GeriKişisel Bakım Son zamanların en popüler güzellik ürünü: Retinol hakkında mutlaka bilmeniz gerekenler
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi

Son zamanların en popüler güzellik ürünü: Retinol hakkında mutlaka bilmeniz gerekenler

Son zamanların en popüler güzellik ürünü: Retinol hakkında mutlaka bilmeniz gerekenler

Mazisi çok uzun yıllara dayansa da retinol, sosyal medyanın da etkisiyle özellikle son birkaç senedir daha fazla tanınmaya başladı. Cilt için inanılmaz bir iyileştirici olan retinol eğer yanlış kullanılırsa cildinizde oldukça ciddi tahriplere neden olabiliyor. Bu harika ürünü nereden, nasıl satın almanız gerektiğini, kullanırken nelere dikkat etmeniz gerektiğini ve hayat kurtaran ipuçlarını anlatıyoruz

Reçetesiz satılan retinol ürünlerinin popüler olmasının iyi bir nedeni var; akne kontrolüne yardımcı olmanın yanı sıra, cildin genel görünümünü iyileştirebiliyor ve yaşlanma belirtilerini azaltabiliyor. Dermatolog Dr. Hope Mitchell retinoller için "İnce çizgileri ve geniş gözenekleri azaltmak, cilt dokusunu iyileştirmek ve cilt tonunu eşitlemek için mükemmeldirler" dedi.

Ancak bu ürünün kullanımı pek de kolay sayılmaz. Retinol ürünleri birçok farklı marka tarafından üretiliyor, çok sayıda formülasyona sahip ve özellikle ilk başta tahriş edici olabileceğinden dikkatli bir şekilde uygulanmalı. Gelin son zamanların en popüler cilt bakım malzemesi olan retinol hakkında tüm bilinmesi gerekenlere detaylıca bakalım.

RETİNOL NASIL ÇALIŞIR?

Dr. Mitchell, retinollerin retinoid adı verilen ve hepsi de A vitamini türevi olan bileşiklerin şemsiyesi altında yer aldığını söyledi. Reçeteyle satılan güçlü retinoidler 1970'lerden beri mevcut ve akne ilaçlarında bulunuyor. Retinol daha hafif bir retinoiddir, bu yüzden reçetesiz satılabiliyor.

Retinol cildi çeşitli şekillerde etkiliyor. Dermatolog Dr. Divya Shokeen, "Doğal bir pul pul dökülmeye neden olan cilt hücresi döngüsünü artırır. Bu da tıkanmış gözeneklerin temizlenmesine yardımcı olarak sivilceleri tedavi edebilir ve gelecekteki patlamaları önleyebilir” dedi.

Retinol ayrıca cildin sıkılığını ve esnekliğini artıran bir protein olan kolajen üretimini de artırıyor. Dermatolog Dr. Marisa Garshick, "20'li yaşlarımızdan itibaren, cildimizin kolajeninin yılda yaklaşık yüzde 1'ini kaybetmeye başlarız. Bu gerçekleştiğinde, cildimiz sarkmaya ve kırışmaya başlar; retinol buna karşı koymaya çalışır” bilgisini verdi, Dr. Shokeen ekledi:

“Retinoller, özellikle yoğunlaştığı ve renk değişikliğine neden olduğu bölgelerde melaninin aşırı üretimini azaltmaya yardımcı olabilir.”

Dermatoloji Uzmanı Dr. Şale Yılmaz da retinolün cilt için faydalarını şöyle sıraladı, “Ciltteki kolajeni güçlendiriyor, kolajen üretimini destekliyor, cilt yüzeyinin daha pürüzsüz olmasını sağlıyor, ciltte renk tonunu eşitliyor, hücresel yenilenmeyi hızlandırıyor.”

2015 yılında yapılan bir klinik çalışma, 40-55 yaş arası kadınların bir yıl boyunca günlük olarak bir retinol ürünü kullandıklarında, kaz ayaklarının görünümünü yüzde 44 ve ciltteki renk değişikliğini yüzde 84 oranında azalttığını ortaya koydu. 2009'da yapılan bir başka klinik çalışmada ise, 40 ila 60 yaş arası kadınlarda 26 haftalık bir süre boyunca günlük retinol krem kullanımının ince ve derin kırışıklıkların görünümünü azalttığı sonucuna varıldı.

DOĞRU ÜRÜN NASIL SEÇİLİR?

Dr. Şale Yılmaz, “Retinolü kullanırken dikkat edilmesi gereken bazı noktalar var. Yanlış kullanım sonucu cilt zarar görebilir, ciltte lekeler meydana gelebilir. Ürün seçerken bir dermatoloğa danışmak, retinolün cildiniz için gerekli olup olmadığını öğrenmek daha doğru bir yaklaşım olacaktır. Retinol satın alırken daha çok dermokozmetik ürünler dediğimiz, eczanelerde satılan içerikleri tercih etmek gerekiyor” dedi.

Dr. Shokeen, retinol ürünlerini neredeyse tüm eczanelerden ya da büyük mağazalardan alabilmenize rağmen, özellikle emziriyorsanız ya da egzama veya rosacea gibi bir cilt rahatsızlığınız varsa, retinolün sizin için uygun olduğundan emin olmak için öncelikle bir dermatoloğa danışmanın en iyisi olduğunu söyledi ve hamile kadınların retinol kullanmaması gerektiğini de sözlerine ekledi.

Genel olarak dermatologlar, kızarıklık ve tahriş riskini azaltmak için hafif bir formülasyonla başlamayı tavsiye ediyor. Dr. Garshick, “Güvendiğiniz bir marka seçin ve en düşük konsantrasyonlu ürününü tercih edin. Etikette belirtilen retinol yüzdesine çok fazla dikkat etmeyin, çünkü farklı markalar farklı retinol bileşikleri kullanır. Bu nedenle yüzde 1 retinol içeren bir ürün, yüzde 0,3 olan başka bir ürünle esasen eşdeğer olabilir” dedi.

RETİNOLLER NE ZAMAN VE NASIL KULLANILMALI?

Uzmanlar her şeyden önce yavaş başlamanızı ve sabırlı olmanızı söylüyor.

Dr. Garshick, "Retinollerin etkisini göstermeye başlaması iki ila üç ay arasında sürebilir ve faydalar altı ay boyunca artmaya devam edebilir. Düşük konsantrasyonlu retinollerle belirli iyileşmeleri görmeye başlamanız daha da uzun sürebilir” dedi.

Dr. Shokeen, bir üründeki bileşenlerden herhangi birine alerjiniz olmadığından emin olmak için, ürünü önce kolunuzun iç kısmındaki küçük bir deri parçasına uygulamanızı önerdi. Eğer cilt dakikalar veya saatler içinde kızarmaz, kaşınmaz veya şişmezse, başka bir yerde kullanmaya başlayabileceğinizi söyledi.

Son zamanların en popüler güzellik ürünü: Retinol hakkında mutlaka bilmeniz gerekenler

Dr. Garshick, cildin alışması için ürünü ilk iki hafta boyunca haftada bir veya iki kez kullanmanızı ve retinol güneş ışığına maruz kaldığında parçalandığı için her zaman gece uygulamanızı tavsiye etti, "Cilt çok kızarmaya ve tahriş olmaya başlarsa, yanma veya batma hissi verirse ya da çok fazla kaşıntı olursa, geçici bir ara vermenin zamanı gelmiştir. Cildiniz tahriş olmadan haftada iki kez dozu kaldırabildiğinde, sıklığı kademeli olarak günlük hale getirebilirsiniz. Ayrıca daha güçlü bir ürüne de geçebilirsiniz” ifadelerine yer verdi.

Dr. Şale Yılmaz da retinolün mutlaka geceleri kullanılması gerektiğinin altını çizdi ve şu bilgileri verdi: “Retinolün en dikkat edilmesi gereken özelliklerinden biri güneşe hassasiyet yaratması. Retinol gece uyumadan önce kullanıldığı halde gün içinde çok iyi bir güneş koruyucu ile cildi korumak zorundayız. Ürünün kullanıldığı dönemde hücresel yenilenme hızının artması güneşe karşı hassasiyet oluşmasına neden oluyor. Şunu da belirteyim; yaz aylarında güneş ışınlarının fazlalığını düşünürsek yeterli korumayı sağlayamayacağımızı söylemek yanlış olmaz. Bu sebeple retinolü daha çok kış aylarında kullanmak daha doğru olacaktır.

NEMLENDİRMEK ÇOK ÖNEMLİ

Retinol kullanımına haftada bir ile başlayıp cildin verdiği cevabı takip etmek gerektiğini belirten Yılmaz, “Eğer cildiniz retinolü iyi tolere ediyorsa kullanım sıklığı arttırılabilir. Ciltte hassasiyet artışı, kaşıntı, kızarıklık, pul pul dökülme başta olmak üzere bir takım sorunlar görülebilir. Bu etkiler retinol kullanımında belli bir oranda normaldir. Ancak yine de kullanıma birkaç gün ara verip cildi nemlendirmek ve kendine gelmesini beklemek daha iyi olur. Sonra tekrar deneyebiliriz. Etkiler şiddetli halde yaşanıyor ise kullanıma devam etmeyi önermiyoruz. Öte yandan retinol kullanırken cildi bolca nemlendirmek gerekiyor. Hem retinol kullanımının faydası için hem de ciltte kuruluk, kızarıklık gibi olumsuz etkilerden korunmak için nemlendirme işlemi çok önemli” dedi.

Dr. Mitchell, aknesi olan bazı kişilerin retinol kullanmaya başladıklarında başlangıçta daha fazla sorun yaşayabileceğini söyledi, “Ancak bu alevlenmeler genellikle kısa sürer ve cilt kısa sürede iyileşir. Cildiniz daha iyi görünmeye başlamadan önce daha kötü görünebilir, bu yüzden cesaretinizi kaybetmemeye çalışın" ifadelerine yer verdi.

Retinolü her cilt tipi tolere edemeyebilir. Dikkatli başlamak ve cildin tepkisini takip etmek önemlidir. Ciltte egzama varsa, aşırı alerjik ya da hassas bir cilt tipi ise retinolü kullanırken sorun yaşanabilir. Retinol kullanımı cilt için sorun yaratıyorsa mutlaka kullanılacak diye bir zorunluluk yok. Tam tersi retinol cilde iyi gelmediği halde kullanmaya zorlarsanız cildinizi hırpalamış olursunuz.

Dr. Şale Yılmaz
False