Fatih Altaylı: Hain Hakları Derneği mi?

Fatih ALTAYLI
Haberin Devamı

İnsan Hakları Derneği'nin PKK'nın uzantısı gibi çalıştığı zamanlar oldu.

Hatta eski Başkanı Akın Birdal, bundan 6 yıl önce derneğe İHD değil, THD, ‘‘Terörist Hakları Derneği’’ dedim diye beni dava etti.

Ne ilginçtir ki, davayı ben kazandım.

Yani bir anlamda o günlerde bu derneğin Terörist Hakları Derneği olduğu mahkeme kararıyla tescillenmiş oldu.

Daha sonra bu dernek teröre yakın durmaya devam ettiyse de, biraz daha aklı başında davranmaya çalıştı.

Fakat önümde duran bir metin, İHD'nin yeniden ‘‘sapıtma’’ sürecine girdiğini gösteriyor.

Diyarbakır, Bingöl ve Siirt belediye başkanlarının gözaltına alınmaları ile ilgili olarak düzenlediği bir toplantıya yaptığı davette İHD şöyle diyor:

‘‘Bilindiği gibi Kürt illerindeki belediye başkanlarına yönelik geliştirilen baskı ve gözaltılar sonucu Diyarbakır, Bingöl ve Siirt belediye başkanları tutuklanarak Ağrı Belediye Başkanı ile birlikte görevden alındılar...’’

Türkiye'nin bir bölgesi Kürt illeri olarak anılıyor metinde.

Tam anlamıyla bölücü bir yaklaşım.

Avrupa'nın son dönem tutumuyla birlikte ele alındığında bu yaklaşım daha fazla anlam kazanıyor.

AB sürecinde ortaya çıkan bir gerçek var ki, o da Avrupa Lozan Anlaşması'nı tanımıyor.

Türkiye'nin Lozan'daki kazanımları yok sayılıyor.

Buna bağlı olarak Türkiye içinde tavır geliştirmek ise İHD'nin işi.

Ben artık bu İHD'yi Terörist Hakları Derneği olarak anmayacağım.

Bunlar basbayağı Batı Hakları Derneği. Türkiye üzerine oynanan oyunlarda, Türkiye için kendilerine verilen rolü oynuyorlar.

Bunlara ister ajan deyin, ister hain. Ama bilin ki, teröristler bile bunlardan daha onurludur!

Kemal Gürüz bir açıklama yap!

TÜRKİYE'de YÖK'ten daha berbat bir kurum bulamazsınız.

Tam bir dikta kurumudur.

Sırtını yüksek yerlere dayadığı için de, kimseyi takmaz.

Üniversite gençliğinin değil, başkalarının hizmetindedir YÖK ve başkanı.

Haftalardır buradan soruyoruz ‘‘Üniversite harçlarına yapılacağı söylenen milyarlık zamlar doğru mu?’’ diye, tek bir yanıt yok.

Bu kadar vurdumduymazlık olur.

Kemal Gürüz, anladığım kadarıyla bana açıklama yapmak istemiyor.

Çünkü sahte Atatürkçülük maskesi ile sözde laiklik ayaklarıyla üniversite sisteminin anasını ağlattığını yazdım diye benden nefret ediyor.

Haklı.

Onun gibiler benden nefret etsin diye yazıyorum zaten.

Çünkü halk da onun gibilerden nefret ediyor.

Ama halka bir açıklama yapmak zorunda.

Evlatlarını üniversiteye yollayan yüz binlerce aileye haber vermek zorunda.

Çık ve bir açıklama yap.

De ki, ‘‘Evet zam var’’ veya ‘‘Hayır zam yok’’.

Sakın inanmayın...

JET Fadıl, İmza adlı prototipini Cenevre Fuarı'nda sergiliyormuş.

Sakın ola ki, Cenevre Fuarı'nda otomobil sergilemeyi bir ciddiyet göstergesi sanmayın.

Parayı basıp standı kiralayan herkes orada bir şey sergileyebilir.

Cenevre Fuarı'nda sergilenmek, bir otomobil için referans olmaz.

O fuarda her yıl böyle yüzlerce model sergilenir ve bunların yüzde 99'u orada sergilendiğiyle kalır..

Zaten görüyorsunuz Siirt'e fabrika kurmaktan bahsedenler, şimdi fason üç beş otomobil yaptırıp namusu kurtarmak istiyorlar.

Ancak hiçbir ciddi üretici Jet Fadıl'ın palavra İmza'sını üretmeye yanaşmıyor.

Yanaşmaz da!

Fadıl motorunu Avustralya'da, kaportasını Siirt'te üreteceğini söylediği otomobile, şimdi Volkswagen'den motor ve altyapı almaya çalışıyor.

Volkswagen Fadıl'a yanıt bile vermiyor.

Fadıl ise hálá milleti uyutmak için reklam peşinde.

O da İmza'nın hiçbir zaman Siirt'te üretilemeyeceğini, böyle bir fabrikanın kurulamayacağını biliyor.

Derdi fabrika değil zaten.

Gurbetçilerden üç beş kuruş daha toplamaya çalışıyor.

Aman yurtdışındaki işçi dostlar.

Sakın ha!

NE ZAMAN ADAM OLURUZ ?

1 yılda üç kez Meclis'e giden milletvekilleri bir daha milletvekili olamadıkları zaman.

Yazarın Tüm Yazıları