Eşim 20 yılımı çaldı şimdi internette birine aşığım

Sevgili ablacığım, ben 42 yaşında, 20 yaşında bir kız, 18 yaşında da erkek çocuğu olan bir kadınım.

Bir süre önce 20 yıllık eşimden bir hiç yüzünden ayrıldım. O benim en güzel 20 yılımı çaldı, beni yok etti. Ayrılırken de çok acı çektirdi bana. Fakat Allah’a şükürler olsun, şimdi çok huzurluyum. İşe girdim, çalışıyorum. Çocuklarım da yanımda, birlikte çok mutluyuz.

Şimdi de internet aracılığıyla biriyle tanıştım. 37 yaşında, bekâr ve üniversite mezunu bir genç adam. Bizim yaşadığımız kentten oldukça uzakta yaşıyor... Yanıma gelip benimle evlenmek istiyor. Aramızdaki yaş farkını ve çocukları ileri sürsem de, benimle mutlaka evleneceğini söylüyor. Benimle ve çocuklarla hemen tanışmak istiyor.
Bu konuyu çocuklarıma anlattım, onlar da kabul ettiler. Yalnız birlikte oturduğum annem karşı çıkıyor, ona güvenmememi söylüyor. Belki de haklı, bilemiyorum.
Onu çok seviyorum, o da beni sevdiğine yeminler ediyor. Zaman zaman internet dışında telefonda da konuşuyoruz. Pek yakında gelip beni görecekmiş. O benim ruhuma, düşüncelerime, yüreğime değer veriyormuş. Bu yüzden yaş farkı önemli değilmiş. Yeniden acı çekmek istemiyorum. Onunla mutlu olabilir miyim, ona güvenebilir miyim?
Rumuz: Yıldız

Olgun yaşta bir hanımsın, boyunca çocukların var. Üstelik çok mutsuz da bir evlilik geçirmişsin. Bu nedenle kısa bir süre önce, hem de yalnızca internet aracılığıyla tanıdığın bu genç adama nasıl bu kadar güvenebildiğini merak ettim. Şu internet arkadaşlıklarına pek fazla güvenilemeyeceğini gazetelerde, televizyonlarda rastladığımız olaylarda görüyoruz. Bu tür ilişkilerin iki amacı olabiliyor; birincisi seks arkadaşlığı arayışı... İkincisi ise maddi çıkar sağlamak. Ya da bu tür arkadaşlıklar, genellikle yeni tabirle sanal yani hayali olmaktan öteye gidemiyor.
Burada insanlar tanımadıkları birileriyle yazışıyor, esprileşiyor, kendileri hakkında yalan yanlış bilgiler vererek eğleniyorlar. Hepsi bu. Bu yolla ciddi bir ilişkiye girmek ya da evlenmek pek akla yakın gelmiyor bana. Mutlaka birkaç istisna olabilir. Ama, bu genç adam senden oldukça küçük... Birbirinizi hiç görmeden nasıl evlenmeye karar verebiliyorsunuz? Tanımadığın birine güvenilir mi? Onun nasıl bir insan olduğunu birkaç kez yazışarak ya da telefonda konuşarak anlaman mümkün mü? Bu defa yanlış bir adım atmamalısın kızım. Hem çocuklarının hem de kendin için çok dikkatli olmalısın. Önce bir süre karşılıklı görüşüp onu tanımaya çalış. Gerçekten kendini tanıttığı gibi biriyse, anlaşabildiğinize inanırsanız o zaman evliliği düşünebilirsiniz. Yine de kendini bir kaptırıp, sonra hayal kırıklığı yaşamanı istemem. Ben bu internet aşklarına asla güvenmiyorum.

Eşimi arkadaşımla yakaladım

Güzin abla, ben 37 yaşında bir okurunuzum. Biri 18 diğeri 15 yaşında iki erkek evlat annesiyim. Benim sorunum eşimin beni aldatması. Çok yakın bir hanım arkadaşım vardı. Onunla içtiğimiz su ayrı gitmezdi. Ancak bir zaman geldi eşimle onun hareketlerinden kuşkulanmaya başladım.
Sonunda bir gün, onları uygunsuz vaziyette yakaladım. Eşim yalvarıp yakardı, “Bu olayı unutalım... Çocuklarımızın hatırı için” dedi. Ben ayrılmak istedim, ama çevre de baskı yaptı. “Bak adam özür diliyor, bir şans daha tanı” dediler.
Bu olay belki eşimin gözünde kapandı ama benim için kapanmadı. Şu anda tek istediğim oğullarımın iyi bir tahsil görmesi, okuyup adam olmaları. Onlar için her şeye razı oldum. Bu arada, bana uzun zamandır yakın olmaya çalışan, eşimin bir arkadaşı bana “O seni hâlâ aldatıyor, inanmazsan bak ben onun konuşmalarını teybe aldım” dedi.
Gerçekten kaydı bana dinlettiğinde şok geçirdim. Bu benim bildiğim olaydan sonra da eşim ben yokken evimize o kadını getirmiş. Sözlerinden her şey açık açık anlaşılıyordu. Ama ben eşime de bir şey söyleyemiyorum. Bazı imalarda bulunsam “Ben artık o işleri bıraktım” diyor. Bana kötü davranmıyor, para esirgemiyor, bize iyi bakıyor. Ancak benim içim içimi yiyor. Hiç huzurlu değilim. Ondan çok soğudum.
Rumuz: Sadık mı, değil mi

Sevgili kızım, hani “Koynunda yılan beslemek” diye bir tabir vardır. Bu ne yazık ki ikiniz için de geçerli. İkinizin de arkadaştan yana şansınız yok. Sende gözü olan bu adamın, ne kadar ahlaksız biri olduğu ortada. Ona da güvenmemelisin. Sizin eve dost gibi girip çıkan bu adam, yakın arkadaşının eşine göz koymuş baksana. Üstelik arkadaşının konuşmalarını gizlice kaydedip, bunu karısını elde etmek için kullanıyor. Bunların gerçek olması da şart değil. Bazen erkekler yapmadıkları çapkınlıklarla da böbürlenebilirler. Çünkü karşısındaki kendisini öyle görmek istiyordur. Bu anlattıkları gerçek bile olsa, o arkadaşının böyle mi yapması gerekirdi?
Bana kalırsa bu adam da, en az senin o hanım arkadaşın kadar ahlak yoksunuymuş. Bence onu da artık evine sokmamalısın. Belki de eşine bu teybe alınan konuşmalarından söz etmelisin. Madem eşin artık sana sadık olduğunu ısrarla söylüyor; belki de doğrudur. Eşin sana ve çocuklarına karşı çok iyi davranıyorsa, sizi sevdiğini her hareketiyle belli ediyorsa, büyük ihtimalle doğrudur. Belki bir iki geçici önemsiz macera yaşamıştır ve akıllanmıştır. Eğer hayatında gerçekten hâlâ biri olsaydı, sana karşı tavrı mutlaka değişirdi. Bence boş yere üzülmemeli, kendini yıpratmamalısın. Üstelik boşanmayı daha önce de düşünmediğine göre... Bari huzurunu bozmamalısın.
Yazarın Tüm Yazıları