Üç büyük şehir ve en kritik yerel seçim

BAHARLA birlikte gündemin ibresi yerel seçimlere dönüyor...

Haberin Devamı

Ve elbette gelip büyük şehirler muamması önümüze dikiliyor.

İstanbul, Ankara, İzmir...

Gerçek odur ki, üç büyük şehirde de iki parti çekişecek...

AK Parti ve CHP.

BDP ve MHP oyları da belirleyici olacak.

Ve en önemlisi, son dönemde umutlarımızı artıran “barış çabaları” ve Kürt meselesinin “çözüm süreci” eğer ciddi bir sonuca dönüşürse, bu durum doğrudan AK Parti oylarını pozitif etkileyecektir.

Elbette her defasında yazıyorum:

Mesele yalnızca Ada’nın meselesi değildir, asıl olan anakara meselesidir.”

Yani...

Demokrasi hiçbir inanca ve etnik kökene göre değil, bu ülkenin tüm anayasal vatandaşlarına göre şekillenmelidir...”

Yerel seçimlere dönersek:

İSTANBUL: Kadir Topbaş, sessiz sedasız önemli işler yaptı. Atatürk Havaalanı’ndan İstanbul’a girerken açılan kavşak ve yol boyundaki peyzaj, çiçekler, yeşillik bile çok değerli. Altyapı meselesine hiç girmiyorum. Milyarlar akıtıldı. Ama bir konu var ki bu tam gerçekleşemedi. Dikkat edin, dünyanın bütün önemli başkentleri çok ciddi bir uluslararası tanıtım atağı yapar. Ve turizm gelirleri yüksektir. Londra, Paris, Berlin... Bu yeterli olamadı.

İstanbul için hazır bir isim de Egemen Bağış. Bağış, Avrupa’da çok başarılı bir diplomasi satrancı oynuyor. İplerin en gerildiği yerde bir espriyle geçiveriyor. Dostlukları var. Yani Bağış, dünyaya açılan bir kapı misyonuyla önemli işler yapıyor. Etkili de oluyor. Hürriyet’ten Cansu Çamlıbel’e verdiği son röportajdan çıkardığım sonuç şu:

Egemen Bağış, İstanbul’a talip...”

- Yapabilir mi?

- Bana göre kesinlikle yapar. Ve hatta İstanbul’u dünyaya açar.

Bir partide başarı yarışının olması hem çok güzel hem de liderin işini zorlaştırır.

Bekleyip göreceğiz.

CHP’de ise çok fazla isim yok.

Benim görebildiğim tek isim Mustafa Sarıgül...

Çalışkan, hiçbir meselenin peşini bırakmayan bir siyasetçi.

İZMİR: İzmir nedense yerel seçimlere genel seçim olarak bakar. Yani şehre değil, Türkiye’ye göre karar verir. Bu nedenle CHP Genel Merkezi İzmir’i hep garanti olarak görmüştür.

İzmir’de Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan ismi öne çıkıyor. Belediyeciliğin ötesinde, son dönemde yaptığı kampanyalar dikkat çekti. Amatör spor kulüpleri, engelliler için mavi kapak yalnızca birkaç örnek. Tartan genç ve başarılı bir isim. İlişkileri kuvvetli. İzmir’in bu enerjiye ihtiyacı var. Aziz Kocaoğlu başarısız mı? Hayır, ama bana göre yetersiz...

İzmir’de çok önemli bir isim var. Yarışı zorlayacak bir isim. AK Parti’den Binali Yıldırım. Gerçek bir proje insanıdır Yıldırım. Bırakın İzmir’i; Elazığ-Tunceli hattından Karadeniz’e, oradan Marmaray’a ve hatta İran’dan Avrupa’ya otoyollar, tren yollarıyla geliyor.

Bu yatırımlar hizmet sicilinin yalnızca birkaç detayıdır. Türkiye’yi kuşatıp, 45 milyona yakın internet kullanıcısı için kurduğu sanal otoyollar unutulmaz. Yani eğer İzmir’e aday olursa, bu da şans olur.

ANKARA: Melih Gökçek sanıyorum artık bırakacak. Son seçimlerde bana “Bu son” demişti. CHP henüz bir isim  çıkarmıyor. Karayalçın, “Aday olmam” dedi. Ankara’yı yazmak için biraz daha beklemek gerekiyor.

Adana, Antalya kritik şehirler. CHP Antalya’da başarılı bir performans gösteremedi. Fakıbaba Şanlıurfa’nın garantisidir. O da AK Parti’ye geçti.

Bir de Numan Kurtulmuş faktörü var. Birçok ilde çok küçük yüzdelerle de olsa AK Parti açısından negatif etki yaratan Kurtulmuş, şimdi AK Parti’ye çalışacak.

BDP ve MHP’nin yerel seçimlerdeki pozisyonlarını bir sonraki yazıya bırakıyorum.

Ve elbette şu son sözle:

Hangi parti ya da aday kazanırsa kazansın, sonuçta halklar ve demokrasi kazanacak...”

Yazarın Tüm Yazıları