Çoşkulu dansın tutkulu kareleri

Basın fotoğrafçılarının pek çoğunun hobisi, kendilerini özel hissettikleri bir alanda fotoğraflar çekmektir.

Haberin Devamı

Acaba kaç iş kolu vardır böylesine aşkla yapılabilen bilmiyorum. İşin fotoğraf çekmek olsun, işten çıkınca fotoğraf çekmeye koş, bıkmadan usanmadan izin günlerini de fotoğrafa ada.
Foto muhabirlerinin kimi doğa, kimi dağcılık, kimi gökyüzü, kimi sualtı fotoğrafları çekiyor. Fotoğraf tutkusu bazen sokak aralarında yeni portreler, kentte mimari özellikler arıyor.
Doğan Haber Ajansı’nın Mersin Bürosu’ndaki değerli gözlerden Mustafa Ercan, fotoğrafa aşkını böyle yaşayan gazetecilerden biri. Ercan’ın tutkusu bale, opera ve dans fotoğrafları.

DİNAMİZMİNİ SEVDİM

Özellikle son yıllarda işten çıkınca, izin günlerinde neredeyse tüm boş vaktini sahne sanatlarını fotoğraflamaya ayırdığını anlatan Mustafa Ercan, “Bale, opera, flamenko ve tangoların olduğu eserlerin tüm temsillerini takip ediyorum. Mersin Devlet Opera ve Balesi’nin temsillerinin yanı sıra Antonio Marquez, Aida Gomez, Los Vivancos, Jazzing Flamenco gurupları gibi pek çok gösteriyi takip ettim. En başta baledeki dinamizm etkiledi beni. Coşkuyla yapılan bir görsel bir şölen, ancak tutkuyla fotoğraflanır diye düşünüyorum” sözleriyle sahne dünyasının kendisi için önemini aktardı.

Haberin Devamı

BÜRO ŞEFİ TANIŞTIRDI

Mersin’de DHA Büro Şefi Ali Ekber Şen’in kendisini kültür sanat muhabiri olarak değerlendirmesiyle opera ve baleyi tanıdığını söyleyen Mustafa Ercan, “Kentin kültür ve sanat dünyasına haberlerim ve fotoğraflarımla katkı yaptığıma inanıyorum. 2000 yılıydı bu alanda çalışmaya başladığımda. Açıkçası önceden ne operaya ne de baleye gitmiştim. Ama ilk görüşte aşk gibi bir tanışma oldu. İyi bir izleyici oldum önce. Sonrasında yalnızca bu alanda daha iyi fotoğraflar çekmek için makinemi yeniledim. Objektiflerimi yeniledim. 2004 yılından bu yana daha aktif izliyorum gösterileri. Şimdi gelişen teknoloji ile fotoğraf makinelerinin ışığa duyarlılığı gelişti ve çok daha iyi kareler yakalayabiliyorum” dedi.

ARKADAŞININ MAKİNESİYLE BAŞLADI

Fotoğrafla lise yıllarında okulda fotoğraf çeken bir sınıf arkadaşı sayesinde tanıştığını aktaran Ercan, “İmam Doldur isimli arkadaşımın Zenit marka bir fotoğraf makinesi vardı. O makine ile fotoğrafı tanıdım, sonraki yıllarda fotoğraf aşkı giderek büyüdü. 1988 yılında Tercüman Gazetesi’nde çalışırken elime tutuşturulan bir makine ile 3 kare çekilecek bir yemek dağıtımından 36’lık filmi bitirip geldim. Çok iyi fırça yedim, o zaman film değerli tabii. Ama fotoğraflara baktıklarında iyi iş çıkarmıştım. Öylece işe başlamış oldum. Hatta o fotoğraflarla o yıl Anadolu Basın Birliği’nin düzenlediği yarışmada da ödül almıştım” diyerek mesleğe başlama öyküsünü anlattı.

MUSTAFA ERCAN KİMDİR?

Haberin Devamı

Nizip ilçesinde 1969’da doğdu. Çocukluğu Gaziantep’te geçti. Lise yıllarının ardından gazetecilik mesleğine adım attı. Ercan, fotoğraf alanında ilk ödülünü 1988 yılında aldı. 1996 yılında Hürriyet Gazetesi’nde Kızkalesi muhabiri olarak başlayan Ercan, 1998 yılında da Hürriyet Haber Ajansı Mersin Bürosu’na geçti. Mustafa Ercan halen mesleğini Hürriyet Haber Ajansı’nın devamı olan Doğan Haber Ajansı’nda sürdürüyor. Ercan, bale ve flamenko fotoğraflarından oluşan 2 kişisel sergi açtı. Birçok karma sergide de kareleri yer alan Mustafa Ercan’ın “Sahnede gözden kaçanlar” isimli son sergisi Mersin Fotoğraf Derneği’nde fotoğraf severlerle buluşmaya devam ediyor.

Yazarın Tüm Yazıları