Seçim analizi -2-

31 Mart mahalli seçimlerinin sonuçlarını üç kelime ile özetlersek; ‘Tepki oyları patlaması’ şeklinde ifade edilebilir.

Haberin Devamı

Seçim sonuçları il il, ilçe ilçe, belde belde ve buralardaki seçim sandıkları tek tek incelendiğinde görülecektir ki, AK Parti CHP ile değil, kendi kendisiyle, küstürdüğü kendi partilileriyle yarıştı. Bu sakil durum, Yeniden Refah Partisi’nin atağıyla birleşince en az üçe bölünen AK Parti oyları sonucunda kaybetmek mukadder oldu.

Yoksa, CHP oyunu artırmış falan değil; CHP’ye, en az yüzde 7-8 DEM Parti’nin oyları ile yine en az yüzde 6 İYİ Parti’nin oyları ve yüzde 2-3 civarında da diğer partilerden oy gitti. Bunları topladığınız zaman yüzde 15-16 dolayında bir oy ediyor.

CHP toplamda yüzde 38 oy aldığına göre; bundan toplama oylar çıkarıldığında geriye CHP’nin çıplak oyu olarak yüzde 22 oy kalır. Yani CHP kendi oylarını artırmadı, bilakis düşürdü lakin o da ‘tepki’ oylarıyla bu başarıyı yakaladı.

Haberin Devamı

 Nitekim DEM Parti İstanbul adayı Meral Danış Beştaş, ‘İmamoğlu, ‘Bu oylar benimdir’ demesin sakın. Aldığı oylar onun değil. Bizim seçmenlerimiz oraya oy verdi’ diyerek CHP-DEM Parti ittifakını ifşa etti.

Beri tarafta Cumhur İttifakı oyları parçalanıp AK Parti’yi darmadağın ederken, CHP cenahında DEM Parti ve İYİ Partililerin oylarını CHP’li adaylara boca ettikleri görülüyor.

Gelelim zurnanın ‘zırt’ dediği yere; AK Parti adaylarını belirlerken belli ki objektif olarak sık dokuyup ince elemedi, eleyemedi. Bunun da başlıca sebebi AK Parti’deki bu seçici kuruldan başkası değildir.

 Sayın Erdoğan, bütün liderlerin kaderinde olduğu gibi yalnız adam! En yakınındaki kurmayları bile ona destek olmaları gerekirken belli ki köstek oluyorlar.

Bırakın birbirine haset eden yabancıları; iki öz kardeş, biri, önceki seçimde AK Parti adayı ve seçilmiş belediye başkanı. Bu seçimde başkan olan kardeş aday yapılmıyor, diğer kardeş yarışa sokuluyor. Başkan olan kardeş bu durumu kendine yediremiyor, gidip CHP’den aday olup AK Parti’nin (öz kardeşinin) karşısına dikiliyor. Sonuç AK Parti adına hüsran oluyor.

 Kardeşin kardeşe tahammülü olmadığı siyaset arenasında, adaylar arasındaki dengeleri gözetirken belli ki kılı kırk yarmak gerekiyor.

Haberin Devamı

Aday belirlemede yörenin özellikleri her bakımdan dikkate alınmadan; hemşericilik, eş-dost, yakın (sıhri akrabalık veya diğer yakınlıklar), arkadaş, şahsi muhabbet vb. gibi indi mütalaalara yer verilirse, küskünlük de olur, kopuş da. Ve hatta bu kişiler düşman kesilip karşınıza çıkar, rakibiniz olur.

Bu seçimlerde bu durumun onlarca örneğini gördük ve bunların hemen hepsi AK Parti’nin aleyhinde sonuçlar doğurdu.

Unutmayın; hiçbir kale dışarıdan yıkılmaz! Her partide olduğu gibi AK Parti’de de içeride çürükler vardır ve bunların önü alınmadığı zaman diğer sağlamları da çürüteceğinden kimsenin şüphesi olmasın

 Erdoğan’a kendisi gibi dava insanları lazım. Her birinin fiyatları olan, alınıp satılabilen, en ufak bir şekilde şahsi menfaatine halel geldiğinde partisini (sözde davasını) satan insan müsveddelerinden kime ne hayır gelir?

Haberin Devamı

Ne demişti Üstad Necip Fazıl: ‘Yola çıktıklarını yolda bulduklarına değişirsen hem yolunu kaybedersin hem dostunu!’

Anlayana!

Yazarın Tüm Yazıları