5 partiye Hazine yardımı 125 trilyon

POLİTİKA, ülkemizde buz dağının su üstünde görünen kısmı ile ilgilenme sistemi üzerinde geliştirilmektedir.

Erbakan'ın kayıp trilyonlarla ilgili hüküm giymesi ve hastane raporu ile cezanın bir yıl ertelenmesi buz dağının yalnızca gözüken kısmıdır.

2004 bütçesinden AKP, CHP, DYP, MHP ve GP'ye 125 trilyon lira Hazine yardımı yapılacaktır. Bu para siyasi partilerce adeta bir ulufe olarak kabul edilmekte ve kullanımı yalnızca Anayasa Mahkemesi'nin denetimine tabi olmaktadır. Yüce mahkeme, özellikle, yetişkin ve yeterli bir denetim kadrosuna sahip midir, bilinmemektedir. Ayrıca bu denetimin Vergi Usul Kanunu kapsamı içinde yapılma imkanı da mevcut değildir. Kısıtlı imkanlarla yapılan denetimin, belgesel değerlerin toplamı kontrolünden ileriye götürülmesi hem kamu yönetim anlayışımız hem de siyasi parti yöneticilerinin dokunulmazlık zırhları (milletvekilleri için) yönünden zorlaşmaktadır.

En doğrusu siyasi partilerin kaynak kullanımı ve ediniminde kendi öz kaynaklarına dönmesi ve bütçeden yapılan yardımın kaldırılmasıdır.

Öz kaynak ediniminde iddia edilen etik değerlerin korunması için de diğer ülkelerde olduğu gibi yasal düzenlemeler getirilerek oto kontrol sistemi geliştirilebilir.

Siyasi partilere hazine yardımının sona erdirilmesi için yeterli sebepler ortadadır.

Yılmaz HASTÜRK ANKARA

3400 asistan için son 3 gün

İSTANBUL'dan bir grup araştırma görevlisi ‘‘3400 civarında araştırma görevlisi için en uzun 3 gün... ’’ diyerek kadrolarının onayı için hükümete şu notu iletiyorlar:

‘‘Eğer hükümet kadrolarını onaylamazsa bütün emekleri yanıyor. Geçen yılın ekim ayından beri, üniversitelere araştırma görevlisi (asistan) kadrosu verilmiyordu. Bu yılın sonuna doğru, hükümet, her üniversiteye 60 kadro vereceğini belirtti. Üniversitelerden bu kadroları nasıl kullanacaklarına dair plan istedi. Planlar gönderildi ve hükümetçe uygun bulundu. İşlemleri tamamlayın, onaylanacak, dendi. İmtihanlar yapıldı. İşlemler bitirildi, ancak onay hálá gelmedi.

31.12.2003 Çarşamba günü öğleye kadar bu onay gelmezse 57 üniversitede kadro bekleyen 3400 civarındaki araştırma görevlisi adayı gencin bütün emekleri boşa gidecek. İlmi araştırmalar da bir yıl daha geri kalacak. Lütfen bu kadroları acilen onaylayınız.’’

Bu hesap olmaz

MAN Türkiye A.Ş.'de (Ankara) çalışan okurumuz Meltem Dağlı'nın, Prof. Nevzat Gözaydın'ın ‘‘Her ay bir gün devlet için çalışalım’’ (24.123.2003) yazısına yanıtı:

‘‘Almanya'
da yılda en az 28 işgünü yıllık izinleri ve Noel'de 10 gün iş günü tatilleri olduğunu biliyor musunuz? Diğer tatilleri göz önünde bulundurmadım bile, mesela Paskalya... Peki size bir sorum daha olacak. Almanların haftada kaç saat çalıştıklarını biliyor musunuz? Haftada 35-40 saat arası çalışıyorlar (firmaya göre değişiyor). Bizde ise resmen 45 saat. Bu durumda Almanya ile Türkiye'yi iş kolları açısından kıyaslamamalıyız.’’

Okurumuz keşke asgari ücretten 12 saat çalışanları da hesaplasaydı, tablo daha iyi ortaya çıkardı.

Muhtar maaşı

BİR grup muhtar özetle şunları yazıyorlar: Halen 102 milyon lira maaş alıyoruz. Göstergemizin 3000'den 5000'e çıkartılmasını istiyoruz. Nitekim bu konuda İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu'ya öneri götürdük; onun da bu konuyu Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'a ilettiğini biliyoruz. Unakıtan halimize niye anlayış göstermiyor?

Kaybolan bakan aranıyor

3 KASIM seçimlerini kazanan AKP, hükümeti kurarken yurdışındaki Türklerin sorunlarıyla ilgilenecek bir bakanlık kurmak yerine kolay yolu tercih ederek ve kendinden önceki hükümetleri takip ederek bir Devlet Bakanı'nı görevlendirdi.

Bütün siyasiler TV ve yazılı basında görünmek için yedi takla atarken bizden sorumlu 'bakan' kayıplara karışmış, ne gören var, ne de nerede olduğunu bilen.

Allah aşkına bu adı geçen Sayın Bakan'ın işi sadece dinle mi uğraşmaktır. Eğer bizlerin sorunlarıyla ilgilenmeyecekse o görevi niçin kabul etti? Yapamadığı bir görev için aldığı paralar-aylıklar acaba haram sayılmaz mı?

Ey bizim sorunlarımızdan sorumlu Bakan, ses ver, çık ortaya, göster kendini, dinle bizleri...

Sorunlarımızın hiçbiri çözümlenmedi hükümetlerce... 40 yıldır gurbetteyiz. Sadece birer döviz makinesiyiz. Vatandaşlıktan çıkmaya izin verdiniz. Şehitlerimizin ruhlarını incittiniz.

Böyle giderse Avrupa'da Türk kalmayacak. Dövizler de Avrupa'ya akacak. Çık ortaya, kazanan biz değil, vatan olacak!

Ekrem LÜLE-ALMANYA

Ben olsam

TELEFONLA
arayan bir okurumuz diyor ki:

‘‘Ben başbakan olsam, Mesut Yılmaz gibi hisselerimi devreder veya kayyuma verirdim. Görevim sırasında kurulan bir şirkete hiç ortak olmazdım.’’

Biliyor musunuz?

MERSİN'de, DSP'den CHP'ye geçen Belediye Başkanı Macit Özcan'ın, ilk kez CHP il binasını ziyaret ettiğini, ancak rakiplerinin hemen geçmişte CHP aleyhine söylediği sözleri gündeme getirdiklerini... Bu arada CHP ile aralarında ittifak sağlanamayınca SHP'nin Genel Sekreteri Fikri Sağlar'ın partisinden aday olmaya karar verdiğini... HADEP'den ise Akın Birdal'ın adaylığının söz konusu olduğunu...

Biliyor musunuz?

MESAJ PANOSU

YILBAŞI geliyor; Beyoğlu kapkaranlık; ışıklandırmak için bir sponsor bile bulunamamış... Mezarlıklar bile aydınlatılırken İstanbul'un ve Cumhuriyetimizin sembolü Taksim Anıtı güvenlik gerekliliği de olmasına rağmen niçin aydınlatılmıyor?

Dr.Güngör EREN-İSTANBUL

BAKIRKÖY'
de 9.5 bin sürücü belgesinin iptal edildiği haberini okuyunca acı acı güldüm. Bu olayın cereyan ettiği 1997'li yıllarda Bakırköy Milli Eğitim Müdürü Fevzi Ektiren idi. Kendisine müfettiş raporu uyarınca devlette yöneticilik yapmama cezası verilmişti; sonra araya bazı siyasiler girerek kendisini korudular. Acaba şimdi nerede görevlidir?

G.A.-BAKIRKÖY

ADA Dostları Derneği Başkanı Perihan Ergun'dan: Yanan ormanlık alanımıza son fidanları bugün Orman Bakanımız Osman Pepe ile dikiyoruz. 10.00'da Bostancı'dan ücretsiz deniz otobüsü kaldırılıyor. Orman Müdürü Faruk Çebi başta olmak üzere olaya ilgi gösteren herkese teşekkür ediyoruz.

BATI Trakya'nın Gümülcine kentindeki Celal Bayar Lisesi'nin 51. kuruluş yıldönümü bu akşam Ataköy Varan's Restaurant'ta kutlanıyor. (0212-583 00 37-47, www.battev.org)

BİR grup muhtar özetle şunları yazıyorlar: Halen 102 milyon lira maaş alıyoruz. Göstergemizin 3000'den 5000'e çıkartılmasını istiyoruz. Nitekim bu konuda İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu'ya öneri götürdük; onun da bu konuyu Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'a ilettiğini biliyoruz. Unakıtan halimize niye anlayış göstermiyor?
Yazarın Tüm Yazıları