Siyasetin ağır yükü

Facebook kurucusu Zuckerberg milyarder oluncaya kadar hiçbir siyasetçiyle tanışmadığını söylemişti. Böyle bir şey Türkiye’de mümkün mü?

Haberin Devamı

Türkiye’de başarılı bir iş insanının böyle bir lüksü yok.

 

Zuckerberg yalnız değil. Google kurucuları da aynı şeyi söylemişti. Milyarder oluncaya kadar hiçbir politikacı ile görüşüp tanışmadıklarını... Türkiye’de iş yapan insanların böyle bir şansı yok. Çünkü Türkiye’de iş yapmanın yolu siyasetten geçiyor. Başarılı bir iş insanı eğer o işi Türkiye’de yapmak istiyorsa öncelikle siyaseti takip etmek, siyasetçilerle iyi geçinmek zorunda.

 

Dünyada bu iş başka!

 

Dünyada “İyi bir yönetici zamanını nasıl geçirir?” konusunda araştırmalar yayınlanır zaman zaman. O araştırmalara bakınca ben, iyi iş insanlarının harcadıkları zaman içinde “siyasetçilerle iyi geçinme” kalemini görmedim. Risk analizi derslerinde, siyasal risk analizi elbette var ama benim kastettiğim bunun ötesinde bir yük. Siyaseti günübirlik değil saat başı takip etmeyen bir iş insanının Türkiye’de başarılı olması artık neredeyse mümkün değil.

 

Haberin Devamı

Şimdi bir iş insanı düşünün. Bir projesi var. Risk alacak. İstihdam yaratacak. Başarılı olursa hem kendisi hem de ülkesi zenginleşecek. Bu iş insanı eğer Türkiye’de ise bu projenin en önemli ayağı bu onun yukarıda ifade ettiğim siyasal riskleri doğru hesaplayıp, siyasetçilerle ilişkilerini doğru yönetmesine bağlı. Ne inovasyon ne risk alma becerisi ne de vizyon sahibi olmak Türkiye’deki bir iş insanı için ana faktör değil. Bütün bunların ötesinde başarılı olmak için Türkiye’de sizin öncelikle siyasal yükü iyi taşımanız lazım. Türkiye’de evrensel iş yapma becerisinin yanında yanına siyasetçilerle iyi geçinebilme becerisini de eklemeniz gerekir.

 

Siyaseti yanlış okuyan, yanlış ata oynayan, yanlış yerde görünen bir iş insanın Türkiye’deki iş ortamında başarılı olması biraz daha zor. Türkiye ekonomisin önündeki en büyük engel işte bu siyaset prangasıdır.

 

Haberin Devamı

Falanca partinin iş başkanıyla çay içmenin evrensel dünyada bir karşılığı yok!

 

Malum dünyada yeni bir ekonomik yarış var. Katma değeri yüksek bu yeni ekonomik dünyada daha çok çalışan daha hızlı ilerleyecek, o yarıştan kopan ameleliğe devam edecek. Biz bu yarışta ülke olarak ilerleyebilmek için girişimciliği tabana yaymak ve her bir yurttaşı bu yarışa sokmak zorundayız. Biz bu global rekabete sadece siyasetçilerle iyi geçinen iş insanlarıyla girersek Edirne’nin ötesine geçemeyiz. Çünkü siyasetçilere yaranmak becerisinin dünya rekabet sisteminde bir yeri yok. O global ligde yarışmak için inovasyona, vizyona, risk alma becerisine ihtiyaç var. Falanca partinin il başkanıyla çay içmek, havaalanında siyasetçi karşılamak ve tabii becerebilirseniz siyasetçiyle aynı karede fotoğrafa girmek diye bir beceri yok.

 

Yazarın Tüm Yazıları