Kaynak Fotoğraflar: iStock, Pxhere
Kırmızı Et Tüketmenin 9 Faydası
Havalar soğudu ve bağışıklık sistemimiz, koronavirüs salgını nedeniyle her zamankinden daha güçlü kalmalı. Bağışıklık sisteminin güçlü tutulabilmesi için yediklerimize dikkat etmemiz gerekiyor ve tüketilmesi gereken besinlerin başında ise kırmız et geliyor.
Dr. Öğretim Üyesi İlkay Gök, protein, demir, çinko, selenyum ve B12 vitaminine sahip olan kırmızı etin 9 faydasını sıralıyor.
Bağışıklık sistemini destekler ve yaraların, kırıkların, vücuttaki hasarların iyileşmesinde önemli rolü vardır. Etin faydalı olması için kilolarca tüketmemize de gerek yok. Yaklaşık 100- 150 gr yağsız veya az yağlı et tüketmek hem günlük protein ihtiyacımızı karşılar hem de yanına pek çok artı destek verir. Doğru miktarda ve doğru pişirilmiş az yağlı et, aslında bir sağlık iksiridir.
İşte kırmızı et tüketmenin 9 faydası...
İşte kırmızı et tüketmenin 9 faydası...
- Et, bir aminoasit olan L-karnitini yüksek miktarda içerir. 100 gr ette ortalama 56 - 162 mg L-karnitin bulunuyor. Özellikle kilo vermek isteyenlerin son dönemde haplarını kullandığı, vücutta enerji yakımını hızlandırdığı tespit edilmiş bir amino asit olan L-karnitinin kalp sağlığına, diyabete ve kilo vermeye desteği oldukça fazla görülüyor. Bu amino asitin dışarıdan alınan sentetik haplar yerine etten alınmasının da önemli olduğunu vurgulayan İlkay Gök, etten elde edilen L-karnitinin haplara göre emiliminin daha yüksek olduğunu dile getiriyor.
- Et, çok güçlü antioksidanlardan glutatyon açısından en zengin kaynakların başındadır. Vücudumuzda glutatyon seviyesini yüksek tutmak sağlığımız açısından çok önemlidir. Glutatyonun yaşlanma karşıtı, uzun ömürlü yaşam, hastalıklardan koruma, kronik hastalık riskini azaltma, bağışıklık sistemini güçlendirme gibi özellikleri bulunuyor.
Vücudumuzdaki her hücreyi, pek çok kronik hastalığa neden olacak hücresel hasardan koruyan glutatyon, eksikliği nedeniyle meydana gelen oksidatif stres ve enflamasyonun da önüne geçiyor. Vücudumuzun glutatyonu sentezlemek için amino aside ihtiyaç duyması ve bu amino asitlerin de ette bulunması, etin faydalarını bir kez daha kanıtlıyor.
- Kaliteli protein deposudur. Et, çok yüksek oranda kaliteli protein bulunduğu için kas kütlenizin artışını destekliyor.
- Sağlığınız için kritik önemdeki birçok mineral ihtiyacınızı karşılar. Kalsiyum, bakır, demir, magnezyum, mangan, potasyum, fosfor, selenyum, çinko açısından zengin olan et, 100 gr tüketildiğinde günlük selenyum ve çinko ihtiyacının neredeyse tamamını, demirin %26’sını, fosforun %38’ini karşılıyor.
- Yüksek oranda karnosin (amino asit) içerir. Tavuktan %50 daha fazla oranda kırmızı ette bulunan karnosinin, oksidasyon ve glikasyonu inhibe etmenin yanı sıra; asitler, aldehitler ve ağır metalleri temizleyen, hücresel bir çöp toplayıcısı olduğu görülüyor.
Antioksidan özelliğinin dışında hücreleri yaşlanmaktan koruduğu da tespit edilen karnosin, takviyesi yapılmış doku kültürlerinde, hücrelerin gençlik görüntülerini muhafaza ettikleri ve uzamış yaşam sürelerine sahip oldukları görülmüştür. Karnosinin hücresel yaşamı uzatma yetisi, yaşlı hücrelerde bile geçerli iken, gerçekleştirilen bir çalışma, karnosin takviyesinden sonra, hücre yaşam sürelerinde %67’lik bir uzama saptamıştır. Ayrıca immune sistemi aktif ederek bağışıklık sistemini de destekliyor.
- Konjuge linoleik asit içerir. Konjuge linoleik asit, et ürünlerinde özellikle doğal beslenenlerde yüksek miktarda bulunuyor. İnsülin hassasiyetinin düzelmesini ve yağ kaybını destekliyor.