Mitingler doğurgandır

MİTİNGLER tarihin her döneminde en etkili propaganda araçları olmuşlardır.

Günümüzde de gelişmiş tüm iletişim aletlerine rağmen, heyecanı, etkisi ve inandırıcılığı açısından mitingler birinci sıradaki yerlerini hala koruyorlar.

Mitingler, katılımcılarıyla, konuşmacılarıyla, coşkusuyla, rengiyle gücün görsel bir şölene dönüştüğü, tipik bir siyasi arenadır adeta.

Mitingler, doğurgandır, üretkendir.

Mitinglerin gücünü ve kamuoyunda yaratacağı etkisini önceden kestirmek mümkün değildir.

İyi organize olmuş, gündemi yakalamış bir miting, tarihe milat düşer, lider yaratır, devrim yapar.

Mitingler yaşanır ve yaşayanlar için hayatları boyunca gururla taşıyacağı ve dilden dile aktaracağı değerli bir anı olur. Bakarsınız bir gün çocuklarınızı karşınıza alır, ben de oradaydım diyerek bir mitingi anlatmaya başlarsınız.

Tarih 2.7.1977. Sn. Bülent Ecevit radyoda halka hitaben şu açıklamayı yapmıştı:

"Hükümet yetkililerinden, yarın Taksim Meydanı’nda yapacağımız mitingte şahsıma suikast düzenleneceğine dair bir bilgi aldım. Can güvenliğimin sağlanamayacağını söylüyorlar. Ben de sizlere sesleniyorum devlet can güvenliğinizi sağlayamayacamış, o yüzden mitinge gelmeyin, ama ben ve eşim yarın Taksim Meydanında olacağız."

İşte bu açıklama tüm Türkiye’de bir infiale neden oldu. Köylü, kentli, işci, memur, çiftçi, esnaf, emekli, ev kadını, yaşlı, genç, öğrenci aklınıza gelebilecek toplumun her kesimi, ertesi gün yani 3.6.1977 tarihinde Taksim meydanında Ecevit’in yanındaydık.

Birbirlerini hiç tanımıyan binlerce insan el ele tutuşmuş, şarkılar söylüyor, oyunlar oynuyordu. Hükümetin oyunu bozulmuştu. İktidarın gerçek sahibi halk, gerekli dersi miting alanına gelerek alması gerekenlere vermişti.

Bu coşku, bu şölen, bu bayram devam ederken, Sn. Bülent Ecevit tarihe not düşen şu açıklamasını yapmıştı:

"Halk, düzeni değiştirme kararını verdi. Dursam beni aşar."

Mutluluktan ağlayanlar vardı. Hep birlikte bağırıyorduk,

"Türkiye laiktir, laik kalacak."

Ben o gün Taksim’deydim...

Pazar günü de Sıhhıye’de olacağım.

Hasan UĞURTÜRK

Ankara Kız Lisesi’nin tiyatro salonu ne oldu

ANKARA
Kız Lisesi, 1923 yılında kurulmuş ve 1930 yılında şu andaki yerine taşınDI. Cumhuriyetin köklü okullarından biri olarak Türk eğitim hayatının hem tarihi hem de mimari simgelerinden biri. Lisenin en binasında bulunan tiyatro salonu iki yıl önce resto edilmek üzere boşaltılmış fakat bugüne kadar bir işlem yapılmadı. Konuyu gündeme getiren CHP Adana Milletvekili Prof. Gaye Özbatur,

bu konuda Başbakan’a bazı sorular yöneltiyor:

- Ankara Kız Lisesi ek binasındaki tiyatro salonunun restorasyon çalışmaları neden 2 yıldır yapılmamaktadır? Bu çalışmalar ne zaman başlayacaktır? Çalışmalar için ayrılan bütçe ne kadardır?

- Tiyatro salonu, 2 yıl önce boşaltılmıştır. Restorasyon çalışması yapılması gereken bir binanın boş tutulması, o binanın çürümeye bırakılması anlamına gelmektedir. Bu nedenle binanın boş tutulma nedeninin soruşturulması gerekir. Bu kapsamda, restorasyon yapmakla yükümlü kurum hangisidir? Restorasyona başlamama nedeni soruşturulmuş mudur?

3. Lisenin otoparkıyla ilgili ihale yapılmış mıdır? Yapıldıysa nasıl yapılmıştır ve kim kazanmıştır? Kazanılan para ne yapılmaktadır?

4. Liseye, tarihi bir bina olması nedeniyle özellikle önem verilmesi gerekmektedir. Binanın korunmasına yönelik ne yapılmaktadır? Bu konuda kaynak yaratılmış mıdır?"

GÜNÜN SÖZÜ

"Belediyelerin olanakları köprülü kavşaklar, üst geçitler, fıskiyeler ve şelaleler gibi göz boyayan işler ve trilyonlara mal olan konserlerde tüketilmekte, kent yaşamını rahatlatmayan aksine çevre düzenlemeden ulaşıma kadar pek çok sorun yaratan bu işlerle Ankara halkı ve hatta çocuklarımız borçlandırılmaktadır"

(Tüm Bel-Sen Ankara 2 No’lu Şube Başkanı Satı Burunucu Çalı)

Yardımımızı bu yıl Çınar’a göndereceğiz

ODTÜ Atatürkçü Düşünce Topluluğu, Atatürk’ü ve ideolojisini daha iyi tanımak ve tanıtmak için 1989 yılında ODTÜ Kültür İşleri Müdürlüğü bünyesinde kurulmuş olan ve hiçbir kurum ve kuruluşla organik bağı bulunmayan bağımsız bir düşünce topluluğudur. Topluluk olarak her yıl düzenlediğimiz ’Geleneksel Yardım Kampanyamız’ın bu dönem 7’ncisini gerçekleştireceğiz. Toplanan yardımlar Diyarbakır ilinin Çınar ilçesindeki Ovabağ İlkogretim Okulu’na ulaştırılacaktır. İlköğretim düzeyinde kitap ve kirtasiye malzemeleri, görsel eğitim araçları (bilgisayar, televizyon, tepegoz, yansıtım (projeksiyon) makinesi, fotokopi makinesi, CD oynatıcısı...), kullanılmamış giysi ve ayakkabı okulun ve öğrencilerin ihtiyaçları olarak belirlenmiştir. Kampanyamız 10.5.2007’de sonlanacaktır.

Burçin BAL- ODTÜ ADT Yardım Kampanyası Sorumlusu

www.adt@metu.edu.tr; 0312-210 60 11
Yazarın Tüm Yazıları