Bizi sadece kayıplarımız, kaygılarımız, korkularımız depresyona sokmuyor. Depresyonun da ruhsallıkla ilişkisi olmayan hazırlayıcıları, kolaylaştırıcıları ve hızlandırıcıları var. Üstelik bunların çoğu tedavi edilebilir sorunlar. Sizden gelen soruları da dikkate alarak kısa bir “depresyon notu” hazırladık. Umarız işinize yarar. Buyurun...
#Osman MüfftüoğluDepresyon, kişinin stresinin dışa vurması, varolan strese verdiği tepkidir ve herkes bunu farklı şekillerde ifade eder ve davranış şekilleriyle yaşar ancak depresyon için genel olarak belli tanı grupları mevcuttur ve bir takım psikiyatrik rahatsızlıklarla beraber görüldüğünü de biliyoruz.
Alışveriş merkezlerinde dolaşırken birçoğumuz hem kısa bir dinlenme molası hem de rahatlama hissi için masaj koltuklarına oturmuşuzdur. Bu koltuklarda masaj yaptırmak kısa süreli rahatlama sağlasa da çoğumuz tehlikenin farkında değiliz. Uzmanlar, bu koltukların yanlış kullanımının felce kadar giden ciddi problemlere neden olabileceğini söylüyor. Peki, neden bu kadar zararlı? Doçent Doktor Mustafa Çorum ile konuştuk.
#SağlıkKat Brown’ın yaşadığı sorunlar çok uzun yıllar önce, çocukluğunda başladı. Kendini hiçbir zaman bir yere ait hissetmeyen Kat, kızıl saçları ve henüz 13 yaşındayken 1.80 olan boyu ile okulda zorbalığa maruz kaldı. Uzun boylu olduğu için bir üst sınıfa alındı ama bunun da yaşadığı zorbalığa ya da ait hissetmeme duygusuna bir faydası olmadı.
#Dikkat Eksikliği Ve Hiperaktivite BozukluğuKanada’nın bazı önemli liseleri, öğrencilerin öğrenimini aksattığı iddiasıyla TikTok, Meta ve SnapChat’e dava açıyor. AP’nin haberine göre açılan davalarda Facebook ve Instagram gibi platformların “çocukların düşünme, davranış ve öğrenme biçimlerini olumsuz etkilediğini” ve bunun etkileriyle öğretmenlerin başa çıkmak zorunda kaldığı belirtiliyor. Aynı haberde ABD’de de benzer davalar açıldığı bilgisine yer verilerek; Meta, Instagram ve Facebook'un bilerek ve kasıtlı olarak çocukları kendi platformlarına bağımlı kılan özellikler tasarladığı ve gençlerin ruh sağlığını bozduğu iddia ediliyor.
#OkulKendini hiçbir yere ait hissetmeyen, çocukluğunda zorbalığa maruz kalan ve uzun yıllar boyunca yaşadığı şeyin depresif bir uykusuzluk hastalığı olduğunu sanan Kat Brown’ın hayatı, sosyal medyada tesadüfen gördüğü bir paylaşım sayesinde konan teşhis ile kökünden değişti
#(Dikkat Eksikliği Ve Hiperaktivite BozukluğuBalıkların birbirinden farklı çeşitleri bulunmaktadır. Özellikleri nedeni ile ön plana çıkan ton balığının besin değeri çok yüksektir. Ton Balığı nasıl pişirilir, temizlenir ve avlanır? Ton balığı faydaları ve özellikleri nelerdir tüm ayrıntıları ile sizler için derledik.
Öğrenme güçlüğü; çocukların akademik başarılarını, bilişsel ve dil gelişimlerini ve sosyal ilişkilerini olumsuz etkileyen ancak normal ve normalin üzerinde zeka seviyesi ile seyreden bir bilişsel bozukluk. Öğrenme güçlüğü olan çocuk dinleme, konuşma, okuma, yazma, mantık yürütme, problem çözme ya da matematik alanındaki yeteneklerin kullanımında zorluk yaşar. Aynı zamanda, kişinin bilgiyi depolaması, işlemlemesi ve üretmesi konusunda da zorluk çekmesine neden olan ve mevcut koşullarda ömür boyu devam eden bir süreç.
#Öğrenmede Güçlük Yaşayan ÇocuklarÇAĞIMIZDA insan sağlığını en çok tehdit eden fazla kilolar artık çocukları da etkiliyor. Alınan enerjinin harcanandan daha çok olması sonucu vücutta aşırı yağ depolanması şeklinde kendini gösteren fazla kilolar; çocukların hareketlerini engelleyerek yaşam kalitesini bozuyor. Yine fazla kilolar kalp damar hastalıklarına, hipertansiyona, yağ ve şeker metabolizmasını bozarak damar tıkanıklığı ve şeker hastalığı gibi yaşamı olumsuz etkileyen birçok önemli hastalıklara da başlangıç oluşturmakta. Bunlardan daha da önemlisi fazla kilo; çocuğun psikolojisini bozarak onun dış çevreden soyutlanmasına, aile ilişkilerinin bozulmasına ve okul başarısının düşmesine neden olmaktadır. Çocuklarda kilo fazlalığı ve aileye düşen görevleri Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. Yılmaz Bay anlattı.
#1Okulun ilk günü öğretmenler öğrencileri tek tek ayağa kaldırır ve tanışmak amacıyla hem kendilerini hem de ailelerini anlatmalarını ister. Öğrencilerin anne ve baba adları ve meslekleri de bu tanışma faslının en yaygın sorularıdır. Peki bu soruları sormak ne kadar doğru? Ebeveynlerini kaybetmiş bir çocuğun onlar hakkındaki soruları yanıtlamak zorunda kalması ne gibi psikolojik sonuçlara sebep olabilir? Bu sorular öğrenciler arasında sosyoekonomik bir ayrışmaya yol açabilir mi? İşte insan hikayeleri ve kritik uzman yorumları…
#Bir Sorudan FazlasıAileler çoğunlukla çocukları da evlensin, bir yuva kursun ve çocuk sahibi olsun istiyor, hatta zaman zaman bu konuda onlara baskı dahi yapabiliyor. Evlilik ve çocuk baskısı, günün birinde evlenmek, anne baba olmak isteyenler için çoğunlukla katlanılabilir olsa da bir de hiç çocuk sahibi olmak istemeyenler var. Çocuk sahibi olmak istemeyen insanlar bu kararlarını çoğunlukla ailelerine kabul ettiremiyorlar. Peki aileler çocuklarının anne ya da baba olmak istemediklerini neden kabullenemiyor? Hem bu konuda ailesiyle sorun yaşayan insanların hikâyelerini dinledik hem de Uzm. Klinik Psikolog Berkay Ateş ile nasıl bir yol izlenmesi gerektiğini konuştuk.
#Bir Sorudan FazlasıDijitalleşen dünyada çocukları ekranlardan uzak tutmak kolay değil. Kimi anne baba çocuklarını erken yaşta ekranla tanıştırmayı doğru bulurken kimisi bu süreci mümkün olduğunca ertelemeye çalışıyor. Uzmanlara göre çocukları ekranla tanıştırmak için en az 2 yaşına kadar beklemek gerekiyor ama günümüzde bunu uygulayabilen ebeveyn sayısı oldukça sınırlı. Peki bu konuda bir standart var mı? Çocuklar ekranla ne zaman tanışmalı? Kaç yaşında ne kadar süre ekrana maruz kalınmalı?
#Ekran MaruziyetiÇocuklara kendilerine, başkalarına, hayvanlara, bitkilere ve çevreye karşı nasıl merhametli olacaklarını öğretmek amacıyla "Bağcılar'da Merhamet Büyüyor" projesi başlatıldı. Altınbaş Üniversitesi tarafından yürütülen proje kapsamında, 12-13 yaş aralığındaki 70 öğrenci, 7 hafta sürecek teorik ve uygulamalı eğitimlerinin 4’üncü haftasını tamamladı.
#Bağcılar’Da Merhamet EğitimiSon dönemde oldukça yaygınlaşan ‘toksik’ sözcüğü birçok alanda karşımıza çıkıyor. Bunlardan biri de ‘toksik ebeveynlik’ kavramı. Ebeveynler çocukları için en iyisini isteseler bile bazen fazla kontrolcü olabiliyoruz. İşte o zaman da toksik ebeveyne dönüşüyoruz.
#Gizem CoşkunardaDijitalleşen dünyada çocukları ekranlardan uzak tutmak kolay değil. Kimi anne baba çocuklarını erken yaşta ekranla tanıştırmayı doğru bulurken kimisi bu süreci mümkün olduğunca ertelemeye çalışıyor. Uzmanlara göre çocukları ekranla tanıştırmak için en az 2 yaşına kadar beklemek gerekiyor ama günümüzde bunu uygulayabilen ebeveyn sayısı oldukça sınırlı. Peki bu konuda bir standart var mı? Çocuklar ekranla ne zaman tanışmalı? Kaç yaşında ne kadar süre ekrana maruz kalınmalı?
#Bir Sorudan FazlasıSydney Üniversitesi'nden araştırmacıların1950'den bu yana birbirini takip eden nesiller üzerinde yaptıkları araştırma dikkat çekti. 27.500'den fazla Avustralyalının ruh sağlığındaki değişiklikleri takip eden bilim insanları Y kuşağının kendilerinden önceki nesiller arasında en kötü ruh sağlığına sahip olanlar olduğunu ortaya çıkardı.
#Y KuşağıDijital stres literatürümüze yeni girilen bir kavram olmakla beraber; bireylerin dijital tüketim alışkanlıklara buna bağlı örtük üretilen içerikler ve yoğun bilgi paylaşımına bağlı olarak birey üzerindeki vicdani ya da kalbi tatminsizliklerin kişi üzerinde bıraktığı etkileme veya etkilenme durumu olarak biliniyor.
#Konuk YazarEmzirme, bir anne tarafından bebeğe süt verme sürecidir. Bir bebeğin olduğunda böyle rüyalar görmek genelde dinginlik getirir. Bu rüya kadınlar tarafından daha çok görülmektedir. Peki, rüyada bebek emzirmek ne demektir? İşte, merak edilen tüm detaylar.
#Rüyada Bebek Emzirmek Ne Anlama Gelir?Aile içi cinsel istismara uğradıkları gerekçesiyle ailelerinden şikâyetçi olan 40 çocuğun 2 yıl önce açılan bir kliniğe gitmesi savcılığı şüphelendirdi. Tespitlere göre, psikiyatr Prof. Dr. Süleyman Salih Zoroğlu çocuklara hafıza kaybına neden olan ilaç veriyor ve cinsel tacize uğradıkları yönünde telkinde bulunuyordu. Çocukların şikâyetçi olduğu ailelerinden para isteniyor, vermeyenler savcılığa bildiriliyordu. Prof. Dr. Süleyman Salih Zoroğlu'nun ilk ifadesine ulaşılırken, çocukların, Ümraniye ve Erenköy’deki 'terapi/tedavi' merkezi adı altında bazı evlere de götürüldüğü belirlendi.
#İstanbul