Netaş Çinli ortak ile teknolojide uçacak

Endekste Türkiye açısından şu nokta önemli:

İnovasyonda bunca teşviğe rağmen Türkiye, endeksin inovasyon kategorisinde, 2014 yılında 56. Sırada iken,�2016-2017 endeksinde 15 basamak gerileyerek 71. sırada yerini bulmuş.

Endeskte “Teknolojik Hazırlık” ve “İş Dünyasının Yetkinliği” kategorilerinde de hatırı sayılı gerileme var.

Bu tabloyu görünce insan “4. Sanayi Devrimi’ni nasıl yakalayacağız” diye sormadan edemiyor.

Oysa Müjdat Altay ile sohbette, teknoloji adına ne umut verici gelişmeler duyduk.

Türkiye’nin en büyük sistem entegratör şirketinin geçmişte de teknoloji adına neler yaptığını da hatırladık.

Örneğin İTÜ Taşkışla’da, öğrencilere yönelik “Bilim Merkezi”ne öncülük.

Örneğin, Netaş’ın Nortel ortaklığı döneminde, Müjdat Altay’ın önerisiyle 2000’li yılların ortalarında açılan, yaklaşık bin mühendisin çalıştığı Nortel’in Ar-Ge’sinin yapıldığı “Mükemmeliyet Merkezi”.

YAZILIM İHRACATI ŞAMPİYONU

“Kurduğumuz merkeze Nortel’in ve Bell’in tüm teknolojisini aktarmıştık” diyor Altay.

O yıllarda bin kişilik yer olmadığı için “Yerinde Ar-Ge Yasası”nın da çıkmasına vesile oluyor Netaş.

Nortel iflas edince satılığa çıkan yüzde 53’lük hissesinin J.P. Morgan tarafından alınmasında bu “Mükemmeliyet Merkezi”nin payı büyük.

Mülti medya teknolojilerinde dünyanın ilk 10 laboratuvarı arasına giren Netaş bugün savunma, siber güvenlik alanlarında, bilişim teknolojilerinde ve yazılım ihracatında önemli bir noktada.

Son 10 yılda 400 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirmiş, 9 yılda altı kez Türkiye’nin “yazılım ihracatı” şampiyonu olmuş.

Müjdat Altay’ın da vurguladığı gibi şimdi Çinli yeni ortak ile Netaş yeni bir dönemin eşiğinde.

Yeni bir teknolojilik atılım da diyebiliriz.

Netaş’ın, 101 milyon dolar değerindeki yüzde 48 hissesini elinde tutan J.P.Morgan’ın bunları elden çıkartmaya karar vermesiyle geçtiğimiz aylarda Çinli teknoloji devi ZTE Cooperatief devreye girmişti.

ÇİNLİ ORTAK KAPAROYU VERDİ

Altay sohbetimizde, 17 milyar dolar cirosu olan Çinli ortağın, geçtiğimiz mayıs ayında 10 milyon dolar kaparosunu ödediğini söylüyor.

“Kaparonun ödenmesiyle uzun süren ortaklık görüşmelerini noktaladık” diyor. Zamanla yüzde 53’lük hissesini yüzde 48’e düşüren J.P.Morgan için “iyi bir iş yapıp çıktı” diyen Altay’a göre, ZTE’nin Netaş’a ilgisi Avrupa ve Afrika’ya açılmak için Türkiye’yi bir sıçrama tahtası görmesinden kaynaklanıyor.

5G teknolojilerinde güçlü olan ZTE ortaklığıyla, zaten Türkiye’nin en kapsamlı 4,5G laboratuvarına sahip Netaş, Türkiye’de 5G teknolojisine daha hızlı girebilecek.

Türkiye’nin 1993 ile 2003 yılları arasında Ar-Ge teşviklerinin kaldırılmasıyla 10 yıl kaybettiğini belirten Altay “Ar-Ge kararsızlığı sevmez” diyor haklı olarak.

Bugün Ar-Ge harcamalarının GSMH’de binde 4’ten yüzde 1’e çıktığını hatırlatarak “Bir sıçrama eşiğindeyiz. Yakın zamanda bunun yüzde 2’ye çıkmasını bekliyorum” diyor.

Şimdi yukarıda değindiğim Dünya Ekonomik Forumu’nun Küresel Rekabetçilik Endeksi’ne dönersem Ar-Ge’ye teşviklerin artmasına rağmen gerilemeyi nasıl izah edeceğiz?

Bir yerde yanlışlık var ama nerede?