Bizde yerin ayrı

Yeme-içme sektörü gibi tiyatrocular da örgütlenerek destek biletleri satmaya başladı. Daha sonra kullanmak üzere şimdiden bilet alıyorsunuz. Böylece zor durumdaki kumpanyalara destek oluyorsunuz.

Haberin Devamı

Tiyatro camiasının sosyal medyadan yaptığı yardım çağrılarına denk gelmişsinizdir.

Karantina önlemlerinden en çok etkilenen gruplardan biri.

Çünkü hem çoğunlukla kapalı alanda yapılan bir faaliyet hem de sosyal mesafeyi daraltan bir izleme düzeni var.

Yarın öbür gün tekrar açılsalar bile aralıklı düzende çok kısıtlı seyirci alabilecekler.

Hele hele apartman katlarında yapılan butik tiyatroları düşünsenize...

İnsanların psikolojik olarak öyle yerlerde uzunca bir süre bulunmak istemeyecekleri de aşikâr.

Bu işin altından kendi başlarına kolay kolay çıkmaları da çok zor görünüyor.

Oysa koronadan önce son yıllarda tam bir şahlanma yaşıyordu Türk tiyatrosu. 

Kültür ve Turizm Bakanlığı özel tiyatrolara yapılan desteği 80 bin liradan 150 bin liraya çıkardı.

Haberin Devamı

Ama bu bile yeterli olur mu, taşıma suyla değirmen döner mi, sanmıyorum...

Yeme-içme sektörü kendi arasında örgütlenerek destek biletleri satmaya başladı.

Yemeksepeti, reztoran.com gibi siteler üzerinden, ilerde kullanılmak üzere bilet alıyorsunuz.

Onlar da size indirim yapıyorlar.

Yani bugün 50 liralık bilet alıyorsunuz, yarın o restoranda 70 liralık tüketim yapma hakkınız olacak.

Benzer bir şeye tiyatrocular da başladı.

Tiyatro Kooperatifi’nin girişimiyle #BizdeYerinAyrı kampanyası.

@MobiletOficial üzerinden biletinizi şimdiden alıyorsunuz yeni sezon için yerini ayırtıyorsunuz.

Sadece kendiniz için de değil, hediye olarak da çok güzel bir fikir bence.

Tiyatrocular sigortalı olsun

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy tiyatrolarda sigortalı istihdamın çok az olduğunu açıkladı.
Buradan anlıyoruz ki birçok tiyatroda bir kişi bile sigortalı olarak çalışmıyor.
Sadece yönetmeni, oyuncuları düşünmeyin.
Bunun ışıkçısı, dekorcusu, kostümcüsü, biletçisi... Var oğlu var.
Acaba bu zor süreç özel tiyatrolarda da istihdamın resmileşmesi ve sanatçıların sigortalanması sürecinin başlamasına vesile olur mu?
Yani bu musibetinden faydalı bir şey ortaya çıkma ihtimali var mı?

Beren Saat’in moleküler Türkçesi

Beren Saat derin kadın. Ayrılığını da, umutsuzluğunu da, barışmasını da mutluluğunu da kendine has bir dille, sanki başka bir alemden bildiriyormuş gibi açıklıyor, yazıyor, paylaşıyor. Buraya kadar OK.
Ama şu Anneler Günü paylaşımı iyice Jetgiller değil mi?
Ben anlamıyor senin moleküler Türkçe Beren: “Bugünü annesinden ayrı geçiren herkese moleküllerimden biraz gönderiyorum. Bilincinizle annenizin frekansını yakalayın. Kollektif anne sevgisi meditasyonu yapalım...”
Bak geliyor terlik!

 

Yazarın Tüm Yazıları