Osman Tan

Kombine estetik ameliyat nedir?

9 Mart 2021
Plastik cerrahi alanı insan vücuduna şekil vermeyi amaçlar. Plastik ve estetik cerrahi ameliyatları ile var olan görünümü düzeltmek, bir üst noktaya taşımak ve daha iyi bir görünüm kazandırmaya çalışmak amaçlanır. Plastik cerrahi ameliyatlarında genellikle tek bir alan hedef alınıp bu bölgeye işlem yapılırken ikinci ve daha farklı bölgelere aynı seansta işlem yapılması, kombine estetik ameliyatlar olarak adlandırılır.

Hastalar biz plastik cerrahlara vücutlarında mutlu olmadıkları yerlerde nasıl değişiklikler yapılabileceğiyle ilgili danışmak için gelirler. Günümüzde en sık başvuru sebebi meme ve burun estetiği üzerine olmaktadır. Burun şeklinden memnun olmayan hastalar bize güzel bir burun şekline sahip olabilmek amacıyla gelirler. Bize başvuran hastaların kafalarında genellikle bir burun şekli vardır. Hatta başvuru öncesinde kendi simülasyonunu gerçekleştirip kendi burun şeklinin nasıl olması gerektiğiyle ilgili net bir görüşe sahip olan hasta sayısı da az değildir. Ancak hastaların gözden kaçırabildikleri durum her güzel burun şeklinin her yüz ile uyumlu olmayabileceğidir. Çok güzel bir burun bazı yüz yapılarında fazla yapay bir görünüme neden olabilir ve güzellik algısını bozabilir. Bu durumda yapılması gereken, planlanan burun şeklinin ve yüzün diğer yapılarının detaylı olarak bir bütün halinde ele alınması olmalıdır. Biz plastik cerrahları diğer bilim dallarından ayıran ve özel kılan da yüzün bir bütün olarak incelenebilmesi ve gerekli tüm işlemlerin kombine estetik cerrahi olarak gerçekleştirilmesi yeteneğidir. Özellikle yüzde sadece burun değil profil değişimi sayesinde burun ve yüzün uyumlu bir görünüme kavuşturulması, yapay bir görünümden uzaklaşılması sağlanır. 

Sadece yüz için değil, uygun olan bir çok ameliyat kombine olarak gerçekleştirilebilir. En sık yapılan kombine ameliyatlardan birisi meme ve karın estetiğinin aynı anda yapılmasıdır. Hatta bu kombinasyon artık 'annelik estetiği' olarak özel bir isimle anılmaktadır. Kombine olarak bu işlemlerin yapılması hastaya tek bir anestezi etkisi altında birden çok problemden kurtulma fırsatı tanımaktadır.

Özellikle bu avantajdan yararlanıp kombine estetik cerrahi ameliyatlardan fayda gören hasta grubu aşırı kilo kaybı sonrası vücutlarında deformasyonlar yaşayan obezite hastalarıdır. Bu hastalar ileri derecede kilo alıp verme nedeniyle derilerinde sarka problemi yaşarlar. Bu durum kilolu olmak kadar sağlıksız olmasa da yaşam kalitesini ciddi anlamda azaltmakta, hastaların sosyal hayata katılımlarını olumsuz etkilemektedir. Plastik cerrahlar bu hastalara hayati risk oluşturmayacak düzeyde kombine estetik ameliyatlar uygular. Kombine estetik cerrahi ameliyatlarında hastanın sağlığını korumak asıl amaç olmalı ve kombinasyonlar olabildiğince konforlu planlanmalıdır. Paralel vektördeki ameliyat kesileri iyileşme döneminde hastanın motivasyonunu azaltabileceğinden ameliyatların planlanmasında hastayla birlikte öncelik sıralaması iyi yapılmalıdır. Örneğin karın germe ve uyluk germe ameliyatı aynı anda önerilmez. Ya da meme ve kol germe ameliyatlarının birlikte gerçekleştirilmesi daha uzun ve sancılı bir iyileşme dönemine sebep olur.

Bu nedenle hastaların bir anda tüm problemlerden tek bir kombine ameliyat ile kurtulma beklentileri gerçekçi olmayacaktır. Sonuç olarak kombine estetik ameliyatlar tek seansta çoklu problemlerinizden sizi kurtarabilir ama sağlığınızı riske atmayacak sınırlar çerçevesinde gerçekleştirilmelidir. 

Yazının Devamını Oku

Yaza sıkı bir vücutla girebilirsiniz...

20 Şubat 2021
Hayatımızın belli zamanların da hepimiz az ya da çok kilo problemi yaşamışızdır. Ne yesem yarıyor, diyet yapıyorum ama kilo veremiyorum, spor da yapıyorum ama yanlardaki fazlalıklar bir türlü gitmiyor ya da ne kadar zayıf olursam olayım basenlerimden kurtulamıyorum gibi cümleler hayatımızın bir döneminde bize de dokunmuştur. İşte bu söylemlerin bazılarında görev biz plastik cerrahlara düşüyor.

Liposakşın kilo vermek için değil ama vücudu şekillendirmek için kullanılan en efektif cerrahi yöntemdir. Aşırı kilolu olan hastalarda liposakşın yapmadığımız gibi, diyet ve spor yapmasına rağmen belirli bölgelerdeki birikmelerden kurtulamayan hastalarda başarılı sonuçlar almak mümkün. 

Liposakşın işlemi genel anestezi altında ameliyathane koşullarında yapılır. Ameliyat öncesinde yapılan planlamalara uygun olarak bölgesel yağ fazlalıkları alınır ve vücudun istenilen şekle kavuşması sağlanır. Liposakşın ile basenler, bel simidi denilen bel ve karın çevresi fazlalıklar, göbek çevresindeki yağlanmalar, bacakların kalın görünmesine sebep olan yağ birikmeleri ve erkeklerde meme görünümüne sebep olan jinekomasti problemlerinden kurtulmak mümkündür. 

Günümüzde liposakşın yöntemlerindeki çeşitlilik de problem çözümünde elimizi güçlendirirken farklı problemlere çözüm bulmayı da kolaylaştırmaktadır.  Klasik liposakşın, vücutta bulunan yağların mekanik olarak kesilerek alınması işlemidir. Diğer tüm yöntemlerin temelini klasik yani konvansiyonel liposakşın yöntemi oluşturur. Vaser liposakşın, yağların ultrasonik dalgalarla parçalanmasını ve cildin yine aynı mekanizmayla sıkıştırılmasını sağlar. Vücut hatlarının daha agresif olarak belirginleştirilmesi, özellikle kasların ortaya çıkarılması için kullanılır. 

Laser liposakşın, ısı enerjisiyle yağların parçalanmasını sağlar. Liposakşın işlemini kolaylaştıran aynı zamanda ısı enerjisiyle cildin sıkışmasını sağlayan bir yöntemdir. Lipomatik liposakşın ise cerrahın iş yükünü azaltan ve klasik liposakşın işlemini otomatikleştirmeye yarayan bir cihazdır. 

Hangi yöntemin sizin vücudunuz için daha uygun olduğuna plastik cerrahi uzmanı tarafından yapılan muayene sonrasında karar verilir. Ameliyat süresi yapılacak işleme ve vücut bölgesine göre değişmektedir. Ameliyat sonrası hastalar 1 gece hastanede gözetim altında tutulur. Liposakşın yapılan vücut bölgesini sıkıca sarmaya yarayan korseler giydirilir ve bu korseler 6 hafta boyunca kullanılır. Yapılan ameliyat sonrasında vücutta geçici bir ödem meydana gelir. 3-6 ay arasında ödem tamamen çözülür ve vücut son şekline ulaşır. Bu dönemde hastalardan diyetine dikkat etmeleri ve hafif egzersizlerle mevcut durumu desteklemeleri istenir. Yaşam tarzı değişikliği yapılan işlemin kalıcı olmasını sağlamaktadır. 

Sizler de hayalini kurduğunuz vücut şekline kavuşmak istiyorsanız liposakşın ile vücut şekillendirme işlemine uygun olup olmadığınıza karar vermek için plastik cerrahınızdan randevu alabilirsiniz. 

 

Yazının Devamını Oku

Dudak kaldırma estetiği nedir, nasıl yapılır?

8 Ocak 2021
Genç ve güzel görünmek her kadının ve erkeğin isteğidir ve bu istek doğrultusunda birçok hasta estetik cerrahlarına başvurmaktadırlar. Yüzün güzel ve çekici olabilmesi içinse dudakları dolgunlaştırmak, daha çekici hale getirmek için çeşitli işlemler yapılmaktadır.

Günümüzde dudak estetiğinde en çok tercih edilen uygulama dudak dolgusudur. Dudak dolgusu dudakları hacimlendirmek, dudak şeklinin belirginleştirilmesi, dudak hatlarının ortaya çıkarılması için uygulanır. Geçici etkiye sahip olan hyalüronik asit içerikli dudak dolguları ile daha çekici bir görünüme sahip olmak çoğunlukla mümkündür. Ancak bazı hastalar uzman doktor olmayan kişilerce yapılan işlemler nedeniyle güzel bir görünümden uzak, yapay hatta itici bir görünüme sahip olabilmektedirler. Dudak estetiği için dudak dolgusu yapılırken birçok parametre hesaplanmalı, uygun noktalara gerektiği kadar ve gerekli anatomik katmanlara olacak şekilde uygulama yapılmalıdır.

Bazı hastalar ise özellikle üst dudak dolgusu işlemi öncesi iyi değerlendirilmelidirler. Burun dudak mesafesi uzun olan, üst dudak kırmızı alan hacmi dar olan ve dudak kenarları çeneye doğru dönük olan kişiler dudak dolgusu uygulaması için uygun değildirler. Bu hastalarda ortadaki mevcut problemlerin dudak dolgusu öncesi düzeltilmesi gerekir. Bu amaçla dudak kaldırma estetiği ameliyatı uygulanmaktadır. Lip lift ameliyatı burun dudak arası mesafenin kısaltılması, üst dudak kırmızı alanının belirginleştirilmesi ve üst dudağın olması gerektiği pozisyona getirilmesi için uygulanmaktadır. Lip lift ameliyatında ameliyat öncesinde yapılan planlama bölgesine lokal anestezi uygulanır. Neredeyse ağrısız olan bu uygulama sonrasında hasta ameliyat esnasında ağrı hissetmez. Sonrasında hesaplanan miktarda doku burun tabanından çıkartılır. Meydana gelen açıklık cilt ve cilt altı katmanlar uç uca getirilecek şekilde onarılır. Kesi ve onarım hattı burun tabanına yerleştirileceği için liplift ameliyatı sonrası iz kalmamaktadır. Lip lift ameliyatı sonrası 7. günde dikişler alınır ve ortalama 1. ayda izler silikleşir. Bu işlem lokal anestezi ile klinik şartlarında yapılabilmektedir. Üst dudak kaldırma estetiği sonrası hastalar günlük yaşamlarına hızla dönebilmektedirler.

Lip lift ameliyatı sonrası dudak dolgusu işlemi gerekli hastalarda uygulanabilmektedir. Üst dudak kaldırma estetiği sonrası iyileşme dönemi geçtikten sonra dudak dolgusu işlemine karar verilmelidir. Ama Lip lift yapılmadan gerçekleştirilen dudak dolgusu uygulamaları halk arasında ördek dudak olarak da bilinen görünüme sebep olabilmektedir. Bu nedenle dudak dolgusu düşünen kişiler öncelikle bu dolgu için uygun olup olmadığını öğrenmelidirler.  Bu ayrımı yapabilecek ve bu ameliyatı gerçekleştirebilecek plastik cerrahlara başvurmak doğru bir yaklaşım olacaktır. 

Yazının Devamını Oku

Göz kapağı düşüklüğü nasıl tedavi edilir?

22 Aralık 2020
Göz kapağı düşüklüğü yorgun görünümün en önemli sebeplerinden birisidir. Günlük hayatımızda sosyal çevremizden aldığımız tepkiler bizim hayatımızı önemli derecede etkilemektedir. Bugün iyi uyumadın mı, yorgun görünüyorsun gibi sorularla zaman zaman hepimiz karşı karşıya kalırız. Ancak bunun gibi soruların artması öz güvenimizde azalmaya ve kendimizi kötü hissetmemize neden olabilmektedir. Bu soruların temelinde sıklıkla göz kapağı düşüklüğü gelmektedir.

Göz kapaklarının pozisyonu bakışlarımızı etkileyen en önemli unsurdur. Bakışlarımızın canlı, enerjik ya da yorgun görünmesi göz kapaklarından etkilenmektedir. Göz kapakları yaşlanma veya genetik sebeplerle düşük olabilir. Kaşlardaki ve alındaki sarkmaya bağlı göz kapağı düşüklüğü görülebilirken çoğunlukla göz kapağı derisinde oluşan elastikiyet kaybı ve dokuların kalitesinin azalması nedeniyle göz kapağı düşüklüğü problemi yaşanabilmektedir.

Göz kapağı düşüklüğü tedavi edildiğinde ise dramatik olarak bir değişim sağlanır ve hasta yorgun görünümden kurtulur. Göz kapağı düşüklüğü tedavisinde iple kaş kaldırma, şakak germe, göz kapağı dolguları ve medikal cihazlarla deri sarkıklığını giderme işlemleri ameliyatsız tedavi yöntemleridir. Ameliyatsız estetik işlemlerle geçici etkiler sağlanabilmektedir. Hastalar ameliyatlı yöntemlere göre ağrısız ve günlük hayata dönüşü hızlı olan işlemler olması nedeniyle ameliyatsız göz kapağı estetiğini tercih etmektedirler. Ama göz kapağı estetiği için kesin tedavi ameliyatlı yöntemlerdir. Göz çevresi bölgesine yönelik yapılan cerrahi işlemler çoğunlukla lokal anestezi altında gerçekleştirilir.

Kaş kaldırma ameliyatında saçlı deri içerisinde bir kesi yapılır. Alın ve kaşlar serbestlenerek hareketli hale getirilir ve yukarıya doğru asılır. İple kaldırmadan farkı dokuların yer değiştirmesi ve yeni yerine yapışması nedeniyle sonuçların kalıcı olmasıdır. Göz kapağı estetiğinde ise fazla olan deri dokusu çıkartılır. Sadece deriye müdahale etmek çoğunlukla yetersizdir. Ameliyat esnasında cilt altı yağ dokusu ve kaş dokularına da müdahale etmek, fazla olan dokuları çıkartmak veya hacim eksikliği görülen alanlara taşımak gerekir. Hastadan hastaya yapılması gereken işlemler değişmektedir. Hastanın doğru şekilde analiz edilip doğru işlemin belirlenmesi için bu alanda uzman plastik cerrahlar tarafından değerlendirme ve müdahale yapılması başarı şansını arttıracaktır. Siz de gözlerinizdeki yorgun ifadeden kurtulmak istiyorsanız plastik cerrahi uzmanınızdan randevu alabilirsiniz.

Yazının Devamını Oku

Ameliyatsız estetik uygulamalar nelerdir?

8 Aralık 2020
Güzel görünmek, iyi hissetmek, yaşın getirdiği olumsuz etkileri gidermek için her zaman bıçak altına yatmak gerekmez.

Günümüzde insanlar daha iyi bir görünüme sahip olmak için ameliyatlı ya da ameliyatsız estetik işlemleri yaptırmak amacıyla biz plastik cerrahların kapısını çalmaktadır. İleri derecede deformitelere sahip olmayan kişilerde, gündelik hayattan geri kalmadan daha güzel görünebilmek için ameliyatsız estetik işlemler sıklıkla tercih edilmektedir. 

Cildimiz vücudumuzun en büyük organıdır ve sağlıklı bir cilt görünümü güzellik algısının oluşmasındaki en büyük etkendir. Cildimizin sağlıklı görünümü için iyi beslenme, yeterli uyku, doğru alışkanlıklara sahip olma, güneşten ve sigaradan uzak durma olmazsa olmazlardır. Ama yaşam tarzı değişiklikleri her zaman tek başına yeterli olmamaktadır. 

Cilt kalitesini arttırmaya yönelik yapılan mezoterapi, PRP, gençlik aşısı, kollojen aşısı gibi işlemlerle cildin ihtiyacı olan bileşenler tamamlanır. Yapılan bu ameliyatsız estetik uygulamalar cilt kalitesini arttırırken güneş lekelerinden, ince kırışıklıklardan kurtulmamıza ve sağlıklı bir cilt yapısına sahip olmamıza yaramaktadır. 

Sadece cilt kalitesini arttırmak da bazen yeterli gelmeyebilir

Ciltte oluşan hacim kayıplarının giderilmesine yönelik yapılan dolgu uygulamaları ve kırışıklıkları azaltan botoks uygulamaları da sağlıklı ve genç bir görünüm için yapılan diğer ameliyatsız estetik uygulamalardır. 

Botoks kaş sinir kavşağında bulunan reseptörleri bloke ederek kas hareketlerinin azalmasını sağlar. Özellikle yüzümüzde bulunan mimik kaslarının hareketleri azaltıldığında kırışıklıklar giderilir ve daha genç bir görünüm sağlanır. Günümüzde belki de en sık başvurulan ameliyatsız estetik uygulamaların başında kırışıklık botoksu gelmektedir. Yüz botoksu sonrası kişiler hayatlarına devam edebilirken 10 dakikalık bir uygulama sonrasında 4-6 ay sürecek bir etkiye sahip olmaktadırlar.  

Sıklıkla başvurulan diğer cilt yenileme yöntemi ise hyalüronik asit içerikli dolgu uygulamalarıdır. Mezoterapi ve gençlik aşısı için tercih edilen birçok ürünün içeriğinde hyalüronik asit bulunmaktadır. Çapraz bağ yapısına sahip olmayan bu maddenin ciltteki en büyük etkisi cilt nem dengesini sağlamaktır. Nemlenen cilt ise daha sağlıklı olacak ve görünecektir. Hacim kayıplarının giderilmesinde ise yine hyalüronik asit içeriğine sahip ama çapraz bağlar ile birbirine tutturulmuş büyük moleküler jel maddeler kullanılmaktadır.  Farklı yoğunluğa sahip bu ürünler sayesinde vücudun birçok noktasındaki volüm kayıpları tedavi edilerek orantılı bir yüz yapısına ve sağlıklı bir görünüme sahip olmak mümkündür. 

Elimizde yaşlılığın etkilerini azaltabilecek birçok estetik uygulama bulunmaktadır. Düşünülenin aksine bu uygulamaların birçoğu ameliyatsız estetik uygulamalardır ve uygulaması profesyonel kişiler tarafından yapıldığında gözle görülür etkiler elde edilebilmektedir. Siz de ihtiyacınız olan en uygun estetik müdahale için plastik cerrahi uzmanınızdan görüş alabilirsiniz.

Yazının Devamını Oku

Badem göz estetiği ile etkileyici bakışlara sahip olabilirsiniz

11 Kasım 2020
Plastik cerrahi, çözüm bulma sanatıdır. Savaş zamanında kopan uzuvların, açılan yaraların kapatılması gibi alternatif tedavi yöntemlerine duyulan ihtiyaç nedeniyle ortaya çıkmış ve güzel görünme ihtiyacını da gidermek için estetik cerrahi gelişmiştir.

Güzellik dediğimiz zaman vücudumuzun en etkileyici olması istenen bölümü bakışlarımızdır. Bakışlarımızdaki değişim hali bizi hızla ele verebilmektedir. Etrafımızdaki insanların; 'bugün yorgun görünüyorsun' ya da 'çok enerjiksin' gibi yorumlarıyla çoğunlukla karşılaşırız. İşte bu gibi yorumların en büyük sebebi bakışlarımızdaki değişimler olmaktadır. Badem göz estetiği de bu değişimleri olumlu hale çevirmek, bize daha çekici ve dinamik bir görünüm kazandırmak ihtiyacıyla ortaya çıkmıştır. 

Göz eliptik bir şekle sahip olan burundan şakaklara doğru özellikle alt göz kapağında hafif yukarı seyreden ve iç tutunma kenarıyla dış kenarı arasında yaklaşık 2mm yükseklik farkı olan bir yapıdadır. Bazı kişilerde yaşlanma, genetik nedenler gibi sebeplerle gözün eliptik yapısı yuvarlaklaşır ve çekici görünüm yerine yorgun bir hale sebep olur. Badem göz estetiği bu kişilere ya da daha eliptik bir göz şekline sahip olmak isteyen hastalara uygulanır. 

Badem göz estetiği ameliyatlı ve ameliyatsız olmak üzere iki şekilde yapılabilmektedir. Ameliyatsız badem göz estetiği için ip askı yöntemleri kullanılmaktadır. İp askı ile badem göz estetiği işlemi yaklaşık 10 dakika gibi kısa sürede gerçekleştirilir. İple badem göz estetiği sonrası kişiler gündelik hayatlarına kaldıkları yerden devam edebilirler. İşlem yapıldıktan sonra kullanılan ip tipine göre ortalama 1 yıl devam eden etki süresi vardır. Kalıcı badem göz estetiği için ise ameliyatlı yöntemler uygulanmaktadır. Badem göz ameliyatı yapılacak işleme göre genellikle lokal anestezi altında gerçekleştirilen ve ortalama 30 dakika süren bir operasyondur.

Badem göz ameliyatında alt göz kapağının dış kısmında bulanan ve göz küresine tutunmasını sağlayan asıcı bağlar bulundukları noktadan daha yukarıya yeniden asılarak göz küresinin elips şekline gelmesi sağlanır. Ameliyat sonrası ilk 2 gün yoğun buz tatbiki ödem ve morluğun daha az olmasına yardımcı olur. 6. günde dikişler ve bantlar uzaklaştırılarak kişinin gündelik hayata tamamen dönmesi sağlanır. 30 dakika sonrasında badem göz ameliyatı ile kalıcı bir etki gerçekleştirilir. Neredeyse ağrısız olan bu işlem sayesinde daha etkileyici bakışlara sahip olup hayatınıza öz güveni daha yüksek bir şekilde devam edebilirsiniz.

 

Yazının Devamını Oku

Çene dolgusu nasıl yapılır?

6 Kasım 2020
Çene estetiği, yüz orantısının sağlanması için çenenin büyütülmesi, küçültülmesi ya da çene hattının belirginleştirmesi işlemleri olarak bilinen ve uzun yıllardır cerrahi ya da cerrahi olmayan yöntemlerle gerçekleştirilen estetik müdahaleler olarak bilinmektedir. Çene estetiğinde en sık gerçekleştirilen işlem çenenin hacimlendirilmesidir.

Cerrahi olarak silikon protezler ve yağ enjeksiyonları yardımıyla çene büyütme ameliyatları yapılırken günümüzde ameliyat olmak istemeyen hastalar ameliyatsız çene büyütme işlemi olan çene dolgusu talebiyle tarafımıza başvurmaktadırlar. Çene dolgusu ile geride ya da küçük olan çene ucu belirginleştirilip gıdı görünümü azaltılabilir, günümüzde jawline olarak da bilinen çene hattı belirginleştirilip kişinin yüz orantısı sağlanabilir. 

Çene dolgusu cerrahi bir işlem midir?

Çene dolgusu ya da jawline dolgu işlemi için vücut ile uyumlu hyalüronik asit veya kalsiyum hidroksiapatit içerikli dolgu maddeleri güvenle kullanılmaktadır. Bu maddeler enjekte edilebilir formda bulunurlar ve lokal anestezik krem etkisiyle ağrısız olarak, muayenehane şartlarında ortalama 15-20 dk gibi kısa sürede uygulanabilirler.

Çene dolgusu kalıcı değildir

Çene dolgusu veya jawline dolgusu işlemi için kullanılan dolgu malzemeleri genellikle hacmi yüksek, volümlendirme gücü yüksek dolgulardır. Kemik zarı üzerine yapılan uygulamalar olması ve bu bölgenin damarsal dolaşımı nedeniyle kullanılan dolgu maddesine bağlı olarak çene dolgusu etki süresi ortalama 18 aydır. Çene dolgusu, jawline dolgu kalıcı değildir. Kalıcı işlem için çeneye yağ enjeksiyonu ya da silikon protez uygulamaları gerçekleştirilmelidir. Çene dolgusu işlemi 18 yaşını doldurmuş, bilinen otoimmün hastalığı olmayan, gebelik veya emzirme dönemi dışında herkese güvenle uygulanabilir. 

Beğenilmeyen çene dolgusu eritilebilir

Çene dolgusu yapıldığında etkisi hemen görülür. Jawline dolgu sonrası morluk genellikle görülmez. Çene dolgusu sonrası oluşan ödem ve şişlikler ortalama 5 günde tamamen kaybolur. Ödem nedeniyle oluşan bası hissi de bu sürede geçmektedir. Jawline dolgunun etkisi azaldıkça çene hattı belirginliği azalmaya başlar ve eski haline yavaşça geri döner. Yapılan çene dolgusu ya da jawline dolgu sonrası yüzde olumsuz bir değişiklik gözlenmez. Özellikle hyalüronik asit içerikli dolgu maddelerinin tercih edilmesi durumunda doku rejenerasyonun uyarılması nedeniyle tekrarlayan uygulamalar sonrasında doku kalitesinde artış da görülebilmektedir. Hyalüronik asit içerikli dolgu malzemesiyle yapılan çene dolgusu işleminin en büyük avantajı yapılan işlem sonrası oluşan görüntünün beğenilmemesi durumunda dolgunun eritilebilmesidir. Dolgu eritilmesi işlemi genellikle uzman olmayan kişiler tarafından gerçekleştirilen uygulamalar sonrasında görünümü düzeltmek ve yaşanan olumsuzlukları tedavi etmek amacıyla gerçekleştirilir. Bu gibi sebeplerle diğer dolgu işlemlerinde olduğu gibi çene dolgusu ya da jawline dolgu işlemi de plastik cerrahi uzmanı ya da dermatoloji uzmanı gibi bu uygulamanın tıbbi eğitimini almış uzman doktorlar tarafından gerçekleştirilmelidir.

Yazının Devamını Oku

Brezilya poposu uygulamasıyla ilgili merak edilenler

16 Ekim 2020
Kıvrımlı ve belirgin bir popoya sahip olmak, kadınlara daha çekici bir görünüm kazandırmak için günümüzde en çok tercih edilen işlemlerden birisi popo estetiğidir. Popo şeklini ve bel kıvrımını belirginleştirmek için çeşitli ameliyat teknikleri sıklıkla kullanılmaktadır.

Antik çağlarda seksapalite değil vücudun güzelliği ön plandaydı ve küçük memeler daha düz vücut şekilleri heykel çalışmalarında tasvirlenmişti. Orta çağlarda ise cinsel perhizi ön plana çıkaran soluk renkli, zayıf ve düz hatlara sahip kadın figürleri resmedildi. Rönesans döneminde ise doğurganlığı ön plana çıkaran göbeği açık figürler bulunuyor. 16. yüzyıldan itibaren büyük ve geniş kalçalara, belirgin memelere sahip kadınların doğurganlığı simgelediği ve erkekler tarafından daha çok tercih edildiği algısı oluştu. Bu çağlardan gelen algı kum saati görünümünün yaygın bir çekicilik algısı oluşturduğu ve kadının daha seksi göründüğü yönündedir. 

Peki çağlardan beri süregelen değişim günümüz estetik cerrahi dünyasına nasıl yansımıştır?

Brezilya poposu kavramı günümüzde hatları belirgin, kıvrımlı popo şeklini tarif etmektedir. Kadınlardan gelen talepler nedeniyle çeşitli ameliyat teknikleriyle bu görünüm sağlanmaya çalışılmaktadır.

Brezilya poposu ameliyatı için kullanılan teknikler nelerdir?

Her kadının vücut yapısı farklıdır ve belirgin popo şekli oluşturmak için uygulanması gereken teknikler kişinin vücut oranlarına göre değişiklik göstermektedir. Yeterli yağ dokusuna sahip kişilerde bel ve kalça kısmına liposakşın yapılarak popo şekillendirme işlemi yapılabilmektedir. Kalça şekli yeterince belirgin olmayan kişilerde ise hastanın vücudundan alınan yağlar popoya enjekte edilerek belirginleştirme işlemi yapılmaktadır. Yağ dokusu yeterli olmayan kişilerde ise popo protezleri ile kaça belirginleştirme, popo büyütme işlemleri yapılabilmektedir. 

Popo büyütme işlemi için kullanılan ameliyatsız yöntemler var mıdır?

Popo büyütme ve kalça şekillendirmek için geçmişte sentetik bazlı dolgu maddeleri ameliyathane koşulları ve anestezi gerektirmediği için tercih edilmiş ve yan etkileri nedeniyle günümüzde plastik cerrahi uzmanları tarafından tamamen terk edilmiştir. 

Popo şekillendirme ameliyatları zor mudur? 

Yazının Devamını Oku