Yalçın Bayer: Kemal Demir, rant uğruna hemşirelik lisesini kapatıyor

Yalçın BAYER
Haberin Devamı

Kızılay'ın Atatürk'e saygısızlığı

Kızılay Özel Hemşirelik Lisesi Mezun ve Mensupları Derneği üyesi Doğan Kasadoğlu, Atatürk'ün bir vasiyetinin Kızılay eski Genel Başkanı Kemal Demir tarafından nasıl ayaklar altına alındığını anlatıyor:

‘‘Aksaray Sinekli Bakkal Sokağı'nda Haseki Hastanesi'nin karşısında içinde 7 dönümlük yer vardır. İçinde Kazasker Ali Bey Konağı'nın da bulunduğu bu alan Halide Edip Adıvar tarafından hemşire eğitimi verilmek üzere Kızılay'a armağan edilmiştir. Adıvar, 'Sinekli Bakkal' romanını bu konakta yazmıştır. 1924'te toplanan Kızılay Büyük Kongresi'nde, Atatürk'ün talimatıyla ilk 'Kızılay Hemşirelik Okulu'nun burada açılması kararlaştırılmıştır. Okul ilk mezunlarını 1927 yılında vermiş, bugüne kadar binlerce genç kızımız sağlık ordusuna katılmıştır. Okul daha sonra Milli Eğitim ve Sağlık Bakanlıkları'nın denetiminde lise düzeyinde eğitim vermiştir.’’

Kasadoğlu'na göre, 1995'teki Sağlık Şûrası'nda alınan karar gereğince, hemşirelik eğitimi 4 yıllık yüksek okul düzeyine çıkartılmış, bu karar 1996'da Resmi Gazete'de yayınlanmış. Ancak, Sağlık Bakanlığı'na bağlı olmayan Amiral Bristol, Gaziantep SEV ile Başkent, Fatih ve Maltepe Üniversiteleri'nin hemşire okulları, yüksekokullar yönetmeliğe uygun hale getirilmiş, buna karşılık Kızılay'ın hiçbir çaba göstermediği dikkati çekmiş. Kasadoğlu, ‘‘Biz dernek yönetimince buranın yüksek okul olarak açılacağını beklerken bir baktık ki, Kızılay'ın 1999-2000 ders yılı sonunda kapatılması kararını aldığını öğrendik. Zaten öğrenci sayısının bu yıl 33'e düşürülmesi bazı niyetleri gösteriyordu. Ben bu derneğin içinde tek erkek olarak hemşirelik mesleğine gönül vermiş bir kişiyim. Bu işin peşini bırakmayacağız, Atatürk'ün vasiyetinin ayaklar altına alınmasına bütün gücümüzle karşı çıkacağız’’ diyor.

Bu hafta Başbakan Ecevit'e başvurarak değeri trilyonlara varan örneği kalmamış muhteşem tarihi taşınmaz üzerinde tespit yapılmasını istemiş Kasadoğlu... Buranın başka bir amaçla kullanılması niyetiyle Atatürk'ün mirasının ortadan kaldırılmak istenmesi üzerine Kızılay yönetimi hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunacağını bildiriyor. ‘‘Tehdit de alsam bu mücadele için her şeyimizi ortaya koyacağız. Paris'teki Louvre Müzesi otel yapılabilir mi, bu da aynı mantık.’’ diyor.

Hemşirelik Okulu'nun yakınındaki Çapa, Cerrahpaşa Tıp Fakülteleri ve Haseki Hastanesi ilgilileri, bu yere aynı amaçla kullanmak üzere neden sahip çıkmazlar? Tabii Kemal Demir 12 şirket sahibi oğlu Yunus Demir ya da Kızılay'dan mamalananlara 49 yıllığına kiralatmamışsa...

Burs

EMEKLİ bir polis memurundan çağrı: Tarikatların eline bırakmadığım biri Hacettepe Tıp 5. sınıfında, diğeri aynı üniversitenin Bilgisayar Bölümü 2. sınıfında okuyan çocuklarıma bakacak gücüm kalmadı. Aylık eğitim bursu sağlayacak kurum ve kişiler arıyorum. Tel: 0312 250 36 45 (19.00'dan sonra).

Karşılıksız çeke af tartışılıyor

BURSA Uludağ Üniversitesi'nden Prof. Özer Serper'in dünkü karşılıksız çek verenlerin af kapsamına alınmasını isteyen ‘‘Af yasası mı yoksa af tasası mı?’’ yazısı büyük yankı uyandırdı.

Karşıt görüşleri dinleyelim:

- TURAN ERGİN (Ankara): Sayın Prof. Serper'in belki haklı yönleri olabilir. Ancak ben bir küçük esnafım. İhtiyaçlarımızdan kıstığımız paramızı sermaye yaparak, sac alıp, işleyip, işçilik ödeyip, kira ve vergisini ödediğim malımı 1998 Ağustos ayında Ankara Kazan'da kurulu Özal Panel diye bir firmanın siparişine binaen malzeme -faturalı- gönderdim. Çeklerin büyük bölümü elimde ama hiç ödenmedi. İcra da bir şey yapmıyor. Bir de karşılıksız çek verene af çıkarsa bizim gibi insanları dolandıranların parasını kim ödeyecek?. Bizim de çocuklarımız var.

- 3167 sayılı çek kanunu mağduru olduğunu söyleyen N. Telci ise, Prof. Serper'e destek veriyor: ‘‘Sayın Serper'in işlediği konu Türk adaletinde en önemli konudur. Neden dersiniz? Adliyeler işi gücü bıraktı; 3167 sayılı çek kanunu dosyalarının içinde boğuldu. Bu kanayan yaranın üzerine giderek kamuoyu oluşturmanızı bekliyoruz.’’

İSTANBUL'dan Ayten Dinçer, Prof. Serper'i ‘acı fakat gerçek’ yazısından ötürü kutlayarak şöyle diyor:

‘‘Konunun kapsam dışı bırakılmasını akla ve mantığa sığdırmak mümkün değildir. Sanki bankalar her önüne gelene hoyrat misali çek dağıtıyor da, çekleri alanların hepsi de önceden planlayarak bankaları dolandırıyor gibi bir senaryonun içine girerek, evrakta tahrifat gibi çok ağır bir suçla cezalandırmak sanırım insaf dışı olur. Aslında bankaların çek verdikleri tüccar ve sanayiciler bankalar tarafından tanınan ve onlara para ve kredi vermek için bütün kolaylıkların ısrarla sunulduğu ülkenin saygın kişileri olmasa, banka bu insanlara çek verir miydi? Eğer ülke şartları sanayici ve tüccar için bir zorluğa girmiş ise buna bankaların da köstek değil destek olması gerekir. Türk milleti el ele ve omuz omuza sloganı sözde kalmamalı.’’

Sağlık zulmü

SAĞLIK Bakanı Osman Durmuş'a; Hayati Mimiroğlu soruyor: ‘‘Giresun'un Görele ilçesinde 1985'te yapımına başlanan 400 yataklı Trafik ve Devlet Hastanesi 4 müteahhit değiştiği halde hálá bitirilemedi. Halk, yıllardır 10 yataklı hastane mi, sağlık ocağı mı olduğu belli olmayan kurumda tedavi oluyor. İnsanlar tedavi olmak için başka illere gidiyor. Kaçıncı yüzyılda yaşıyoruz ki, 14 yılda bir inşaat bitirilemiyor?

ERZURUM Valisi Osman D. Kadıoğlu'na: Şenkaya Kaymakamı Mestan Yayman kaçak olarak kestirttiği keresteleri nerede kullanacak? Ormanları korumak mı yok etmek mi kaymakamın görevidir? Kaymakamlık tarafından yapılan inşaatlarda kullanılan keresteler için ayrı bir fatura alınmış mıdır? Alınmışsa bu keresteler nereye nasıl gidiyor? Mülkiye müfettişlerine duyuruyorum.

Salih ÖZER-ŞENKAYA

NAZİLLİ'den Hikmet Kınsız: Aydoğdu Mahallesi'ndeki caminin avlusunda bulunan kahvehane ve bunun orta yerindeki musalla taşında cenaze namazı kılınırken insanlar oyun oynuyor, TV'lerden maç izliyor. Bu İslami esaslara uygun mudur? Ayrıca caminin dükkanları adil olarak kiraya verilmiş midir? Bedava olan caminin suyu hangi dükkánının şebekesine kaçak olarak çekilmiştir? Ses düzeni neden onarılmıyor? Bunları gündeme getirenler din düşmanı mı oluyorlar Müftü Bey...

İÇİŞLERİ Bakanlığı Vatandaşlık Genel Müdürlüğü'ne... Ben Bulgaristan uyruklu Türk soylu bir vatandaşım. Türk vatandaşlığına geçmek üzere yapmış olduğum başvurum (236-12124-98) güvenlik soruşturmasından sonra olumlu görülerek Emniyet Genel Müdürlüğü'ne yazılmıştı. Aradan 6 ay geçti haber yok. Bir işlem bu kadar sürer mi?

Ayshe Redjep ARDALI

- ACABA Kızılay yetkilileri 'personel yetersizliğinden depolarımızdaki malları afet bölgelerine gönderemiyoruz' dediler de millet gelen yardım malzemesini tasnif için yardıma koşmadı mı?

Erdal YETKİN-LEVENT

YALOVA depreminde Yüksel Sitesi'nin enkazında can verenlerin yakınlarının toplantısı 16.10.1999 Cumartesi günü saat 13.00'te Kadıköy Evlendirme Dairesi'nin 2. katında yapılacaktır. Duyurulur. Dr. Erol ATILGAN.

FETHİYE'de Aries Hotel tatil devresine üye oldum. 3600 dolardan ancak 1450'sini ödeyebildim. Paramı geri istedim, yüzde 10 vazgeçme bedeli olarak eksik ödeyeceklerini taahhüt ettiler. Aradan bir yıl geçti, ödemiyorlar. Tüm okurlara ibret olsun.

Numan KÖKTEN-ANKARA



Yazarın Tüm Yazıları