Dört soruda hipoglisemi

Hipoglisemi ileride oluşabilecek bir diyabetin (şeker hastalığı) ilk ve tek belirtisi olabildiği için mühim bir sorun. Bu nedenle olabildiğince erken dönemde tanımlanması gerekiyor.

Haberin Devamı

Hipoglisemi yaygın ve çoğu zaman başka sorunlarla karıştırılabilen bir problem. Sadece hayat kalitesini olumsuz etkilemesi sebebiyle değil, ileride oluşabilecek bir diyabetin (şeker hastalığı) ilk ve tek belirtisi olabildiği için de mühim bir sorun. Bu nedenle olabildiğince erken dönemde tanımlanması gerekiyor.
Tanı içinse tek yol var: Kan analizleriyle kan şeker profilini incelemek. Sadece “açlık şekeri”ne bakmak da yetmiyor.
Tokluk değerlerini de izlemek, en azından birinci ve ikinci saat kan şeker seviyelerini öğrenmek lazım.
Bitmedi! Sadece açlık ve tokluk şekerlerini öğrenmek de yeterli değil. Aynı kan örneklerinde insülin seviyelerini de öğrenmek lazım.
Özetle hipoglisemi teşhisi de, tedavisi de kolay olmayan bir işaret. Son bir ayrıntı da şu:
Hipogliseminin nedenini de araştırıp anlamak lazım. Zira genetik-metabolik bir sebeple gelişebildiği gibi pankreastaki bir tümörün (insülinoma) işareti de olabiliyor.
Sizden gelen dört hipoglisemi sorusunun yanıtını ise aşağıda bulacaksınız.

Haberin Devamı

Dört soruda hipoglisemi

OKUR SORULARI

Soru 1: Hipoglisemi işaretleri hangileri

Kan şekerindeki düşmenin derecesi ve sürati hipogliseminin belirtilerini değiştirebiliyor. En sık görülen belirtiler şunlar: Halsizlik, sinirlilik, açlık atakları, tatlı krizleri, terlemeler, kafa karışıklığı veya uyku hali, çarpıntı, el titremeleri, göz kararmaları, bayılacakmış gibi bir duygu durumu.
Baş ağrıları, uyku bölünmeleri, baş dönmeleri gibi atipik belirtiler de oluşabiliyor.
Yemek sonraları uyuklamalar ve gece terlemelerinin de hipoglisemi işareti olabilecekleri unutulmamalı.

Soru 2: Egzersiz hipoglisemi yapar mı 

Bilinçsiz egzersiz, hipoglisemi nöbetlerini davet edebilir. Zira kas aktivitesi, basitçe hareket etmek kan şekerini kullandıran bir aktivite olduğundan hipoglisemiyi davet edebilen bir faktördür.
Bu nedenle hipoglisemik kişilerin egzersiz yoğunluğu, türü, süresi ve zamanını seçerken dikkatli davranmaları lazım. Özellikle diyabet hastalarının, bilhassa da insülin kullanan diyabetlilerin egzersiz planlarını yaparken doktorlarıyla konuşmaları şart. Hipoglisemikseniz yemekten hemen önce, aç karna egzersiz yapmamalısınız.

Haberin Devamı

Soru 3: Kahve içmek hipoglisemiyi önler mi

Bu konuda net ve açık bir bilgiye sahip değiliz. Bulgular da görüşler de yerleşik değil.
Egzersiz öncesi kahve içmenin hipoglisemi riskini azaltabileceğini gösteren bazı çalışmalar var ama tam tersini gösteren bulgular da mevcut.
Kısacası bu konuda da bilgiler ne siyah, ne beyaz, ne de griyi işaret ediyor. Beklemek gerekiyor.

Soru 4: Alkol şekeri düşürür mü 

Alkolün hipoglisemik etkisi iyi biliniyor. Özellikle fazla miktarda alkol kan şekerini aniden düşürebiliyor.
Bu özellikle göbekli, karaciğeri yağlı, insülin direnci problemi olan genç erkekler için mühim bir sorun.
Hipoglisemik biriyseniz alkolden uzak durun, aç karna alkol içmeyin.

Haberin Devamı

NOT ALIN

Şekerin 10 önemli belirtisi 

Çok farklı işaretler olsa da genelde en önemli diyabet işaretleri şunlar:
1- Çok idrara çıkma
2- Çok su içme
3- Ağız kuruluğu
4- Çok fazla yeme, buna rağmen kilo kaybı
5- Halsizlik
6- Yaraların geç iyileşmesi
7- Görme bulanıklığı
8- Uyku hali, özellikle yemek sonrası uyuklamalar
9- El ve ayaklarda yanma, uyuşma, kramplar
10- Sebepsiz kaşıntılar ve cilt enfeksiyonları, mantarlar

Dört soruda hipoglisemi

BİR BİLGİ

Nöropatik ağrı ne anlama geliyor 

Sinir hastalanınca kullandığımız terim “nöropati”, en yaygın görüldüğü hastalıksa diyabettir. Şekere bağlı nöropati en çok da his sinirlerini etkiler.
“Duyusal nöropati” olarak bilinen bu sorunun işaretleri el ve ayaklarda yanma, uyuşma, karıncalanma, iğne batması, üşüme, böcek yürüyor gibi bir his ya da elektrik çarpması gibi yakınmalardır.
Duyusal nöropatinin şeker hastalığı olmadan da oluşabileceği biliniyor.
Kanserlerde, omurilik hastalıklarında, viral enfeksiyonlar ve ruhsal bozukluklarda da nöropatik işaretler gelişebiliyor.
Nöropati konusu ile nörologlar ilgileniyor. Özellikle diyabet dışı nöropatilerde onlarla işbirliği yapmak gerekiyor.

Haberin Devamı

UNUTMAYIN

Hareketin iki temel kuralı var

1- Aktivite yetmez, egzersiz de lazım. Gün boyu aktif bir yaşam sürmek, evde, işte hareketli zaman geçirmek iyi bir şeydir ama hedef “sağlığa yatırım yapmak” olduğunda sadece aktivite yeterli olmaz. Her gün düzenli egzersiz de yapmalı, en azından 30-40 dakika yürümelisiniz.
2- Egzersiz yetmez, aktivite de şart. Çoğumuz günde 30-40 dakika egzersiz yaparak durumu idare edebileceğimizi düşünüyoruz.
Oysa bize sadece egzersiz yetmiyor. Ne yapıp edilecek gün içinde de aktif bir yaşam sürülecek. Fırsat buldukça hareket edilecek, merdiven inilip çıkılacak. 

Dört soruda hipoglisemi

HS-CRP mi, PLAC testi mi?

Kalp krizi en önemli ölüm nedeni. Sebebiyse koroner arterlerin kalınlaşıp sertleşmesi, plak oluşumu süreçleriyle daralıp tıkanması.
Bu süreçlerin tamamının temel sorumlusuysa iltihap! Yani enflamasyon/yangı durumu. Karaciğer bedenin herhangi bir noktasında “enflamasyon/iltihap/yangı” oluştuğunda CRP olarak tanımlanan bir reaksiyonel protein üretiyor.
Kan analizlerinde “hassas CRP/Hs-CRP” seviyelerinin artması ise diğer kalp risklerinden, yaş ve cinsiyetten bağımsız olarak “kalp krizi riskinin yükseldiğine” işaret ediyor.
Bu nedenle kalp krizi risk taramalarında Hs-CRP testini dikkatle izliyoruz. Son yıllarda geliştirilen yeni bir test, “PLAC testi” de benzer şekilde “kalp krizi risk değerlendirmesinde koroner arterlerdeki enflamasyonu saptamak ve izlemek” amacıyla kullanılıyor. Eğer aşırı kilolu biriyseniz, insülin direnciniz varsa, trigliserid seviyeleriniz yüksek, özellikle de diyabetiniz varsa PLAC testi de en az Hs-CRP testi kadar güçlü bir seçenek olabilir.

Yazarın Tüm Yazıları