Çifte standart

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı coşkulu kutlamak arzusuyla yurttaşlara çağrı yapan Sivil Toplum Kuruluşlarına Ankara Büyükşehir Belediyesi korsan afiş asıldığı iddiasıyla para cezası keseceklerini duyurdular.

Haberin Devamı

Büyükşehir, AKP ve MHP Kurultay afişleri için para aldı mı?

Ne acı bir durum; ellerinde Türk Bayrakları ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk resimleri olan yüzbinlerce yurttaşa biber gazı, tazikli su, cop ile saldırı ayıbı duruken Sayın Melih Gökçek’in para cezası tehdidiyle karşılaşılmıştır.
Cumhuriyet Bayramına çağrı afişlerinin 5 kat büyüğü benzer afişler 30 Eylül tarihli AKP Kurultayı’na çağrı için asılmıştı. Yine aynı büyük afişler 4 Kasım tarihli MHP Kurultayı içinde asıldı.
Eğer haktan, hukuktan bahsedip STK’lara para cezası kesecekse Gökçek, bu afişler ‘korsan’ ise iki partiye de aynı cezai işlem yapmayı düşünüyor mu?
Eşber ATİLA

Otoparkçılar neden fiş vermiyor

Tunalı Hilmi Caddesi ve Sıhhiye’de Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı otoparkçılar park ücretine (istemediğiniz sürece) yasal park fişi vermeyip parayı resmi olmadan tahsil ediyorlar.
Belediye, bu ekiplerini denetliyor mu ve neden vatandaşlar bu duruma isyan edemiyor?
Seyhun AYHAN

Haberin Devamı

Sağlık emekçileri saldırıları kınadı

Ankara Tabip Odası ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emeklileri ortak bir açıklama yaparak, sağlık emekçilerine yönelik saldırıları kınadıklarını açıkladılar. Açıklamada özetle deniliyor:
“Şiddetin, baskının, tehdidin en yoğun yaşandığı alanlardan biri de maalesef sağlık alanıdır. (29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarında Numune Acil’deki olaylar için)... Yaralandıklarını ifade ederek acil servise başvuran polislerin tededavisi için, görevli meslektaşlarımız tamamen ve yalnızca tıbbi gerekliliklere göre hareket etmişlerse de; sivil giyimli, emniyet amiri olduğu söylenen bir kişiyle Sağlık Bakanlığı bürokratı Osman Arıkan Nacar ve Hastane Başhekimi Nurullah Zengin verilen hizmetin uygunsuzluğu, yanlışlığı ve yetersizliği gibi hiçbir gerçekliği olmayan gerekçelerle acil servisi terörize etmişler, bu nedenle acil servis çalışmaları aksamış ve o sırada orada bulunan hastaların sağlığı tehlikeye düşmüştür.
Bu olayda işlenen suçlar yönünden, adı geçenler hakkında Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunulmuştur.
Bu şahıslara soruyoruz:
“Gösterin bana o doktorları!” sözü kamu görevinin neresine düşer?
“Sen benim kim olduğumu iyi anladın mı?” sözü bürokratlığın neresine düşer?
Görevli olmadığı bir yere gelerek, başka bir hekimin hastalarına sözüm ona bakmaya kalkışıp tahliller istemek meslek ahlakının neresine düşer?
İstirahat sürelerinin gereğinden daha uzun gösterilmesi gayretleri yasaların neresine düşer?
Bizler bu saldırıyı Türkiye’deki 600 bini aşkın sağlık çalışanına yapılmış sayıyoruz.”

Yazarın Tüm Yazıları