BÜYÜK TUZAKLARIN TAM ORTASINDAYIZ

BÜYÜK TUZAKLARIN TAM ORTASINDAYIZ

Daha dün yayınlandı. Ülke olarak imajımızı olumsuz etkileyebilecek gelişmeler yaşayabileceğimizi(astrolojik öngörüydü) yazmıştım. Ben yazılarımı dört gün önce yazıyor, yayından üç gün önce gazeteye gönderiyorum. Aynen söylediklerimiz oluyor.

Özellikle, dünden beri dış basın sabah akşam aleyhimize yazılar yazıyor. Türkiye hakkında yanlış bir algı oluşturulma çabası hakim.

Arkadaşlar, birbirimizi suçlama zamanı değil!

Büyük tuzakların tam ortasındayız!

O kadar büyük tuzaklar ki bunlar. Ülke genelinde 15, dünya genelinde 300 kişinin bile gerçekten neler olup bittiğini anladığını sanmıyorum.

Yanlış yapan da yanlıştan dönebilir. Öncelikle, iyi niyetli olmak, birlikte hareket etmek ve ne olursa olsun savaştan ve kargaşa ortamından uzak durmak gerekiyor.

Konu ne olursa olsun, etrafımız ateşten bir çemberle çevrili, savaşın içine bu kadar çekilmeye çalışılan bir devletin tam olarak neler olup bittiğini anlamadan savaştan uzak durması gerekmez mi?

Zira, bütün batılı devletler tüm medyasıyla bizi kınıyor. Ama, bir kişiyi dahi ülkelerine kabul etmiyor.

Ülkemizde bulunan 2 milyona yakın mülteci için maddi yardımda bulunmuyor. Yani, aslında oradaki insanlara ne olduğu pek de umurlarında değil. Umurlarında olsaydı, ilk önce maddi yardım gelirdi. Hayır. Yardım etmiyorlar, ama askeri anlamda zayıflamamıza neden olabilecek bir savaşın içine çekilmemiz için bütün batı medyası seferber oldu. Yardım edelim demiyorlar, ama Türkiye olaylara müdahale etsin diye yazıp çiziyorlar.

Nedenini anlayamıyorum. Sadece bu nedenle bile bir hamle yapmamamız gerektiğini düşünüyorum.

Satrançta kazanmanızı sağlayan asıl faktör, yaptığınız hamle değildir, biraz da rakibin ne yapacağını önceden öngördüğünüz için kazanırsınız. Hamleleri göremiyorsan mevcut durumunu korursun.

Hayatım boyunca nasıl bir oyunun içine çekildiğimi detaylarıyla bilmeden, karşı karşıya olduğum hiçbir entrikanın içine girmedim. Bu ilerlememin önünü kesmiştir. Doğru. Ama hep hayatta kaldım ve huzurla uyudum.

Bugün için sözüm şudur: Ülkesine bağlı olan, gerçekten huzur, gönülden barış isteyen ve iyi niyet besleyen sınırlarımızda bu kadar olay olurken, her köşede savaş tamtamları çalarken sokaklara çıkmaz. Farklı kutuplarda durmaz. Şu an için beklenti içine girmez. Ayrımcı değil birleştirici olma zamanıdır.

KENETLEN TÜRKİYE!

Daha dün yayınlandı. Ülke olarak imajımızı olumsuz etkileyebilecek gelişmeler yaşayabileceğimizi(astrolojik öngörüydü) yazmıştım. Ben yazılarımı dört gün önce yazıyor, yayından üç gün önce gazeteye gönderiyorum. Aynen söylediklerimiz oluyor.

Özellikle, dünden beri dış basın sabah akşam aleyhimize yazılar yazıyor. Türkiye hakkında yanlış bir algı oluşturulma çabası hakim.

Arkadaşlar, birbirimizi suçlama zamanı değil!

Büyük tuzakların tam ortasındayız!

O kadar büyük tuzaklar ki bunlar. Ülke genelinde 15, dünya genelinde 300 kişinin bile gerçekten neler olup bittiğini anladığını sanmıyorum.

Yanlış yapan da yanlıştan dönebilir. Öncelikle, iyi niyetli olmak, birlikte hareket etmek ve ne olursa olsun savaştan ve kargaşa ortamından uzak durmak gerekiyor.

Konu ne olursa olsun, etrafımız ateşten bir çemberle çevrili, savaşın içine bu kadar çekilmeye çalışılan bir devletin tam olarak neler olup bittiğini anlamadan savaştan uzak durması gerekmez mi?

Zira, bütün batılı devletler tüm medyasıyla bizi kınıyor. Ama, bir kişiyi dahi ülkelerine kabul etmiyor.

Ülkemizde bulunan 2 milyona yakın mülteci için maddi yardımda bulunmuyor. Yani, aslında oradaki insanlara ne olduğu pek de umurlarında değil. Umurlarında olsaydı, ilk önce maddi yardım gelirdi. Hayır. Yardım etmiyorlar, ama askeri anlamda zayıflamamıza neden olabilecek bir savaşın içine çekilmemiz için bütün batı medyası seferber oldu. Yardım edelim demiyorlar, ama Türkiye olaylara müdahale etsin diye yazıp çiziyorlar.

Nedenini anlayamıyorum. Sadece bu nedenle bile bir hamle yapmamamız gerektiğini düşünüyorum.

Satrançta kazanmanızı sağlayan asıl faktör, yaptığınız hamle değildir, biraz da rakibin ne yapacağını önceden öngördüğünüz için kazanırsınız. Hamleleri göremiyorsan mevcut durumunu korursun.

Hayatım boyunca nasıl bir oyunun içine çekildiğimi detaylarıyla bilmeden, karşı karşıya olduğum hiçbir entrikanın içine girmedim. Bu ilerlememin önünü kesmiştir. Doğru. Ama hep hayatta kaldım ve huzurla uyudum.

Bugün için sözüm şudur: Ülkesine bağlı olan, gerçekten huzur, gönülden barış isteyen ve iyi niyet besleyen sınırlarımızda bu kadar olay olurken, her köşede savaş tamtamları çalarken sokaklara çıkmaz. Farklı kutuplarda durmaz. Şu an için beklenti içine girmez. Ayrımcı değil birleştirici olma zamanıdır.

KENETLEN TÜRKİYE!