Bu kızlar...

Eda, Hande, Zehra, Saliha, Cansu, Ebrar, İlkin, Gizem, Elif... ve diğerleri...

Ve tabii Türkleşmiş bir yıldız: Melissa Vargas.

***

Onlar sadece voleybol oynamadı. Birçok görevi üstlendi.

Bu kızlar aynı zamanda:

- Turizm temsilcileri.

- T.C.’nin büyükelçileri.

- Muasır medeniyet akıncıları... Haysiyet savaşçıları.

- Türk gençliğinin rol modelleri.

- Bu kızlar, evimizin kızları. Sağlıklı aile yapısının temel taşları.

****

- Bu kızlar, yıllarca çile çekmiş bir milletin, küllerinden doğuşunu simgeliyor.

- Bu kızlar, bizi Avrupa Birliği’ne almayan Avrupalılara geldiğimiz seviyeyi çok terbiyeli bir biçimde öğretiyor.

****

Bu kızlara üstün hizmet madalyası vermek lazım.

Milyarlarca reklam parası harcasak, onların “yıllardır” dünya çapında yaptığı PİAR’ı yine de yapamayız.

***

Final maçının oynandığı pazar gecesi Türkiye’de sokaklar bomboştu. Herkes eve kapanmış ya da dev ekranlı kafeteryalarda mevzilenmiş, maçı izliyordu. Bu ortak heyecanın, siyasi kutuplaşmayı bile unutturup, insanları birbirine yakınlaştırdığını gördük.

****

Bu kızlara bin teşekkür.

Tribünlerdeki 7’nci oyuncu’ya da alkışlar.

Voleybol Federasyonu’na ve Teknik Heyet’e de tebrikler.

“Takım oyunu” budur işte.

Voleybol, sadece voleybol değildir.