Arpalıklara bağımsız denetim

Oya BERBEROĞLU

Demokratik Sol Parti'nin (DSP), ‘‘İktidarda DSP Farkı’’ başlıklı afişleri duvarları süslemeye başladı. Bu afişlerde DSP, özellikle 8 yıllık eğitime geçiş ile adil vergi sistemini vurguluyor. Gerçi DSP'li Maliye Bakanı Zekeriya Temizel'in hazırladığı yeni vergi tasarısı henüz Meclis'te. İnşallah milletvekilleri 40 yılda bir hayırlı bir iş yaparlar da bu tasarıyı yasalaştırırlar.

Denetimle ilgili, DSP damgalı önemli bir konuyu sizlere aktarmak istiyorum. DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, yıllarca, Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu'nun (YDK) özerk olmasını savundu. Bu ANASOL-D Hükümeti'nin programında yer aldı. DSP'li Devlet Bakanı Prof. Dr. Hikmet Sami Türk'ün 6 ay süren çalışması sonucu, YDK Tasarısı, kısa süre önce Meclis'e takdim edildi.

Bakan Türk ve Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu Başkan Vekili Rusuhi Aydoğdu ile konuştum.

Biliyorsunuz YDK, Eximbank dışındaki kamu bankaları, KİT'ler, bağlı ortaklıklar, kamunun yüzde 50'den fazla pay sahibi olduğu iştirakleri ve fonları denetlemekle yükümlü.

Yeni tasarı, Başbakanlığa yani yürütmeye bağlı bir organı, yasama organıyla ilişkilendiriyor. Başbakanlık devreden çıkıyor. Bakan Türk, ‘‘Eğer denetim makamı yürütme organına bağlı olursa denetimin siyasi etkilerden uzak olacağı düşünülemez. Zaman zaman bu açıdan tartışmalar da olmuştu’ diyor.

Yeni tasarıyla, kurul üyeleri atamayla değil seçimle işbaşına gelecek. Üyeler Kurulu 15 kişiden oluşacak. Üyelerin 9’u başdenetçilerin oluşturulacağı kurul tarafından gizli oyla gösterilecek adaylar arasından seçilecek. Üyelerin 6'sı ise Yargıtay, Danıştay ve Sayıştay tarafından gösterilecek adaylar arasından TBMM Başkanı'nca seçilecek. (Bunlar önemli yenilikler.)

Bakan Türk şöyle diyor:

‘‘Bu sistemle siyasi etkiler asgariye indirilmiş olacak. Öbür yandan TBMM soruşturma komisyonlarının isteği üzerine, Meclis Başkanı'nın görevlendirmesiyle, YDK, soruşturma komisyonlarına gelen konuları da inceleyecek. Yolsuzluklarla mücadelede bu çok önemli bir aşamadır.’

Ilgaz kış sporları merkezi

Burası benim memleketim. Yani Ilgaz...

İki ilin gözbebeği. Çankırı ile Kastamonu'nun. Ilgaz Dağı'nın bir yüzü Kastamonu bir yüzü Çankırı'ya aittir.

Bakanlar Kurulu'nun yeni aldığı bir kararla kış sporları turizm merkezi ilan edildi Ilgaz. Kar kalitesi üstün. Anadolu'nun önemli kayak merkezi olma yolunda. Buradaki devlet arazileri 49 yıllığına özel sektöre kiralanacak.

Ilgaz Dağı'nda biri özel işletme (Doruk Otel) olmak üzere toplam 5 otel var. Özel işletme dışındakiler devlete ait misafirhaneler. Dağdaki yatak kapasitesi

900. Ayrıca 1 kilometre uzunluğunda bir telesiyej, 1200 metre uzunluğunda teleski bulunuyor.

Şimdi turizm merkezi ilan edilmesiyle birlikte beş yıldızlı oteller ve tatil köyleri yükselecek. Umarım çevre tarumar edilmez. Turizm Bakanlığı yetkilileri, ‘‘Ormanları talan ettirmeyiz, üstüne üstlük kurtarıyoruz. Türkiye'nin en büyük tehlikesi ikinci konutlar. Biz turizm alanı ilan ederek bu tehlikeyi de bertarf ediyoruz. Çünkü bizden izinsiz kimse bir şey yapamaz. Bir ağaç kesen 10 ağaç dikmek zorunda. Kuralımız böyle’ diyerek güvence veriyorlar.

Vali Gür'ün kalkınma çabası

Çankırı'nın da birçok ilimizde olduğu gibi işsizlik ve buna bağlı olarak göç sorunu var. Belki Ilgaz'ın turizm merkezi ilan edilmesiyle şehre bir canlılık gelecek.

Çankırı Valisi Yahya Gür, Çankırı Organize Sanayi Bölgesi'nde şu anda 14 fabrikanın faaliyette olduğunu, bu sene içinde 8 fabrikanın üretime geçeceğini, 10 kadar da inşaa halinde fabrika olduğunu anlatıyor. Bu fabrikalar, makarna, kibrit, tarım makineleri, arıtma tesisleri, halı ve testlie ilişkin. Ilgaz'da da deri konfeksiyon, oto kılıf ve çelik kasa fabrikaları var. Sanayi bölgesi dışında da iki büyük makarna fabrikası var İl'de. Türk Cumhuriyetleri'ne ve Arabistan'a ihracat yapıyorlar. Türkiye'nin en büyük tuz kaynağı da Çankırı'da. Safir tuz adıyla pazarlanıyor. Tuz fabrikası Çantaş'a ait. Fabrikanın kapasitesi günlük 150 tonun üzerinde. Fabrikanın büyütülmesi düşünülüyor ilgililere duyurulur.

Vali Gür’ün hedeflerinden biri Çankırı'yı üniversite şehri yapmak. Yanı sıra Çankırı Holding'i kurma hazırlığında. Bu holding diğerlerinden farklı olarak yabancı ortaklı olacak. Hazine eski Müsteşarı Namık Kemal Kılıç (Çankırılı) da Çankırı Holding için çalışıyor.

Gür, Ilgaz Dağı'nda turistik tesisler kurulması için imar planını beklediklerini, Turizm Bakanlığı'na başvurduğunu belirtiyor. Ilgaz Dağı'nın Çankırı tarafında, hiç ağaç kesmeden, 16 tane otel yapmaya müsait alan olduğunu söylüyor.

Gür, geçen yıl 30 milyon dolar tutarında ihracat yaptıklarını, ancak gümrük işlerini komşu illerde gördüklerini belirtiyor. Çankırı'da gümrük müdürlüğü kurulmasını istiyor.

Gümrük müdürlüğü sayısını azaltmak isteyen Devlet Bakanı Rıfat Serdaroğlu, bakalım bu talebe ne diyecek...

Kastamonu Holding, tatil köyü kuracak

ADI Kastamonu Holding. Ama üyelerinin çoğu Kastamonulu işadamları değil.

Kastamonu Holding'in Başkanı Sudi Topal Kastamonulu bir sanayici. Başkan Vekili Fatih Saraçoğlu ise Siirtli. Doruk Holding'in patronu. Kastamonu Holding'in 500 ortağı var. Bayındır Holding'in büyük hissedarı Kamuran Çörtük de ortak. Sadece Kastamonulu Cem Boyner'in adına rastlayamadım ortaklar arasında.

Holding, Kastamonu Et Kombinasını, Orman Entegre Tesisleri'ni kamudan satın almış. Kastamonu Et Entegre Tesisleri içindeki binaların büyük bölümü tekstilcilere verilmiş. Yanı sıra 300 dönümlük sanayi arazisi satın alınmış. İnşaat ve turizm şirketi de kurulmuş.

Ilgaz'dan bahsedince Kastamonu Holding'in Ilgaz'da yapacağı yatırımdan da söz etmem lazım. Başkan Sudi Topal, Ilgaz'a 500 yataklı tatil köyü kuracaklarını söyledi. Tabii 5 yıldızlı otel de.

---