Düzce’nin mutfağındaki sır: Çeşitlilik

Zengin demografik yapısıyla doğasının nimetlerini mutfakta bir araya getirip harmanlayan Düzce, başka hiçbir ile nasip olmayan gastronomik bir özgünlüğe sahip. Çerkes, Abhaz, Gürcü, Laz, Boşnak gibi 20’ye yakın etnik grubun yarattığı lezzet çeşitliliği tek başına bölgeyi ziyaret etme sebebi.

Haberin Devamı

Genellikle sadece transit olarak geçip gidiyoruz Düzce’den. Halbuki yaylaları, akarsuları, sahili ve kültürel çeşitliliğinin zengin bir yansıması olan gastronomik değerleriyle turistik bir ilgiyi fazlasıyla hak ediyor. 2023 yılında sanattan gastronomiye kadar pek çok platformda düzenlenecek etkinliklerle 700’üncü fetih yılını kutlayacak Düzce’de gelin bir gastronomik gezinti yapalım. Düzce, Orhan Gazi’nin komutanlarından Konuralp Bey tarafından 1323’te Osmanlı topraklarına katıldı. Ülkemizin en genç ili olan Düzce çok zengin bir demografik yapıya sahip. Geleneklerini başarıyla yaşatan Çerkes ve Abhazlarla birlikte, Gürcü, Laz, Boşnak ve Kırım Tatarı gibi 20’ye yakın etnik grubun izlerine rastlamak mümkün.
Düzce’nin mutfağındaki sır: Çeşitlilik
Coğrafi işaretli melengücceği tatlısında, Melen Nehri kenarında yetiştirilen mandaların süt kaymağından elde edilen ve ‘dartı’ denilen iç malzemesi kullanılıyor

E, hal böyle olunca bölgenin mutfağı da bu kültürler ve göçlerle zenginleşip renklenmiş ve sofralara yansımış. Düzce’nin kültür mozaiği içindeki önemli etnik kimliklerden biri Çerkesler. Misafirperverlikleriyle bilinen Çerkeslerin mutfağı Adige, Abhaz, Çeçen, İnguş, Oset, Balkar, Dağıstan, Karaçay gibi mutfakların harmanlanmasından oluşuyor. En temel malzeme et ve süt ürünleri. Çerkes ve Abhaz peyniri eski üretim usulünde olmasa da hâlâ üretiliyor. Çerkes tavuğu ve yine bir soslu tavuk yemeği olan lepsi bu mutfağın en bilinenleri. Yemeklerin otlarla tatlandırılması da önemli bir özellik. Bir kekik çeşidi olan asıbra ve arahana göç sırasında Türkiye’ye getirilen otlardan ve en çok kullanılanları.
Düzce’nin mutfağındaki sır: Çeşitlilik
Çerkes tavuğu

Ayrıca kişniş, sarımsak ve ceviz bu mutfağın olmazsa olmazları. Çerkes mantısı haluj, mısır unundan yaptıkları ve ekmek yerine yedikleri mamursa bu mutfağın önde gelen lezetleri. Büyük Kafkas sürgününün sonları olan 1890’lı yıllarda Düzce’ye yerleşen Gürcülerse şu an 17 köyde kendi dillerini konuşuyor ve kültürlerini yaşatıyor. Dilin ve kültürün yaşatılması için Düzce Gürcü Kültür Derneği bünyesinde düzenlenen Gürcü mutfağı etkinliğiyle unutulmaya yüz tutmuş Gürcü yemekleri gün yüzüne çıkarılıyor. Çerkeslerde olduğu gibi Gürcü mutfağının olmazsa olmazlarından biri ceviz. Hemen her yemekte ve tatlı türlerinde bazen sos bazen de doğrudan ilave ederek kullanılıyor. Cevizli patlıcan, cevizli tavuk satsivi, cevizli yeşil fasulye malahto, cevizli lahana survili, Gürcü peyniri surguni, haçapuri, hinkali, harşo çorbası, guzinaki tatlısı bilinen yemeklerinden bazıları.
Düzce’nin mutfağındaki sır: Çeşitlilik
Kırım Tatarlarının meşhur lezzeti çiböreği

Başrol her zaman böreğin

1800’lerin başında Anadolu’ya göç eden Kırım Tatarları, Düzce’de köy yaşamı olmayan etnik bir grup. Şehir merkezinde üç mahalleye yerleşmişler. Mutfaklarında et, et ürünleri ve hamurişi sıklıkla görülüyor. Başlıca yemekleri oğmaç çorbası, alişke çorbası, çibörek, göbete ve kolböreği. Laz halkıysa Düzce’ye 1878’de Artvin ve çevresinden göç etmiş. Düzce’de birçok farklı köye yerleşen Lazlar kültürlerine bağlı kalarak orijinalliğini korumayı başarmışlar. Çoğu fındık, mısır yetiştiriciliği yapıyor. Karadeniz kültürünün yöreye kazandırdığı mancar (karalahana) tüm köylerde baş tacı. Geleneksel yemeklerde malzeme çeşidi az. Bu durum Karadeniz kadınının eski zor koşullar nedeniyle pratik yemeklere yöneldiğini de gösteriyor. Mancarlı pide, fasulye içiyle pişirdikleri mancar tepelemesi, mancar dolması, fasulye yemeği ve mısır ekmeği başlıca yemekleri.
Düzce’nin mutfağındaki sır: Çeşitlilik
Gürcü yemeği haçapuri

Nerede yemeli?

DOSB: Abhaz asıllı genç şef Ethem Sassin yurtiçi ve yurtdışında edindiği tecrübelerden sonra memleketine dönerek Düzce Organize Sanayi Bölgesi’nde DOSB’yi açmış. Abhaz peynirli, karpuzlu, kavunlu yaz salatası, karalahana çorbası, manda kaymağıyla servis edilen etli sarma gibi yemeklerin yanında klasik ızgara çeşitlerini de bulabilirsiniz.

Binef At Çiftliği: 20 dönüm içinde hizmet veren çiftlik binicilik ve eğitimlerin yanı sıra yöresel yemekleriyle de ün salmış. Çerkes mutfağının simgesel yemeklerinden ısırgan sızbalı, ahulçapa, haluj ve şipsi gibi yemekleri burada yiyebilirsiniz.

Tekir Köy Evi: Kaynaşlı ilçesi Sazlı Köyü’ndeki Tekir Köy Evi’nin sahipleri 110 yıllık dede evlerini 2006’da konaklamaya açmış. Yemyeşil doğa içinde, kuş sesleri arasında güne başlamak başka keyif. Kahvaltıda servis ettikleri acıkalı omlet, Abhaz peyniri ve asıbra denilen ot karışımıyla iç harcı hazırlanan ve yağda kızartılan açaç böreği gibi lezzetlerle Abhaz geleneklerini devam ettiriyor.

Lezzet Köftecisi: Düzce şehir merkezindeki mekân Arnavut Kardeşler Köftecisi olarak da biliniyor. Düzce köftesinde sadece yörede yetişmiş düve eti ve içyağıyla az miktarda ekmek (bazen mısır unu katıldığı da oluyor) ve baharat karışımı kullanılıyor.

Rumeli Restoran: Her türlü ev yemeği servis eden ve zor yer bulacağınız bir esnaf lokantası.

Köydeyiz Restoran: Köprübaşı Ömer Efendi Köyü’nde çok şık bir köy konağında hizmet veren mekânda yöresel yemeklerin yanında güveçte tavuk ve mevsiminde kabak tatlısı en çok sevilen tatlar.

MSM: Düzce’nin tarihi lezzetlerini sadece Türkiye’ye değil tüm dünyaya tanıtmak amacıyla Düzce Belediyesi tarafından açılan Mutfak Sanatları Merkezi (MSM), hem eğitim merkezi olarak kullanılıyor hem de kentin yemek kültürünü gelecek kuşaklara taşıyarak mutfak kültürünü canlı tutuyor. MSM’de yöresel ve kentin coğrafi işaretli lezzetlerini tatmak mümkün.

Yazarın Tüm Yazıları