Yalnız birkaç derece serinliyoruz

Hafta içi yurdun büyük kısmında sıcak bastırdı ama bugünlerde nispeten duruluyor.

Ancak aklınıza serin hava gelmesin, sıcaklıklar hafta içine göre yalnızca 3-4 derece azalıyor. Önümüzdeki haftanın ortalarında sıcaklıklar tekrar aşırı seviyelere çıkacak.

Bugünlerde etkili olan sıcaklara bakıp haziran için meteorologluk yapmayın, çünkü yılın bu zamanlarında sıcaklar şöyle bir bastırır gider. Hazirana kaldığı olmaz mı? Olur ama sıklıkla haziran normal sıcaklıklarda ve rüzgarlı olur.

SU TASARRUFU

Patates kızartmasını sever misiniz? Ya patlıcan? Ya da kabak? Ben havuca da bayılıyorum...

Şimdi size önümüz yaz, alkol almayın, ağır yemekler yemeyin, güneşte kalmayın gibi uyarılarda bulunacağımı sandınız değil mi? En azından ben sananlara sormuş olayım...

Konumuz su tasarrufu ve sularımızı zayi etme metotlarımız...

Su zengini bir ülke olmadığımızı sürekli ifade ediyoruz. Kuraklık yaşasak da yaşamasak da suyumuzu iktisatlı kullanmamız gerektiğini artık öğrenmeye başladık. Ne yapıyoruz? Gereksiz yere musluğu açmıyoruz, çamaşır ve bulaşık makinemiz tam dolmadan çalıştırmıyoruz, tıraş olurken ve diş fırçalarken suyu boşa akıtmıyoruz, sifonlarımızı gereksiz yere çekmiyoruz vb. Bunlar evde dikkat edilecekler...

Ancak su harcamasında en büyük kalem hangisi? Tarım tabii ki... Burada nelerin yapılması gerekiyordu? Ekili ürünün cinsine ve zamanına göre uygun sulama teknikleri kullanılması gerekiyor. Vahşi sulama ya da yağmurlama yöntemi yerine damla sulamanın kullanılması gibi. Vahşi sulamada tarlanın bir ucundan su bırakılıyor, diğer uca kadar akıyor. Burada suyu kontrol edemiyorsunuz, bir yer çok, bir yer az su alıyor, gereğinin altında da üstünde de su alan ürün zayi oluyor, bir de su israf ediliyor. Yağmurlama yönteminde de buharlaşma sonucu bazen yüzde 40’a kadar su kaybedilebiliyor.

ATIK YAĞIN ZARARI

Sıcak yaz günü, masanın bir köşesinde karpuz, domates, salatalık, yeşillikler doğranmış duruyor, masanın öbür köşesinde kızartmalar... Misler gibi kızarttınız patatesinizi, kabağınızı, patlıcanınızı, hele biberinizi, üstünde domates sosuyla beraber. Bir de sarmısaklı yoğurt varsa tadından yenmez. İyi güzel afiyet olsun gözümüz yok ama kızartmayı yaptığınız yağı ne yaptınız? "Bir sonraki kızartmaya saklıyoruz" şeklinde kaçamak cevap vermeyin. Hem kızarmış yağı çokça kullanmak biliyorsunuz sağlık yönünden doğru değil...

Evet, ne yaptınız kızartmanın yağını? Her şey tıraş olurken musluğu kapatmakla bitmiyor maalesef... Eğer "ne yapacağım, tabii ki lavaboya döküyorum" diyorsanız size 1 litrelik bitkisel atık yağın, 1 milyon litre suyu kirlettiğini söylüyorum!!!

Yalnızca sularımızı kirletmiyor, yeraltı kaynaklarına inerek dipten tahribat oluşturuyor. Denizanası oluşumuna ve artmasına da neden oluyor. Ne kadar lavaboya yağ, o kadar denizanası... "İyi hoş konuşuyorsun da yağı ne yapacağız?" derseniz, hatırlatayım ben bir meteoroloğum, havayı bilirim, suyu bilirim, bir de kızartma yerim o kadar!
Yazarın Tüm Yazıları