Bir zamanlar gençtiler
.
Onlar, ne İstanbul'un ne Türkiye'nin bu kadar kalabalık olduğu, her evde değil en az iki TV, radyonun bile kolay bulunmadığı bir dönemin yıldızları... İstanbul'un Arnavut kaldırımlı sokaklarında, çivi misali incecik topukları ve kabarık etekli elbiseleriyle yürüyen hülyalı bakışlı kadınlar ve onlara aşık olan 'jilet' gibi erkekler. Onlar milyonlarca insanı kışın karanlık salonlara yazın gazoz içip çekirdek yenilen açıkhava sinemalarına toplayanlar. Sözün kısası onlar Yeşilçam'ı Yeşilçam yapan çoğunlukla siyah- beyaz karelerden hatırlanan ve hiç unutuymayacak olan yıldızlar. Bazıları hala bizimle birlikte bazıları da çoktan sonsuzluğa gitti bile... Türk sinemasının en ünlü 'esas kızlarını' ve 'esas çocuklarını' hatırlayalım istedik. Selma Güneri, gencecik bir kızken sinemaya adım attı.