Kırların özgür çiçeği şifaya dönüşüyor: Gelincik şerbeti

“Kırların özgür çiçeği nedir?” diye sorsam eminim hepimizin aklına ilk önce gelincikler ve papatyalar gelir. Zarif, incecik dalları ve süslü kırmızı saten dokusundaki yapraklarıyla gelincikler özellikle doğadaki üç beş günlük kısacık ömürlerine rağmen bizleri büyülemeyi başarıyor. Ben de baharı büyük bir heyecanla karşıladığımız bu günlerde, haftaya Fetiye’den sevgili Nebahat Hanım’ın gönderdiği gelinciklerle hazırladığım şerbet ile başlamak istedim sevgili dostlar.

Haberin Devamı

Gelinciklerin benim çocukluğumda ayrı bir yeri vardır. Hatay’da çocukluğum uçsuz bucaksız gelinciklerle süslü tarlalarda ve ormanlarda geçti. Hatta bizim evin hemen karşısında bir orman vardı ve okula giderken o ormandan geçer, yürürken topladığım gelinciklerden de saçlarıma taç yapardım. Amik Ovası’nda buğday tarlalarında gelinciklerin görsel şöleni hala aklımda. Ender bulunan bir lezzet olan bu şerbeti yaparken, bu yüzden hep o muhteşem geçen çocukluğuma doğru yolculuğa çıkarım.

Taç yapraklarının kırmızı renkte hazırlanan geleneksel Türk gelinliklerine benzetilmesi nedeniyle “gelincik” ismini alan bu çiçek, tarihin eski sayfalarında hastalıklara karşı kullanılan şuruplara misafir olmuş. Zaman içerisinde sıcak yaz günlerinde tüketilen Osmanlı şerbetleri arasına adını yazdırmış, hatta bilhassa Kanuni Sultan Süleyman’ın gözde içeceği halini almış. Bir rivayete göre Kanuni, çok sıcak bir yaz günü Yeniçeri birliklerini teftiş ederken susamış ve bir şerbet istemiş. Hemen bir tas soğuk şerbet getirilmiş. Kanuni şerbeti içtikten sonra tasın içini altınla doldurup geri göndermiş. O günden sonra bu durum bir gelenek haline gelmiş ve Kanuni’den sonra da teftiş zamanı Yeniçeri ocağından padişaha bir tas şerbet sunulmasına ve içinin altınla doldurulup iade edilmesine devam edilmiş. Öte yandan, halkda hem serinlemek hem şifa bulmak adına, yaz aylarındasokaklarda dolaşan şerbet satıcılarını dört gözle bekler olmuş.

Dünyada geniş bir yayılma alanı olan ve koyu kırmızı renkte çiçekler açan gelincik bitkisi, yaşam süresi bir yıl olması sebebiyle tek yıllık bitkiler sınıfında sayılıyor. Taze taze toplanan gelincikler ise doğanın insanlara sunduğu şifa kaynaklarından biri olarak mutfaklarımızda yerini alıyor. Sağlık açısından son derece faydalı olan gelincik şerbeti, şekerle hazırlanmasına rağmen, sindirimi kolaylaştıran doğal asitler içeriyor. Bu nedenle hazımsızlık, öksürük ve astım hastalıklarında rahatlatıcı etkisiyle biliniyor. Sahip olduğu bu özellikler sebebiyle ülkemizde, özellikle yaz dönemine denk gelen Ramazan aylarında ve bayramlarda da sıkça tüketiliyor.

Gelincik şerbetinin sağlığa olan katkıları yalnız sindirime olan desteği ile sınırlı kalmıyor elbette. İçerdiği yüksek antioksidanlarla kanı temizleme özelliğiyle de bilinen bu şerbet, vücuttaki serbest radikalleri nötralize ederek kanı temizliyor, ayrıca dolaşım sistemini de güçlendiriyor. İçeriğindeki yüksek C vitamini oranı ve cilt sağlığını koruyan antioksidanlar ile cildin sağlıklı ve parlak kalmasına yardımcı olurken, özellikle sıcak yaz aylarında, vücudun susuzluğunu gidermeye katkı sağlıyor. Gelincik şerbetinin rahatlatıcı etkisini de unutmamak gerek tabii. Doğal bir rahatlama etkisi yaratan sedatif özelliklere sahip gelincik çiçekleri, stresi azaltmaya ve rahatlatıcı bir etki yaratmaya destek olmasıyla da biliniyor. Fakat çiçek polenlerine karşı alerjisi olan kişilerde dikkatli tüketilmesi öneriliyor.

Tarife geçmeden önce yapımından kısaca bahsetmek gerekirse; toplanan kırmızı gelincik petallerinin(taçyaprakları) kapsüle yakın kısmındaki siyah kısımlar ayıklanıyor ve kalan yapraklar bol su ile zedelemeden yıkanıyor. Ardından limon tuzu ilavesiyle ovalanıyor ve şekeri de ilave ederek dört saat kadar bekletiliyor. Tencerede kaynatılan su, şekerde bekleyen gelincikler ile birlikte yeniden kaynamaya bırakılıyor. Son olarak tarçın ve kakule eklenerek biraz daha kaynatılıyor. Süzgeç yardımı ile yaprakları içerisinden alındıktan sonra şurup kavanozlanıyor. Elde edilen sıvı yoğun olduğundan damak tadına göre şeker, su ve bol buz eklenerek içime hazırlanıyor.

Artık Osmanlı yeme içme kültüründe en sevilen 10 şerbet arasında gösterilen gelincik şerbeti yapımının detaylarına geçebiliriz. Sorularınız, merak ettikleriniz ve diğer leziz tariflerime ulaşmak için beni Instagram’da @cheffyildizhesabımdan takip edebilirsiniz.

Malzemeler

500 gr gelincik tomurcuğu
1 çay kaşığı limon tuzu
5 yemek kaşığı şeker
5 su bardağı su
2 adet kakule
1 adet çubuk tarçın
Bir tutam tuz

Yapılışı

. Gelincikleri tomurcuklarından ayırarak, yapraklarını ayıklayın. Yaprakların hepsini havalandırın ve içinde kalan son püsküllerin dökülmesi için elinizle yaprakları silkeleyin.

. Daha sonra limon tuzunu ekleyerek rengini vermesi için ovalayın. Şekeri de ilave ederek dört saat kadar bekletin. Yaprakların suları dışarı çıkıncaya kadar işleme devam edin.

. Tencereye suyu koyup kaynatın. Şekerde bekleyen gelincikleri ekleyerek aroması iyice çıkana kaynatın. Tarçın ve kakule ekleyerek biraz daha kaynatın.

. Ardından süzgeç yardımı ile yaprakları içerisinden alın. Ayrı bir kavanoza koyarak dolapta bekletebilirsiniz. Hazır olan şurubu süzgeçten geçirip damak tadınıza göre şeker, su ve buz ekleyerek şerbet halinde tüketebilirsiniz. Afiyet olsun!

Yazarın Tüm Yazıları