Cuma ‘şey’leri

Oysa meselenin ayrımcılıkla ilgisi yok.
Ünlüyseniz, geçmişte ünlü erkeklerle birliktelikleriniz olmuşsa ve böyle bir açıklama yapmışsanız, haliyle bu magazin medyası tarafından didiklenir.
Yurtdışında “Acaba hangisi lan?”, “Aha işte zan altında kalan keratalar bunlar” şeklinde yaramaz ve acımasız heteroseksüel çocuk hoyratlığında yapılmaz bu belki, ama haber olması kaçınılmazdır.
TUHAF ŞEY... Yukarıdaki malum olay üzerine Murat Dalkılıç’ın asistanının “Murat Bey’in cinsel tercihi ortadadır” açıklamasını yapması...
Böyle bir açıklamanın gereksizliği bir yana, “ortada” derken ne kastediliyor, hiç anlamadım.
Varsa anlayan beri gelsin...
BIKTIRAN ŞEY...
Sinan Akçıl ve Hadise’nin birbirine “kırdırıldığı” haberler.
İlk başta iyiydi, güzeldi bu ex sevgili atışması ama artık kabak tadı verdi.
İkili hakkındaki algı şu vaziyete indirgendi, bilmem onlar farkında mı:
Birbirlerine saydırmak için albüm çıkarmış iki eski mutsuz sevgili...
KÖTÜ ŞEY...
Bedri Baykam’ın bıçaklandıktan sonra binecek taksi bulamaması...
Hatta bir taksicinin onu almak istememesi.
Aynı şiddette/paralelde bir olay asla değil biliyorum ama ister istemez 1,5 yıl önce Lucca’da yaşadığım tokatlanma mevzusu aklıma geldi.
Lucca’dakilerin “hiçbir şey olmamış gibi” yiyip içmeye devam etmeleri... Aynen o taksici gibi kapılarını/beyinlerini kilitlemeleri...
ŞIK ÖTESİ ŞEY..
Tabii ki Ajda Pekkan’ın Twist için yaptığı 25 parçalık koleksiyon.
Geçen salı İKSV’nin üst katındaki X restoranda moda dergisi yöneticilerinin ağırlıkta olduğu bir öğle yemeğinde koleksiyonu tanıttı Ajda.
Yemekte bulunan herkesten geçer not aldı koleksiyon.
Çünkü tamamen kendi tarzını yansıtmış koleksiyonda Ajda. Rahat tişörtler/pantolonlar, Balmain tarzı dik yakalı ceketler...
Keşke erkekler için de bir koleksiyon tasarlasa Ajda.
Nitekim bu koleksiyonda erkekler sadece Ajda baskılı beyaz tişörtlerden “unisex” olarak nasiplenebilir.
TEZAT ŞEY...
Gazetecilerle yediği yemek sırasında Ajda tam koleksiyonunu anlatmaya başlamıştı ki, sokaktan sloganlar yükselmeye başladı. Ve giderek sesler daha çok gürleşmeye...
YSK’nın veto kararını protesto ediyordu dışarıdaki kalabalık.
Şişhane’den Aksaray’a doğru akın akın yürüyorlardı.
Bir yandan Ajda’nın renkli dünyası bir yandan da dışarıdan yükselen protesto dünyası...
Öğlen öğlen tam bir tezat çorbasıydı.

Gossip Anadolu

Hafta sonu Eskişehir Anadolu Üniversitesi’ne gittiğimde öğrenciler bahsetti Gossip Anadolu’dan.
Sadece üye olanların yazıp çizdiği bir site Gossip Anadolu.
Ama yazılanları üye olmayanlar da okuyabiliyor.
Gossip Anadolu’ya kampüs dedikodularını yazıyor öğrenciler.
Çoğunlukla da hoşlandıkları kıza/erkeğe şık bir şekilde laf atıyorlar sanal ortamdan.
İşte iki fırlama örnek:
“mmf’de a3’le dolaşan bi çocuk var. Elektronik’te sanırım. Tanıyan biri beni tanıştırsın!”
“Saçlarının arasında kırmızılar bulunan güzide esmer. Sol kolundaki doğum lekeni de görmüş oldum bugün. Sadece kahvaltı yapmaya geliyor olamazsın di mi?
Daha fazla görün kantinde! Kantin işe yarasın!”
Ne dersiniz, üniversiteli bile birbiriyle direkt gidip tanışamıyor diyebilir miyiz?
SON OLARAK: Acaba diğer üniversitelerin de bu tarz kapalı devre kampüs siteleri var mı?
Varsa yazın, meraktayım.