İkinci adam

(İsmet İnönü’nün ölümünün 33. yılı nedeniyle)
TARİHİN önemli dönemeçlerinde, toplumlara yön veren liderlerin, kendi azimleri dışında en çok ihtiyaç duydukları şey muhakkak ki onları anlamış biri ’İkinci Adam’dır.

Bu açıdan bakıldığında Türk ulusunun büyük önder Mustafa Kemal ile başlattığı Cumhuriyet Devrimlerinin çağdaşı başka büyük değişmelerden daha şanslı olduğunu söyleyebiliriz. Herşey önce, bizzat Gazi Paşa’nın "Benim naciz vücudum elbet bir gün toprak olacak" sözünde olduğu gibi, önderin sonlu ömrüne rağmen devrimlerinin sonsuz kılınması nasıl başarılabilirdi? Elbette bu devrimleri özümsemiş bir ikinci adam ve en az onun kadar önemli olan örgütlenmiş siyasi kadrolarla yani CHP ile

Cumhuriyet devrimlerinin bugüne kadar ulaştırılmasında ve bundan sonra da bunun bekçiliğini yapacak genç nesillein yetiştirilmesinde İsmet Paşa’nın önderliği unutulmamalıdır. O bu önderliğin sadece Yemen’de, Çanakkale’de, Kafkaslar’da, Kurtuluş Savaşı’nda cephelerde ve aynı zamanda Lozan’da bir hariciyeci, II. Dünya Savaşı’nda bir denge kurucu, çok partili yaşama sorunsuz geçişte bir demokrat genç Cumhuriyet’e DPT, TUBİTAK, DİE ve Köy Enstitüleri gibi sayısız kurum kazandıran bir devlet adamı, ülke yönetiminde halk iradesinin ve parti yönetiminde tabanın sesine her zaman saygılı olmuş bir siyasetçi olarak da göstermiştir.

Devletin ve siyasetin her kademesinde onun, sabır ve iradesinden, çalışkanlık ve ileri görüşlülüğünden, ince zeka ve plancılığından öğreneceğimiz çok şey vardır. Bu devrimler ve bu çağdaş toplum ondan öğrendiklerimizi gençlere aktarabildiğimiz sürece yaşayacaktır.

Toplumlara doğru hedefi gösterenler birinci adamdı, o hedefe toplumu yürütenler ise ikinci adamlardır. Çağdaş Türkiye Cumhuriyeti, uygarlık hedefini gösteren Birinci Adam’a ve toplumu oraya götüren ve bunun tüm sancılarını yüklenmiş İkinci Adam’a şükranlarını borçludur.

Büyük liderin anısı önünde saygıyla eğiliyoruz.

İbrahim TEZ-18- 19. Dönem Ankara Milletvekili, Devlet eski Bakanı

GÜNÜN SÖZÜ

"Şimdiye kadar Türkiye’de hortumlardan bahsediliyordu. Ancak, 58 ve 59. hükümetler, Ali Dibo hükümetleri olarak anılacak."

(CHP İstanbul Milletvekili Berhan Şimşek)

Kırıkkale’ye git-gel 10 YTL pahalı değil mi

BEN Kırıkkale Üniversitesi Biyoloji 2. sınıf öğrencisiyim. Ankara’da oturuyorum ve okula her gün tarifeli servisle gidip geliyorum. Okulun birçok öğrencisi de benim gibi bu servislerle gidip gelmekte. Bu sayı tahminime göre 1500-2000 hatta daha fazla kişi olabilir. Bu servislerin ücretlendirmesi konusunda mağdur durumdayız. Tek sefer gidiş ya da geliş için ücret 5 YTL olarak belirlendi. Hergün okula gidip gelen bir öğrenci için bu, ayda sadece yol parası 220 YTL’ye yakın masraf demek. Buna yemek ve Ankara içi ulaşımı da katarsak bu masraf katlanarak artmakta. Bundan bir hafta öncesine kadar bu ücret 4 YTL idi. Bu fiyat bile bizim için fazla olmasına rağmen 17 Aralık 2006 itibariyle ücretlere zam yapıldı ve ücret 5 YTL oldu. Devletin belirlediği öğrenim kredisi bile bu masrafı karşılamıyor. Bu işlere Ulaştırma Bakanlığı bakıyor. Bir öğrenci için bu ücretler çok fazla olduğunu düşünüyorum. Bu konuda yardımınızı talep ediyorum.

Erhan KARAKAYA

Halk otobüsleri kokuyor

ULUS - Kızılay, Fatih-G.O.P, Ulubatlı Hasan-Törekent
semtlerine çalışan özel halk otobüsleri o kadar kirli ve havasız ki; pis koku ve oksijensizlikten bayılacak gibi oluyoruz. Bu otobüsleri denetleme işi kimin ise onları göreve çağırıyorum. Sema URGANCI
Yazarın Tüm Yazıları