Sanat eğitimi sadece internetten olur mu?

Koronavirüs tedbirleri kapsamında yeniden uzaktan eğitime geçtik. Sanat eğitimi alan öğrenciler için durum epey zor. Eğitimciler ve veliler çocukların geri kalacağından endişeli, bilim insanlarıysa biraz daha dişimizi sıkmamızı söylüyor. Pandemi süreci öğrenciler için oldukça zorlu geçiyor. Hele de sanat öğrencileri için... Çünkü sanat, uzaktan eğitime uyarlanması en zor branşlardan biri. Bu alanda eğitim veren kurslar yeni kısıtlamalar kapsamında yeniden kapatıldı. Artan vaka sayıları nedeniyle önlem almak kaçınılmaz olsa da sanat eğitimcileri bir ara formül bulunabileceğini düşünüyor. Tan Sağtürk: “Küçük öğrenci gruplarıyla zaman zaman uzaktan uygulamayı da kullanan bir sistem kurarak kurs programlarının devamlılığını sağlamak mümkün.”

Haberin Devamı

Sanat eğitimi sadece internetten olur mu

‘ÜLKENİN SANAT EĞİTİMİ ONARILAMAYACAK KADAR HASAR ALABİLİR’

Tan Sağtürk (Balet, dans eğitmeni): Sanat okullarının yarısından çoğu pandemi yüzünden ayakta kalmakta zorlanıyor. Çünkü sanat eğitimi veren kurumlar, örgün eğitim veren kurumlar gibi devamlılığı kolay olmayan kurumlardır. Sürdürülebilirliğini sağlamak büyük fedakârlıklar gerektirir. Pandemi, sanat eğitimi veren özel eğitim kurumlarını etkilediği gibi sanat eğitimi veren çok sayıda sanatçı ve sanat eğitimcisinin de olumsuz etkiledi. Geçen yıl 14 Mart'ta uygulanan karantina döneminden itibaren kurslar ayakta durma mücadelesine 7 ay boyunca devam ettiler. Özellikle şimdi destekler son derece önemli yoksa ülkenin sanat eğitimi onarılamayacak kadar hasar almış olacak aynı zamanda toparlanmak uzun yılları alacak.

Sanat kursları ülkenin gelecek sanatçılarını bulur, hazırlar ve profesyonel sanatçı olabilmeleri için konservatuarlara teslim eder. Yani bu kurslar, konservatuvara altyapı oluşturur. Konservatuvarda ve bir kurs programında, eğitim almaya başlamış her sanat öğrencisi geçirdiği disiplinli, zorlu ve keyifli süreç boyunca edindikleri becerileri hayatlarının her alanında kullanabilirler. Yani hem ülkemizin gelecek sanatçılarının oluşmasında hem de profesyonel sanatçı olmayacak ve başka mesleklerle uğraşacak öğrencilerimiz için kurs programları hayati önem taşıyor. Geçirdiğimiz 7 zorlu ay boyunca Millî Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı’nın hijyen kılavuzu ve algoritmalarını uyguladık. Her okul, biliyorum ki gelen sağlık yönergelerine azami dikkat ediyor ve ötesinde önlemler almaya çalışıyorlar.  Bugün pandeminin artışıyla birlikte, küçük ve kontrollü öğrenci gruplarıyla çalışıp zaman zaman uzaktan uygulamayı kullanan bir sistemle kurs programlarının devamlılığını sağlamak mümkün olabilir. Sadece haftada bir saat katılım sağlayacak öğrencilerle gerekli tedbirlerin denetlenerek sanat eğitim kurumlarının yaşamlarını sürdürebilmesini sağlanabileceğini düşünüyorum. Sanat okulları ve kurslar geçtiğimiz 7 ay boyunca tüm hijyen kurallarına dikkat ettiler. Bu süreçten sonra da küçük ve kontrollü öğrenci gruplarıyla yüz yüze ve uzaktan eğitimi birlikte yürütebilirler.

Haberin Devamı

Ben geçtiğimiz hafta bu konuları ele almak için Milli Eğitim Bakanı Yardımcısı Reha Denemeç ve Özel Okullar Genel Müdürü Muammer Yıldız ile buluştum. Konuyla yakından ilgilendiler. Ancak, şu yoğun pandemiyi atlatmamız gerektiğini, konunun üzerinde çalıştıklarını söylediler. 

Haberin Devamı

"SANAT EĞİTİMİ SANAL OLMAZ"

Aycan Ersal (Dans eğitmeni/öğrenci): Pandemi döneminin bir kısmını öğrenci bir diğer kısmını da iş hayatına bu zorlu dönemde atılmak zorunda kalan yeni mezunlardan biri olarak geçirdim ve geçirmekteyim. Bir dansçı ve eğitmen olarak işimizin doğası gereği dans eğitiminin ve icrasının hissetmek ve aktarmakla bağlantılı olduğunu düşünüyorum. Bu süreci bir dansçı/eğitmen olarak verimli geçirmek ve ‘yeni normal’ sürecinde işimizin de gidişatını deneyimlemek adına pek çok ‘çevrimiçi kursa’ katıldım. Bu ‘uzaktan’ kurslar benim ve yaşıtlarım için bile büyük sorunlar yaratırken çok daha küçük yaşlardakiler için nasıl büyük açmazlar yarattığına tanık oldum. Hem ben hem de öğrencilerim sanat eğitiminin uzaktan olamayacağını yaşayarak gördük. Eğitimde temel başlangıç her dalda çok önemliyken sanat eğitiminin aktarımı ve anlatış biçimleri çok daha önemli oluyor. Eğitim verdiğiniz çocukla göz göze olup ona işin özünü yüz yüze anlatmanın önemini çok daha iyi anlıyorsunuz. Çünkü tam olarak bu noktada sanat eğitiminin getirdiği empati yeteneği yüksek, duygularını ifade edebilme alanı olan ve yaratıcı bir kuşağın oluşmasının yolu birebir iletişim ve eğitimden geçiyor. Geleceğimiz olan çocuklarda da değişim ve gelişim tam olarak burada başlıyor, ekran başında değil.

Haberin Devamı

Sanat eğitimi sadece internetten olur mu

Can Ersal (Ressam-Resim eğitmeni): Sanat eğitiminde anında müdahale gerekir. Çünkü sanat eğitimi öğrencinin hatasını gözlemleyip anında müdahale etmektir. Dolayısıyla bu uzaktan eğitimde mümkün olamıyor. Sanat eğitimi sanal olamaz. Birebir duygunun, temasın ve müdahalenin olamadığı sanat eğitiminde zaten hocaya ihtiyaç yoktur. Dolayısıyla sanat eğitimi veren kurumların ve kişilerin tüm hijyen kurallarına uyarak yüz yüze eğitim vermesi gerekir. Bu sanatın geleceği için de hayati önemdedir.

Akif Seven (Resim eğitmeni): Çocuklara rehberlik etmek, eksik ve hatalı yaptıkları bir resme anında müdahale etmek için yüz yüze eğitim tercih edilmelidir. Ancak şu da var; ben uzaktan eğitim yoluyla Türkiye’nin değişik şehirlerindeki çocuklarla da çalışma fırsatı buldum.

Ahmet Pehlivanoğlu (Müzisyen, müzik eğitmeni): Müzik eğitimini uzaktan sürdürmek çok çok zor. Hele ki başlangıç eğitimlerinde bunu yapabilmek imkânsız. Yüz yüze eğitim şart. Belki temel eğitimleri almış ileri yaştaki öğrencilerle uzaktan çalışılabilir ama müzik eğitimi uzaktan olmaz. Ayrıca hayatını müzik eğitimi ve icrasıyla idame ettirmeye çalışan müzisyenler ve sanatçılar için de durum çok zor.

Haberin Devamı

Sanat eğitimi sadece internetten olur mu

‘OKULUN TADI YOK’

Esra Apaydın (Veli): Dokuz yaşındaki kızımın son günlerde en çok söylediği cümle şu: “Dünyada insanlar bu kadar mutsuzken ben nasıl eğlenebilirim?” Kızım beş yıldır bale yapıyor ve bu yıl da piyano eğitimine başladı. Sanatla, müzikle, dansla iç içe büyüyor. Pandemi sürecinde ekrana bakma süresi zorunlu olarak arttı. Bu konuda anne-babalar olarak çoğu zaman çaresiz hissediyoruz. Belirli günlerde, sosyal mesafe ve hijyen kurallarına sıkı sıkıya bağlı olarak gittikleri kontrollü okul zamanları, çocuklar için çok değerliydi. Ancak şimdi durum farklı! Tabletten bale öğrenilmiyor. Kızım “Aslında benim için çok sıkıcı ve zor oldu çünkü arkadaşlarımı göremiyorum, öğretmenim bana yardım edemiyor. Ekrana çok baktığımda gözlerim ağrıyor. Bence, okulun tadı kalmadı. Uzaktan dans olmaz, çünkü hareketleri yanlış yapabilirim, canımı acıtabilirim. Hareketi bir kere yanlış öğrenirsem hep yanlış yaparım. Öğretmenim ve arkadaşlarımla birlikte olduğumda orası benim evim gibiydi. Ama ekrandan öyle olmuyor” diyor. Bu nedenle sanat eğitimini tüm pandemi kuralları çerçevesinde yüz yüze almasının çok önemli olduğunu düşünüyorum.

Haberin Devamı

Tülin Ercil (Veli): Kızım üç yaşından beri bale eğitimi alıyor. Mini bale ile başladı. Şu an teknik üçüncü sınıfta. Aynı zamanda da piyano eğitimi alıyor. Bale için yüz yüze eğitime devam ediyordu. Çünkü tedbirler iyi alınmıştı ve kısıtlı sayıda öğrenciyle ders yapılıyordu. Bu süreçte en azından haftada 2-3 saat fiziksel ve sosyal yönden gelişimi için bir alan oluştu. Ancak şimdi kısıtlamalar çerçevesinde cimnastik dans dersleri yüz yüze yapılırken bale derslerinin yapılmamasına anlam vermek mümkün değil. Kızım “Ailemle birlikte sürekli evde kalıyorum. Okula gitmeyi, arkadaşlarımla vakit geçirmeyi ve eski günlerimi çok özlüyorum. Geçen dönem uzaktan ders yapmıştık. Ancak bilgisayara bakıp tek başına ders yapmak hiç güzel değil. Sürekli hareket ettiğimiz için ekranı sürekli ayarlamak gerekiyor. Bu yıl ilk kez ‘point’ dersine başlamıştık, ama evde uzaktan ‘point’ öğrenemeyiz. Çünkü ayağımıza zarar verebiliriz” diyor.

‘GELECEĞİM İÇİN KAYGILIYIM’

Adahan Ç. Çabas (14, İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı Bale Anasanat Dalı öğrencisi):“Uzaktan eğitim süreci ev ortamındaki çalışma koşullarımızın uygun olmaması, internetteki senkronizasyon ve süreklilik sıkıntıları nedeniyle benim gibi sahne sanatları eğitimi alan öğrenciler için oldukça zor geçiyor. Geleceğim için kaygılanıyorum. Umarım bu zorlu süreç bir an evvel sonlanır ve tekrar okullarımızda yüz yüze eğitim alırız.”

‘EN ÇOK ÖNLEM ALMAMIZ GEREKEN DÖNEMDEYİZ’

Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hasan Tezer: Aralık ayı bizim için kritik. En çok önlem almamız gereken dönemdeyiz. Özellikle kapalı ortamlar risk teşkil ediyor. Çünkü virüsün yayılımı bu ortamlarda daha fazla. Bir süre daha dayanmak zorundayız. Ancak rakamlarda olumlu bir gelişme olursa yüz yüze eğitime elbette dönülecektir.

HAFTANIN KİTABI

SÖZCÜKLERİ RESİMLERLE ÖĞRETİYOR

Sanat eğitimi sadece internetten olur mu

‘Çocuklar İçin Resimli Büyük Sözlük’ ev aletlerinden taşıtlara, mesleklerden hayvanlara kadar pek sözcüğü resimleriyle öğretiyor. Çocuklar çok sevecek.

Yayınevi: Remzi Kitabevi
Yazar-çizer: Mairi Mackinnon-Kate Hindley
Tür: Resimli kitap
Yaş: 3-6
Sayfa: 34
Fiyatı: 55 lira

Yazarın Tüm Yazıları