İTO’da ilk aday tamam

MALUM, bir son dakika gelişmesi olmazsa ekim-kasım gibi odalarda seçim rüzgarı esecek.

Haberin Devamı

Kuşkusuz en kıran kırana yarış yine İzmir Ticaret Odası’nda yaşanacak.

İTO’da ilk aday tamam

Önümüzde 5 ya da 6 aylık bir süre olmasına rağmen adaylığını resmen açıklayan ve çalışmalara başlayan tek isim var: Zeki Yöndem...
Zeki Yöndem halen Kemalpaşa Sanayici ve İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı olarak görevini sürdürüyor.
Aynı zamanda Kemalpaşa OSB’de, dünyanın önde gelen bir spor malzemeleri satıcısı perakende zincirine üretim yapan Eko-Endüstri’nin de sahibi.
Özetle:
“İzmir Ticaret Odası’nın bir üyesiyim.
Her üyenin demokratik bir hakkı var.
Ben bu demokratik hakkımı kendi adıma kullanıyorum.
Arkamda teveccüh gösteren meclisten ve dışarıdan çok güzel dostlarım var.
Son derece inovatif, demokratik, açık, net, hesap verilir bir yönetim düşünüyorum.
Hedefim İzmir’e hizmet etmek” diyor.
Ve şimdilerde tüm enerjisini bu çaba için harcıyor.
Mevcut Başkan Ekrem Demirtaş cephesinden şu an için kulislere yansıyan bir şey yok.
Ama ben 26 yıldır İTO’yu yöneten Ekrem Demirtaş’ın rakipler iyice ortaya çıktıktan sonra yine aday olacağını düşünüyorum.
Aynı şekilde son seçimde 78 oy almasına rağmen, 20 oy farkla Ekrem Demirtaş’ın arkasında kalan Necip Nasır...
Son dakikada Necip Nasır’ın adaylığı üzerinde uzlaşıp yarıştan çekilen Metin Aztekin...
Ve Ortak Akıl Grubu’nun adayı Salih Özçiftçi’nin nasıl bir pozisyon alacağıyla ilgili de bekleyip göreceğiz.
Muhtemelen önümüzdeki süreçte aday borsasında bu isimlere yeni isimler de eklenecektir.
Ben -şu ana kadar adaylığını resmen açıklayan tek isim olduğu için- Zeki Yöndem’i medeni cesaretinden dolayı alkışlıyor ve bu zor yarışta başarılar diliyorum.
Zira, bugüne kadar Ekrem Demirtaş’ın karşısına birçok deneyimli isim başkan adayı olarak çıktı ama hiçbiri başaramadı.
Bakalım, üyeler teveccühlerini bu kez kimden yana kullanacaklar?

Haberin Devamı

***
İzmir’in simge
hastanesini kim
ayağa kaldıracak?

İTO’da ilk aday tamam

Haberin Devamı

TRT’nin İzmir Alsancak’taki ek binaları tam 30 yıldır çürümeye terk edilmişti.
TOKİ’nin ocakta ihaleyle satışa çıkardığı 13 dönüm arazi için en yüksek teklif Kenan Kalı, Murat Akdemir ve Sabri Memur’un ortak olduğu konsorsiyumdan gelmişti.
Ancak, itiraz üzerine bu ihale iptal edilmişti.
Turizm, konut, ticaret işlevli yapıların inşa edileceği arsa için yapılan ikinci ihaleyi yine aynı grup kazandı.
Duyumlarım buraya en kısa zamanda Alsancak’ın sembolü olacak çok özel bir projenin inşa edileceği yönünde.
Bu gelişme yaşanırken kulağıma başka bir haber daha geldi.
Gözde Grubu’nun patronu Opr. Dr. Kenan Kalı, TRT’nin binalarıyla birlikte hemen yanındaki Özel Ege Sağlık Hastanesi’ni de satın almış.
Genelde hastanelerinin binalarını kiralayıp işletmeciliğini üstlenen Kenan Kalı, bu kez yanına aldığı ortakla yapının yarısının da sahibi olmuş.
İşletmeciliği ise her zamanki gibi topluluk bünyesindeki Gözde Sağlık Grubu yapacakmış.

Haberin Devamı

İTO’da ilk aday tamam

Bana söylenen, 1997’de Azmi Ofluoğlu’nun sahibi olduğu Universal Hospitals Grubu bünyesine geçen, 2011’de yüzde 43 hissesi Hong Konglu yatırım fonu ADM Capital’e devredilen, ortaklar sermaye artırımı konusunda anlaşmazlığa düşünce kapanan, bir bankanın ödenmeyen kredisi nedeniyle icradan satışa konulan hastanenin hızlı çalışmayla yeniden sektöre kazandırılacağı...
Ve Opr. Dr. Kenan Kalı’nın ilk kez bir hastanesine ‘Gözde’nin yanı sıra ‘Ege Sağlık’ adını da koruyarak ‘Gözde Ege Sağlık Hastanesi’ ismini vereceği...
Hiç kuşku yok ki, 1969’da 50 ortakla kurulan ‘Özel Ege Sağlık Hastanesi’ İzmir’in köklü ve simge markalarından biri.
Çoğu İzmirli ve Egeli’nin acı-tatlı nice anılarının olduğu bir yer.
Mevcut durumu hayli acıydı.
Yapılan güçlendirmeye karşı günden güne çürüdüğü dışarından bile görülebiliyordu.
Şimdi, sağlıkta hedef büyüten Gözde Grubu ile yine İzmir ve Ege için vazgeçilmez sağlık kuruluşlarından biri olmaya aday.
Haydi hayırlısı...

Haberin Devamı

***
Bir İstanbullu daha geliyor

İTO’da ilk aday tamam

İZMİR, İstanbullu dev inşaat şirketlerinin gözdesi olmaya devam ediyor.
Duyduğuma göre şimdi de Dap Yapı geliyormuş.
Bugüne kadar, yaptığı lüks konut projeleriyle önce çıkan firma ilk kez İstanbul dışına çıkacakmış.
Ve ilk adımı da İzmir’den atacakmış.
Hatta geçtiğimiz haftalarda Alsancak’ta, yıkılan stada yakın bir yerde arazi de satın alınmış.
Yakında da çalışmalara hızlı bir şekilde başlanacakmış.
Sektöre yakın kaynaklardan edindiğim bilgiye göre ağırlıklı konut ve dükkanlardan oluşan karma bir proje olacakmış.
Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Yılmaz’ın hedefinde İzmir’de 3 yılda 3 projeye imza atmak varmış.
Ege’deki bir başka yatırım bölgesi olarak da Bodrum’da karar kılınmış.
Şirket, turizm cennetinde arazi geliştirme çalışmalarına son sürat devam ediyormuş.
Bakalım, Dap’tan sonra sıra kimde?
Bilgi geldikçe paylaşmaya devam edeceğim.

Haberin Devamı

***
Mermer çatlar mı?

İTO’da ilk aday tamam

İSTANBUL Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Ali Kahyaoğlu geçen hafta bir açıklama yaptı ve dedi ki:
“Bu yıl ilk kez İstanbul’da 23-26 Ağustos tarihleri arasında ‘Project Marble Eurasia Doğal Taş, Mermer Proje ve Teknolojileri Fuarı’nı düzenleyeceğiz.”
Dünyanın ikinci büyük mermer fuarına ev sahipliği yapan İzmir’den bir ses çıkmadı ama...
Vatan Gazetesi’nden Necla Dalan’ın haberine göre, bu açıklama sektör içinde farklı yorumlara yol açarken, birlik yönetiminde de görüş ayrılıklarına neden olmuş.
Öyle ki, yönetim kurulu üyelerinden Mustafa Selçuk Çevik, sektörün en büyük fuarının İzmir’de düzenlendiğini hatırlatarak...
“Fuara birlikler arasındaki sorun yüzünden İstanbul’dan katılım olmuyor. Yeni bir fuar düzenleyeceğimize Ege’deki birlikle sorunları çözüp İzmir’deki fuar için güçbirliği yapmalıyız.
İstanbul’un yanı sıra Bursa ve Antalya da mermer fuarı düzenliyor.
Sektörü ayrıştırmamamız, aksine birleştirmemiz lazım.
Bu kadar fuara katılmak için firmaların ne parası, ne de zamanı yeter.
MARBLE; Türkiye’nin en büyük, dünyanın ikinci büyük fuarı olarak lanse ediliyor.
Biz de gücümüzü bunun için kullanmalıyız” demiş.
Duymayanlara ben duyurmuş olayım.
Ve bir dip not:
İzmir’in hakkını bir İzmirli’nin değil de, bir İstanbullu’nun savunuyor olması da ilginç değil mi?

Yazarın Tüm Yazıları