Ralf Wohlleben

Analım ama önce aydınlatalım

Almanya’da, 2030’a kadar kurulması planlanan ‘NSU Dokümantasyon Merkezi’nde aşırı sağ terörünün tarihini içeren bir arşiv, kütüphane ve anma mekânı olacak. NSU kurbanlarının unutulmaması, anıtlar dikilmesi ve ‘anma mekânı’ oluşturulması tüm demokrasi sevdalılarının arzusudur. Ancak hukuk devletinden en büyük beklenti, bu cinayetlerin tüm boyutlarıyla aydınlatılmasıdır. Politik sorumlular tarafından verilen sözlerin bir an önce tutulmasıdır. Barış içinde birlikte yaşam ve devlete güven için bu daha önemlidir.

Verilen sözler tutulmadı

19 Şubat 2020 akşamı Tobias R. (43) isimli aşırı sağcı ırkçı bir Alman, Almanya’nın Hessen eyaletine bağlı Hanau kentinde 4’ü Türkiye kökenli 9 göçmeni katletti.Aralarında o kentte doğup büyüyenler, yıllardır ‘oralı’ olanlar da vardı.

NSU destekçisi yeniden hapse girecek

Aşırı sağcı Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) terör örgütüne yardım ve yataklık etmekten ceza alan Ralf Wohlleben, hapse geri dönecek. Karlsruhe’deki Federal Yüksek Mahkeme (BGH), Wohlleben’in hapis cezasının kalan 3 yıl 4 aylık kısmının ertelenmemesine karar verdi.

NSU destek soruşturmasında şüpheli sayısı 4’e düştü

Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) terör örgütüne destek verdikleri şüphesiyle haklarında soruşturma yürütülen 9 kişiden 5’i hakkında takipsizlik kararı verildi.

AYDINLANMADI MI AYDINLATILMADI MI

Almanya’da bundan 10 yıl önce iki üyesinin bir banka soygununun ardından intihar etmesiyle ortaya çıktı aşırı sağcı NSU adlı terör örgütü... 8’i Türkiye kökenli 10 insanı katleten bu örgüt demokrasiye ağır bir darbe vururken Başbakan Angela Merkel’in “Alman hukuk devletinin bu cinayetleri tüm yönüyle aydınlatacağı” yönünde verdiği sözler de lafta kaldı... Gerçekler hâlâ bir türlü ortaya çıkmadı, çıkarılamadı...

Almanya’da NSU terör örgütünün ortaya çıkmasının üzerinden 10 yıl geçti

Almanya’da 2000-2007 yıllarında 8’i Türk, 10 kişinin öldürülmesinin arkasında aşırı sağcı Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) terör örgütünün olduğunun ortaya çıkmasının üzerinden 10 yıl geçti.

NSU üyesi Zschaepe kalan ömrünü parmaklıklar arkasında geçirecek!

Almanya’da Federal Mahkeme, 8’i Türk, bir Yunan ve bir kadın polisi öldüren aşırı sağcı NSU terör örgütü üyesi olmaktan yargılanan Beate Zschaepe ve diğer iki aşırı sağcının mahkumiyet kararını onadı.

Son dakika.... NSU davasında yeni gelişme: 3 sanığın temyiz başvurusu reddedildi!

Almanya'da Federal Yargıtay, 8'i Türk 10 kişiyi öldüren aşırı sağcı NSU terör örgütünün üyesi Beate Zschäpe ile birlikte iki sanığın temyiz başvurusunu reddettiğini duyurdu. Bu karar sonrası Zschäpe'ye verilen müebbet hapis cezasını onandı

Aşırı sağcıya 6 yıl hapis cezası

Almanya’da kamu görevlileri ve Müslümanlara yönelik silahlı ve bombalı eylem hazırlığı yaparken yakalanan neonazi Susanne G., 6 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

30 yıl önceki kundakçı, NSU bağlantılı çıktı

Almanya’da 30 yıl önce Saarlouis’ta kundaklanan mülteci yurdunda ölen 27 yaşındaki Ganalı Samuel Yeboah cinayetiyle ilgili bir şüphelinin evine ve iş yerine baskın düzenlendi. Şüphelinin aşırı sağcı olduğu ve 8’i Türk 10 kişiyi öldüren NSU teröristleriyle bağlantısı olduğu belirlendi.

NSU’da yazılı gerekçe 93 hafta sonra çıktı

Almanya’da 8’i Türk, biri Yunan biri de polis memuru olmak üzere 2000-2007 yılları arasında 10 kişiyi öldüren, 2000-2011 yılları arasında 14 banka soyan ve dört kez de bombalı saldırı gerçekleştiren Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) örgütünün bir üyesi ile çeteye yardım eden dört sanığa yönelik verilen kararın yazılı gerekçesi 93 hafta sonra açıklanabildi. Gerekçe 3 bin 25 sayfayı buldu.

Almanya görene kadar 10 kişiyi öldürdüler: NSU

Hem devlet hem de istihbarat birimleri tarafından görmezden gelinen, failleri aramak yerine ‘döner cinayetleri’, ‘mafya hesaplası’ olarak nitelendirilip ‘Almanya’nın sağ gözü kör’ dedirten, davası bile yıllarca süren Nasyonel Sosyalist Yeraltı (NSU) örgütü.

Gün dayanışma günüdür

Almanya’da Enver Şimşek, Abdurrahim Özüdoğru, Süleyman Taşköprü, Habil Kılıç, Mehmet Turgut, İsmail Yaşar, Mehmet Kubaşık, Halil Yozgat isimli Türk vatandaşları ile Yunan kökenli Theodoros Boulgarides ve Alman kadın polis Michele Kiesewetter 2000-2007 yılları arasında öldürüldüler.

5 yıl sürdü, 1 yıl önce bitti: Bir arpa boyu yol alınamadı

Almanya gibi bir ülkede 15 banka soygunu, iki bombalı saldırı, 8’i Türk, 1’i polis 10 kişiyi öldüren ve 14 yıl boyunca arandığı halde elebaşıları elini kolunu sallayarak gezebilen neonazi terör örgütü NSU davası, 5 yıl sürdükten sonra geçen yıl bitti. Tanıkların şüpheli şekilde hayatını kaybettiği yargılama sonunda gerekçeli karar yazılamadığı için kesin hüküm de verilemedi. Ne karanlıklar aydınlandı, ne sorular cevaplandı, ne de bir arpa boyu yol alınabildi.

Demokratlar neredesiniz?

Almanya’da ‘NSU’ kısa adıyla tanınan Nasyonal Sosyalist Yeraltı örgütü teröristleri, 2000-2007 yılları arasında ülkenin çeşitli kesimlerinde 8’i Türk, biri Yunan ve biri Alman kadın polis olmak üzere suçsuz günahsız 10 kişiyi katletti. Bu cinayetler Alman medyasında genelde hep ‘döner cinayetleri’ olarak yer aldı.

‘Özgürlük düşmanları, özgürlüğü hak etmiyor’

Alman Yeşiller Partisi Eş Genel Başkanı Robert Habeck, Kassel Bölge Valisi Walter Lübcke’nin ırkçı bir neonazi tarafından öldürülmesinin ardından bu cinayetle NSU terör örgütü arasında bağ olup olmadığının araştırılmasını istedi.

Merkel: NSU benim için kapanmadı

Almanya Başbakanı Merkel, geçen hafta sona eren NSU davasıyla ilgili ilk kez konuştu: “Benim için NSU dosyası kapanmadı. Çünkü benim görevim davaları yürütmek değil, olayları bütünüyle aydınlatmak, güvenlik birimlerinin daha iyi bir işbirliği içinde çalışmasını sağlamak.”

MÜSİAD Avrupa’dan Wohlleben açıklaması

MÜSİAD Avrupa Direktörü Burhan Sağlam, terör örgütü NSU davası sanığı Ralf Wohlleben’in serbest bırakılmasının, Alman hukukuna şüphe düşürdüğünü söyledi.

NSU işbirlikçisi serbest kaldı

ALMANYA’da neo-Nazi terör örgütü NSU’nun işlediği seri cinayetlere yardım ve terör örgütüne destekten suçlu bulunan Ralf Wohlleben’in serbest bırakılması, kurban ailelerini derinden sarstı. Müdahil avukatlardan Sebastian Scharmer, geçen hafta 10 yıl hapis cezasına çarptırılan Wohlleben’in “serbest kalması düşük cezanın bir sonucu” diyerek, mahkemenin kararını eleştirdi.

Almanya tarihi bir fırsat kaçırdı

Aşırı sağ uzmanı siyaset bilimci Prof. Hajo Funke, Almanya’nın NSU davasında seri cinayetleri aydınlatma ve sorumluları cezalandırma fırsatını elinden kaçırdığını söyledi.

Almanya'daki NSU davası sanığı serbest

Almanya'da sona eren Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) davasının ardından Münih Eyalet Yüksek Mahkemesinin, sanıklardan Ralf Wohlleben'in tahliyesine karar verdiği bildirildi.

Tahliye edildi ama 3 yıl 4 ay daha hapis yatacak!

Almanya’da neonazi terör örgütü NSU’nun işlediği seri cinayetlere yardım ve terör örgütüne destekten suçlu bulunarak geçen hafta 10 yıl hapis cezasına mahkum edilen Ralf Wohlleben, çarşamba sabahı serbest bırakıldı. Aldığı cezanın temyizde de onanması halinde Wohlleben, kalan cezasını çekmek için yeniden hapse girecek.

NSU davasında ikinci ‘mahkum’ da serbest kalıyor

NSU kararı skandalının ikinci halkası geliyor. İçeride bir kişi hariç kimse kalmıyor.

Acaba devletin bilinmesini istemediği birileri mi var?

“Belgelere ‘120 yıl gizlilik’ kararı konulması, ister istemez insanın aklına “Acaba devletin saklamak, gizlemek istediği; bilinmesini, duyulmasını istemediği birileri mi var?” sorusunu getiriyor.”

‘Mahkeme kararına göre nazilere yardım edebilirsin’

Almanya’da Münih Yüksek Eyalet Mahkemesinde 5 yılı aşkın sürenin sonunda karar verilen NSU terör örgütü davasıyla ilgili hayatını kaybedenlerin yakınları hayal kırıklığı yaşıyor. Terör örgütünün ilk kurbanı Enver Şimşek’in oğlu Abdülkerim Şimşek, kendilerinin mahkemeden üzülerek, nazilerin ise sevinerek çıktığını söyledi.

İlk duruşmadaki sahne, son duruşmada da tekrarlandı

Almanya’da Türkleri öldürüp, sahipsiz ve korumasız olduklarını göstererek, ülkeden gitmelerini hedefleyen neonazi terör örgütü NSU kararının arkasında neler yaşandı? Örgütün başı Beate Zschaepe duruşma salonuna gülerek girdi ama bitik çıktı.

Tarihi kararın ardından NSU gösterileri sürüyor!

NSU davasında karar çıktı ancak kurban yakınları ve sivil toplum kuruluşları dosyanın burada kapanmasını istemiyor. Almanya’nın birçok kentinde cinayetlerin tamamen aydınlatılması talebiyle gösteriler düzenlendi.

Neonaziler, duruşma salonunda bana laf attı

Tüm gözler bu karara çevrilmişti. Federal Savcılık baş sanık Beate Zschaepe ve diğer 4 sanık hakkında yüksek cezalar istemişti. Ama mahkemenin kararı vicdanlara cevap vermedi.