Hangi kalsiyum?

Kalsiyum ihtiyacını mümkünse takviye olarak değil de doğal yolla gidermeye bakın. Bunun için de yoğurda, peynire, lahana veya badem, bakliyat gibi kalsiyum zengini besinlere ağırlık verin.

Haberin Devamı

Eğer günün birinde, mesela kemik erimesi yani osteoporoz sorunu nedeniyle kalsiyum desteğine ihtiyaç duyarsanız o ihtiyacı mümkünse takviye olarak değil de doğal yolla gidermeye bakın.
Bunun için de yoğurda, peynire, lahana veya badem, bakliyat gibi kalsiyum zengini besinlere ağırlık verin.
Takviye olarak kullanmanız gerektiğinde de karbonat değil, sitrat veya glisinat tuzlarını tercih edin. Doktorunuz çok özel bir gerekçe belirtmediyse günlük dozunuz 400-600 mg’ı geçmesin.
Daha yüksek dozlarda mutlaka ilave olarak ya bol maydanoz, enginar tüketin ya da günde 25 mikrogram K2 vitamini desteğini de takviye planınıza ekleyin.

Hangi kolajen?

Eğer cildinize destek olmak istiyorsanız Tip1 veya Tip1-3 kolajen karışımlarını tercih edin.
Eğer eklem, kemik ve tendonlarınıza takviye olarak kullanacaksanız Tip2 kolajeni önceleyin. Ama şunu da bilin: Tip1 ve 3 yüzde 75 cilde çalışırken, yüzde 25 kemiğe ve eklemlere de yardımcı olur. Tip2 kolajen ise yüzde 75 kemiğe çalışırken, yüzde 25 cildi de korumaya alır.
Kolajen takviyelerinin peptit formlarını tercih edin. Şeker eklenmiş kolajenlerden uzak durun. Kullanım süresine gelince: 50 yaş altındaysanız en az 3 ay, 50 yaş ve üzerindeyseniz 6-9 ay kullanmaya çalışın.

Haberin Devamı

Gençleri kafeinden koruyun

Orta yaş sonrasında gün içindeki yorgunluk ataklarını geçiştirmekte işe yarayan, dikkati ve konsantrasyonu artırıp, enerjik olmayı kolaylaştıran kafeinli içecekler çocuklarda tam tersi etki ediyor. Beyin gelişimini olumsuz yönde etkiliyor. Zürih Üniversitesi’nde yapılan bir çalışmada net ve açık olarak görüldü ki günde 3 fincandan fazla kahve tüketimi ya da kafeinli enerji içeceği kullanımı çocuk ve gençlerde beyin gelişimini yavaşlatıyor.
Çocuk ve gençleri aşırı kafeinli içecek tüketiminden uzak tutmak şart.

GGT artışı bir tehlike işaretidir

GGT enzimi yani gamma glutamil transferaz sıradan bir karaciğer enzimi, basit bir karaciğer fonksiyon testi değildir.
Kanda GGT artışı aynı zamanda ciddi bir tehlike işareti, karaciğerde gelişmiş ve yerleşmiş bir mitokondri bozuşmasının da işaret fişeğidir. Nedeni şu: GGT, glutatyon isimli temel antioksidan gücün, yani antioksidan orkestramızın patronunun üretimi için bir hammadde sağlayıcısıdır. Özellikle glutatyonun temel hammaddesi sistein isimli amino asidin glutatyon üretiminde kullanılabilmesi için GGT şarttır.
Eğer GGT yüksekse bu karaciğerin glutatyon rezervlerinin bitirmek üzere olduğunun, glutatyonunu artırmak için de müthiş bir çaresizlik içinde çabaladığının işaretidir.
Bu özellikle “alkolik karaciğer yağlanması” için bu mühim bir bilgidir. Alkol kullanan birinde GGT artışı “acil durum” ilanı anlamına gelmektedir. Detoks uzmanları ve mitokondri sağlığında uzmanlaşanlar GGT seviyelerinin mutlaka 40’tan daha düşük tutulmasını öneriyorlar.
50’nin üzerindeki rakamları ise bir “sıkıyönetim ilanı” nedeni sayıyorlar.

Haberin Devamı

Elma terapisi ne işe yarıyor

Elmanın sağlık marifeti çok. Çok olduğu için de “Günde bir elma giren eve doktor girmez” gibi bir deyim bile var.
Elma antioksidan kuersetin zengini, lif ailesinin kralı pektini de bol miktarda ihtiva ediyor. İçindeki inülin ile de tam bir prebiyotik zengini. C vitamini, mineral zenginlikleri de önemli.
Peki elma kanseri de önler mi? Hatta tedavi edebilir mi? Şaşıracaksınız ama iki sorunun da ortak cevabı şu: Neden olmasın?
Elmanın özellikle kabuğunda bol bulunan doğal mucizeler maspin adı verilen, meme ve yumurtalık kanseri hücrelerinin çoğalmasını önleyen doğal bir savunma proteinini aktive edebiliyor.
Neticede bedenin kendi bağışıklık sistemiyle de meme ya da yumurtalık kanseri ile mücadele edebilen bir yapı harekete geçiyor. Bu madde ya da maddelerin elmanın içinden çok kabuğunda yer aldığı da biliniyor.

Haberin Devamı

Ceviz mi semizotu mu?

İkisi de harika ve sağlıklı besinler. İkisi de faydalı mı faydalı “damar dostu” lezzetler.
İkisi de bilinen en güçlü bitkisel omega-3 deposu yiyecek. Ama bana göre ceviz bir tık daha önde. Çünkü onda semizotundan daha fazla protein, folik asit ve diğer B vitaminleri ile daha çok arjinin ve magnezyum var.
Siz yine de ikisinden de asla vazgeçmeyin. Mesela bugün menünüze sık sık bol cevizli, nar taneli, sızma zeytinyağı ve filizlenmiş mercimek eklenmiş semizotu salatası ekleyin.

Yazarın Tüm Yazıları