuru 2 eşit parçaya bölün, böldüğünüz parçaları elinizle yuvarlayarak bezeler yapın. Her bir bezeyi merdane yardımıyla ince bir şekilde açın. 

* Dilerseniz bu aşamada açtığınız hamurun üzerine trüf mantarlarını rendeleyebilirsiniz. 

* Açtığınız ikinci hamurun kenarlarını az suyla ıslatın. Bu iki hamuru üst üste koyup tekrar merdane yardımıyla açın. Hamuru makarna makinesiyle veya bıçakla ince uzun şeritle halinde kesin. Trüf mantarı kullanmayacaksanız hamurları açtığınız gibi kesebilirsiniz. 

* Bir tencerede su kaynatın. Kaynadıktan sonra bol tuz atın. Kestiğiniz makarnaları yavaşça içine koyun. Dikkat edilmesi gereken en önemli nokta fazla pişmemesidir. Fazla haşlanırsa birbirine yapışabilir. 3-4 dakikayı geçmeyin. 

* Makarnalar haşlanırken bir tavada tereyağını eritmeye başlayın. Haşlanan makarnayı erittiğiniz tereyağına ilave edin. İyice karıştırın. 

* Son muhteşem dokunuş için üzerine bolca parmesan rendeleyin. Varsa ince kıyılmış yeşillik de katabilirsiniz. Afiyet olsun.