Cumhurbaşkanı Erdoğan 35’inci katın asansöründe ne sordu

Devletin bakanından, “Cumhurbaşkanımız 35’inci katın asansöründe bu soruyu sordu” sözünü duysanız, o soruyu merak etmez misiniz? Ben de merak ettim. Sorunun cevabını da aldım. Peki soru neydi, ne cevap verildi? Onu yazının sonunda açıklayacağım. Şimdi sizi görkemli bir törenle açılan İstanbul Finans Merkezi’ne götürmek istiyorum.

Haberin Devamı

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, İstanbul Finans Merkezi’ndeki canlı yayınımıza Togg’la gelince, “İstanbul’da Togg kullanmak havalı oluyor mu?” diye sordum. “Havalı oluyor” dedi. İstanbul’da Porsche kullanan birisiyle trafikte yan yana gelmişler. “Senin araban mı havalı, benim arabam mı?” diye sormuş. Diğer kişi araca şöyle bir bakmış, “Bakan Bey, sizin araba daha havalı” demiş. Nureddin Nebati, “İsterseniz basalım, hangimiz hızlı?” diye teklif etmiş ama Porsche kullanıcısı yarışı tercih etmemiş.

TOGG COŞKUSU

Hazine ve Maliye Bakanı’nı Togg kullanırken bu denli coşkulu görmem beni şaşırtmadı. Bu millet yıllarca Devrim otomobilinin bir komplo ile engellenmesini kabullenemedi. Bu millet yıllarca bir gün biz de kendi otomobilimizi yapacağız hayaliyle yaşadı. Nureddin Nebati işte o neslin duygularını yansıtıyor. Yaptık ve başardık demek o kadar güzel bir duygu ki...

Haberin Devamı

İsterse onların uçan otomobilleri olsun. Togg’un bu millete verdiği duyguyu veremezler. Çünkü bu bizim. Çünkü Togg’u üretmeyi biz başardık. O başka bir şey.

Cumhurbaşkanı Erdoğan 35’inci katın asansöründe ne sordu

İSTANBUL FİNANS MERKEZİ’NDE

Bakan Nureddin Nebati ile sadece Togg’u konuşmadık elbette ki. TRT’de Seval Çöpür’ün moderatörlüğünde TRT Ekonomi Müdürü Hasan Arslan’la birlikte Bakan Nureddin Nebati ile canlı yayında bir araya geldik. Hem de nerede? Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açılışını yaptığı İstanbul Finans Merkezi’nde. Sanıyorum İFM’deki ilk canlı yayın oldu. Ben siyasi soruları sordum. Ama soğan sorusunu atlamadım.

BU TÜRKLER BİRAZ FAZLA OLUYOR

İstanbul Finans Merkezi tam kapasite çalışmaya başlayınca Türkiye’yi farklı bir lige taşıyacak. Londra, Singapur, New York, Frankfurt, Hong Kong, Dubai gibi dünyaca ünlü finans merkezlerinden biri olacak. 100 bin çok iyi yetişmiş insan faaliyet gösterecek. İstanbul Finans’ı küresel ticaretle entegre ederek bence çok önemli bir katkı sağlamışlar. Nureddin Nebati, “İFM, 5 yılda 130 milyar dolar katma değer sağlayacak” dedi. İFM’yi gezerken ne düşündüm biliyor musunuz? Gerçekten bu Türkler biraz fazla oluyor!

 

Haberin Devamı

LONDRA’DA TEFECİLERLE

KILIÇDAROĞLU, 300 milyar dolar getirmeyi vaat etmişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İngiltere’den getirecekmiş, tefecilerle görüştü, anlaştı, onlar söz verdiler” diye tepki göstermişti. Nureddin Nebati, Kılıçdaroğlu’nun Londra’da bir lokantada ismini bildikleri bir tefeciyle görüştüğünü anlattı. Aman Kemal Bey, dikkat edin, Türkiye’yi tefecilerin eline düşürmeyin.

GÜNDEM EKONOMİ

İstanbul Finans Merkezi gibi bir dünya markasında ekonomiyi konuştuk ama soğanı da sormadan geçemedik. Bunu bir çelişki olarak görmeyin. Çünkü halkın ekonomisi soğan, domates, biber. Hazine ve Maliye Bakanı fiyatların düşmeye başladığını söyledi. İş sadece soğana endekslenmesin, Nureddin Nebati ile sohbetimizde seçim sonrası ekonomiye dönük hazırlıklarının tamam olduğu izlenimi edindim. Seçimden önce olsun, seçimden sonra olsun, değişmeyen gündem ekonomi.

Haberin Devamı

TOGG KREDİSİ GELİYOR

Togg’la başladık, Togg’la bitirelim. CNN Türk canlı yayınında Cumhurbaşkanı Erdoğan, kamu bankalarının Togg’a özel bir kredi paketi hazırlayabileceklerini söylemişti. Togg kredisi için çalışma başlamış. Bakan Nureddin Nebati, “Cumhurbaşkanımıza arz ettikten sonra ilan edilecek” dedi.

35’İNCİ KATTAKİ SORU

Şimdi sıra geldi İstanbul Finans Merkezi’nin 35’inci katında, asansörde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sorduğu soruya. Erdoğan, İFM’nin açılışından sonra asansörle 35’inci kata çıkmış. Asansör tam 35’inci kata gelip kapısı açılırken Erdoğan o soruyu sormuş. “Peki bir deprem olursa... Asansörde depreme yakalanan kişiye ne olacak?” demiş. Depremde 10 vilayetimiz yıkıldı. İstanbul deprem kuşağında. O nedenle bu sorunun sorulması çok yerinde olmuş. 35’inci katta Cumhurbaşkanı Erdoğan’a İFM’de depreme karşı alınan önlemler hakkında bilgi verilmiş. Bakan Nebati, “Asansör dahil depremdeki şiddete göre içerisindeki insanları tahliye edecek sensörlere sahip, tahliyeyi gerçekleştirip kilitleyecek bir yapıya dönüştürülebiliyor” dedi.

Haberin Devamı

İFM’nin deprem tehlikesine göre tasarlanması çok önemli.

HDP’NİN ADAYINI AÇIKLIYORUM

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, cumhurbaşkanlığı seçiminde kime destek vereceklerini bayramdan sonra açıklayacaklarını söyledi. Pervin Buldan’ın konuşmasından  sonra ‘HDP acaba kimi destekleyecek’ diye beni bir merak aldı. Kulislerde HDP’nin Sinan Oğan’ı destekleyeceği konuşuluyor. Şaka bir yana, Pervin Buldan, Kılıçdaroğlu konusunda da yine Selahattin Demirtaş’a rol kaptırdı.

Demirtaş, “Yürü Bay Kemal” dedi.

Hızını alamadı. “Bundan sonra hedef, Sayın Kılıçdaroğlu’nun tüm Türkiye’nin ortak adayı olmasını sağlamaktır” diye konuştu.

Sonunda, “Sayın Kılıçdaroğlu’na hayırlı olsun diyoruz” deyip işi bitirdi.

Haberin Devamı

Pervin Hanım, siz hâlâ cumhurbaşkanı adayınızın ismini açıklamayı düşünüyor musunuz?

KILIÇDAROĞLU İHA’LARA SİHA’LARA KAFAYI TAKMIŞ

İZMİR’de katıldığı bir programda Kılıçdaroğlu’na, bir genç “Milli savunma alanında yapılan teknolojik gelişmeler ve İHA, SİHA gibi savunma sanayisine yapılan yatırımlar devam edecek mi?” diye soruyor. Çünkü gençler, İHA’larla, SİHA’larla çok ilgililer.

“Dünyanın bütün rejimlerinde savunma sanayisi mutlaka devletle beraber yürümek zorundadır. Eğer siz sadece özel sektöre verirseniz, diyelim ki arkadaşımız İHAyı yapıyor, bu da Türkiye için büyük bir risk. Neden? Yarın fabrikayı kalktı, Amerikalılara ya da Katarlılara sattı. Olmaz” diye yanıt veriyor.

Bu ne demek, biliyor musunuz?

Karabağ Zaferi nedeniyle Azerbaycan’da çocuklara ismi konulan, Ukrayna’da adına marşlar bestelenen milli gururumuz Bayraktar’ın kapısına kilit vuracağız demek.
Bu ne demek, biliyor musunuz? Bir zamanlar, yerli üretime ne gerek var, Amerikalılardan alıyoruz diyerek, Nuri Demirağ’ın uçak fabrikasının iflas ettirilmesi demek. Uçaklarımızı yapıp uçurmayı başaran Vecihi Hürkuş’un uçak fabrikasının batırılması demek.

Tek parti döneminde İsmet Paşa’nın yaptığını şimdi Kılıçdaroğlu’nun yapması demek..

Yazarın Tüm Yazıları