Ayşegül Domaniç Yelçe
Ayşegül Domaniç Yelçe
Ayşegül Domaniç YelçeYazarın Tüm Yazıları

Uluslararası Engelliler Günü

Merhabalar sevgili okurlar.

Haberin Devamı

3 Aralık günü, 1992 yılında Birleşmiş Milletler tarafından Uluslararası Engelliler Günü (International Day of Persons with Disabilities) olarak kabul edilmiş bulunuyor. Bu özel günün amacı; dünyanın neresinde yaşıyor olurlarsa olsunlar, tüm engelli bireylerin haklarının korunması ve sosyal, ekonomik ve kültürel alanlardaki sorunlarına dikkat çekilerek bu konudaki farkındalığın arttırılması.

 

Günümüzde dünya nüfusu 7,5 milyarı aşmış durumda. Bir milyardan fazla kişi, ya da dünya nüfusunun ortalama % 15’i, herhangi bir engelle birlikte yaşıyor. Bu kişilerin % 80’i hayatını gelişmekte olan ülkelerde sürdürüyor. Engelli bireyler, “dünyanın en büyük azınlık grubu”. Engeli bulunmayan kişilere oranla genellikle daha sağlıksız koşullarda, geçim sıkıntısı içinde ve eğitime ulaşmakta zorlanarak yaşıyorlar. Bu durum onların hizmetine sunulması gereken servislerin eksikliğinden (bilgi ve iletişim teknolojileri, hakkaniyet ve ulaşım gibi) ve gündelik hayatlarında karşı karşıya geldikleri engellerden kaynaklanıyor. Bu engeller, fiziksel çevre ile ilgili olabiliyor ya da konu ile ilgili politikalar, toplumsal tutum veya ayrımcılıktan kaynaklanabiliyor.

 

Haberin Devamı

Engelli bireyler şiddete maruz kalma konusunda çok daha büyük bir risk taşıyor:

 

- Engelli çocuklara uygulanan şiddet oranı, engeli olmayan çocuklara göre ortalama dört kat daha fazla.

- Herhangi bir engeli olan yetişkinler şiddet kurbanı olmaya, herhangi bir engeli olmayanlara oranla bir buçuk kat daha yakın.

- Zihinsel yetersizlikleri bulunan yetişkinler şiddet görme açısından dört kat daha büyük bir risk altındalar.

 

Engelli bireylerin şiddet görme açısından daha yüksek bir risk taşımalarının nedenleri yaftalama, ayrımcılık ve engellilik konusunun görmezden gelinmesinin yanısıra engelli bireyler ile ilgilenen kişilere yönelik sosyal destek eksikliğinden kaynaklanıyor. 

 

Haberin Devamı

Uluslararası Engelliler Günü için her yıl değişik bir tema belirleniyor. 2017 yılının teması “Herkes için sürdürülebilir ve esnek bir topluma dönüşmek”.

 

2030 Gündemi “hiç kimseyi geride bırakmama” sözü veriyor. Değişimde hem aktif rol oynayan hem de değişimden faydalanacak olan engelli bireyler, herkesi kapsayan sürdürülebilir kalkınmaya yönelik bu sürecin hız kazanmasına katkıda bulunabilir; insani eylemler ve kentsel gelişim gibi bağlamlarda herkesi göz önünde bulunduran bir toplumu destekleyebilirler. Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ni gerçekleştirebilmek için hükümetlerin, engelli bireylerin ve onları temsil eden kuruluşların, akademik kurumların ve özel sektörün bir “ekip” olarak hareket etmesi gerekiyor.

 

Haberin Devamı

Eylül 2015’teki tarihi BM Zirvesinde benimsenen ve Ocak 2016’da 2030 Gündem’i olarak ilan edilen Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri şöyle sıralanıyor:

 

1)Yoksulluğun Ortadan Kaldırılması  2)Açlığın Yeryüzünden Silinmesi  3)Sağlık ve Refah 

4)Kaliteli Eğitim  5)Toplumsal Cinsiyet Eşitliği  6)Temiz Su ve Sanitasyon  7)Makul Fiyatlı ve Temiz Enerji  8)Düzgün İş ve Ekonomik Büyüme  9)Sanayi, İnovasyon ve Altyapı  10)Eşitsizliklerin Azaltılması  11)Sürdürülebilir Şehirler ve Mahalleler  12)Sorumlu Tüketim ve Üretim  13)İklim Önlemleri  14)Sualtında Hayat  15)Yeryüzünde Hayat  16)Barış, Adalet ve Güçlü Kurumlar  17)Hedefler İçin İşbirlikleri

 

Özetle, 2030 yılına kadar tek bir kişinin bile bu hedeflerin gerisinde kalmamış olması amaçlanıyor.

 

Haberin Devamı

Siz de bu hedeflerin gerçekleşmesine katkıda bulunmak isterseniz, çevrenizdekilere bu hedeflerden söz ederek işe başlayabilirsiniz. 

 

3 Aralık Uluslararası Engelliler Günü’ne dönecek olursak; ülkemizde yalnızca bu özel günde değil, bu günü içine alan hafta boyunca çeşitli etkinlikler düzenlendiğini söyleyebiliriz. Ancak ben bu yazıyı yayımından bir gün önce kaleme aldığımdan, ne yazık ki bugün bu etkinliklerden bahsedemiyorum. Ama ülkemizde yaşayan engelli nüfusun günümüzdeki yaşamı konusunda birkaç söz söylemek isterim.

 

Devletimizin almış olduğu iyileştirici önlemlere karşın Türkiye’de yaşayan engelliler hâlâ pek çok sorunla boğuşmak zorundalar. Üzülerek söylemek isterim ki “erişilebilirlik” hâlâ bu sorunların başında geliyor. 1 Temmuz 2015 tarihinde kabul edilen ve Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Engelliler Hakkında Kanun”un Geçici 2. Maddesi’nde;

Haberin Devamı

“Kamu kurum ve kuruluşlarına ait mevcut resmi yapılar, mevcut tüm yol, kaldırım, yaya geçidi, açık ve yeşil alanlar, spor alanları ve benzeri sosyal ve kültürel alt yapı alanları ile gerçek ve tüzel kişiler tarafından yapılmış ve umuma açık hizmet veren her türlü yapılar bu Kanun’un yürürlüğe girdiği tarihten itibaren sekiz yıl içinde engellilerin erişilebilirliğine uygun duruma getirilir.” deniliyordu.

 

4 Temmuz 2012 tarihinde yani erişilebilirliğin sağlanması için verilmiş olan sekiz yıllık sürenin dolmasına üç yıl kala, Kanun’un ilgili maddesinde yer alan “yedi yıl” ibaresi “sekiz yıl” şeklinde değiştirildi. Ve ne yazık ki bu engelliler için erişilebilirliği geciktiren son değişiklik olmadı. Kanun’da yapılan en son düzenlemeye göre tüm erişilebilirlik yükümlülüklerinin 7 Temmuz 2018 tarihine kadar sağlanmış olması gerekiyor. Ancak gözlemlerim bu yükümlülüklerin verilen tarihe kadar yerine getirilemeyeceğini gösteriyor. Örneğin; İstanbul’un Kadıköy İlçesi Nüfus Müdürlüğü hâlâ hem dışındaki hem de içindeki merdivenlerin dikliği ve çokluğu açısından hiçbir şekilde erişilebilir olmayan bir binada hizmet veriyor. Nüfus Müdürlüğü’nde yapılması gereken işlemlerin şahsen takip edilmesi gereği dikkate alındığında, engellilerin nasıl bir mağduriyet içinde oldukları hemen anlaşılıyor. Umarım T.C. İçişleri Bakanlığı bu sorunu Temmuz 2018’e kadar çözecek bir önlem almıştır. Zira Nüfus Müdürlüğü’ndeki işlemlerimi artık, şimdiye kadar olduğu gibi, bir nüfus memuru eşliğinde sokakta yürütmek zorunda kalmak istemiyorum.

 

Engelli bireylerin sorunları tabii ki erişilebilirlik ile sınırlı değil. Daha önceki yazılarımda dile getirdiğim, ayrımcılık ve hak ihlâlleri konularının başı çektiği bu sorunları bir başka yazıda tekrar ele alacağım.

 

Dün yaşadığımız Uluslararası Engelliler Günü’nün ilgili ve yetkili birimler için engellilerin yaşadıkları zorluklara daha yakından bakabilmeleri yolunda önemli bir fırsat yaratmış olduğunu ümit ediyorum.  

 

Engellerimizi hissettirmeyecek engelsiz bir yaşam dileği ile…

 

 

Not: Bu yazıda BM’in Uluslararası Engelliler Günü ile ilgili web sitesinde verilen bilgilerden yararlanılmıştır.

Yazarın Tüm Yazıları