Sağduyu ile çözülür

MÜLKİYELİLER Birliği (MB), Mimarlar Odası (MO) Ankara Şubesi’nin açıklamasını ‘üzüntü’ ile karşıladığını ve ‘suçluların telaşı’ içinde kendisini aklama içinde olduğunu bildirdi.

Haberin Devamı

Açıklama özetle şöyle:
“MB binalarının yenilenmesi tartışmaları 37 yıl önce Mülkiyeliler Birliği Vakfı’nın kurulması ile başlamış ve son üç yılda yeniden canlanmıştır. MB’nin uzun bir süreden bu yana kangren haline gelen mekan ihtiyacının karşılanması amacıyla binaların yenilenmesi konusunun üç yıl önce Yönetim Kurulumuzda yeniden konuşulmaya başlandığı günlerde MO (Ankara) bize başvurarak kendilerinin de mekan ihtiyacı olduğunu, ihtiyaçların ve çözümün ortak olduğunu ve bu sürece dahil olma talebini iletmiştir. Görüşmelerde ortak hareket etme kararı alınmıştır. Oluşturulan ortak komisyonun yaklaşık 2.5 ay süren çalışmaları sonucunda bir protokol imzalama aşamasına gelinmiştir. Yapılan çalışma sonucunda MB ile MO’nın mekan ihtiyacı tespit edilmiş, toplam 7004 m2 bina yapılabileceği, bunun %32’sinin (1189 m2) MO tarafından kullanılması, %68’inin (3709 m2) MB tarafından kullanılması, geri kalan bölümlerin ortak kullanımda olması, gerekli toplam finansmanın (yaklaşık 3.012.000 TL) %72’sinin MO (2.168.000 TL), %28’inin MB (843.000 TL) tarafından karşılanması konularında mutabık kalınmıştır. Görüşmelerin başından itibaren, binalarımız Vakıf malı olduğu için herhangi bir mülkiyet devrinin söz konusu olmayacağı, Vakıf senedinde 20 yılı aşmamak üzere, peşin kira bedeli karşılığında kullanım hakkının devredilebileceğine ilişkin hüküm bulunduğu ve bu çerçevede bir işlem yapılabileceği ifade edilmiştir. MO (Ankara) bu koşulu kabul etmiştir. Ancak kendilerinin şube olarak bu finansmanı karşılama olanakları olmadığını ve finansman konusunun MO Genel Merkezi ile paylaşılması ve oradan finans desteği alınması gerektiği belirtilmiştir. Daha sonra MO Genel Merkezinin mülkiyet devrinin olmadığı bir durumda 20 yıl kiralama karşılığı bu kadar paranın verilmesinin rasyonel olmayacağı gerekçesiyle Ankara Şubenin finansman talebini reddetmesi üzerine görüşmeler kesilmiştir. MO Ankara Şubenin finansman talebinin tartışıldığı Genel Merkez toplantısının tutanakları kendi ellerinde mevcuttur. Bunun açıklanması halinde söylediklerimizin doğruluğu bir kez daha teyit edilecektir. Bu görüşmeler boyunca tartışılan tek şey binaların yıkılarak yerine yeni binaların yapılması konusu olmuştur, korumaya ilişkin tek cümle ifade edilmemiştir. İlgili rapor bunu açıkça ortaya koymaktadır. Zaten o kadar küçük bir alanda 7004 m2 bina elde edilmesi başka türlü olanaklı değildir. MO’nın, aradan üç yıl geçtikten sonra “bizim ihtiyaçlarımızı çözüyorsa proje doğrudur, sizin ihtiyaçlarınızı çözmeye yönelikse değildir” ya da “dün dündür bugün bugündür” şeklinde özetlenebilecek bir yaklaşımla başlattığı girişimi kendilerine yakıştıramadığımız gibi mimarlık meslek etiğine de uygun bulmuyoruz. Ancak istikrarlı oldukları bir konu var ki, o da bizim binalarımız mülkiyetinin kendilerine ait olması konusundaki ısrarlarıdır. MB’nin kapıları ortak değerleri savunageldiğimiz tüm demokratik kitle örgütlerine, meslek örgütlerine, aydınlara açık olagelmiştir. Ancak bu açıklık adeta yatak odamıza kadar girebilecekleri, kendi iç işleyişimiz ve süreçlerimizi ilgilendiren konularda açık taraf olabilecekleri, hele MB’nin 2010’da yapılacak Genel Kuruluna dönük hesaplarla MB’nin kurumsal iradesinin önüne başka kurum ya da örgütlerin iradesini geçirmeye çalışan bir grup üyemizin aracı haline gelmelerini mazur göreceğimiz anlamına gelmemektedir.
Yıllarca ortak mücadele yürüttüğümüz, hemen her yardım taleplerine olumlu yanıt verdiğimiz, dayanışma içinde olduğumuz MO’nın telaşla başlattığı girişim ve yayınladığı deklarasyon ile içine düştüğü durumdan çıkma çabası bizim açımızdan anlaşılabilir ancak kabul edilemezdir. Ayrıca iki kurumun karşı karşıya geldiği görüntüsü nedeniyle de derin bir üzüntü içindeyiz. MO ya da bu konuda itirazlarını dile getirenlerin ne yapılmaya çalışıldığı ile ilgilenmeleri halinde tartışmanın daha sağlıklı bir zeminde yürümesinin olanaklı olduğuna inanıyoruz. MB, 1990’li yılların başından itibaren sosyal kültürel mekanlarını yitirmiş, günde bine yakın insana hizmet veren bir lokantaya ve otele dönüşmüştür. Bu projeyle yapılmaya çalışılan MB’nin hem üyeleri, hem SBF öğrencileri, hem de Mülkiye dostları için yeniden bir sosyal kültürel ve sanatsal üretim merkezi olarak yeniden yapılanmasıdır. İki bodrum ve giriş üzeri 4.5 kat olarak tasarlanan binanın 4 katı tiyatro, sergi, konferans salonu, kütüphane, okuma salonu, mülkiye müzesi, toplantı odaları ve yönetim birimleri olarak ayrılmış, bahçe 648 m2’den 682 m2’ye çıkarılmıştır. Daha fazla kat izni bulunduğu halde binaların bahçeyi boğmaması ve mevcut kullanım alışkanlıklarının sürdürülmesi amacıyla eksik katla yetinilmesi bu projenin rant eksenli değil, sosyal kültürel eksenli tasarlandığını açıkça ortaya koymaktadır. Umuyoruz ve diliyoruz ki MO yaptığı yanlışta ısrarcı olmaz, 2 kurum arasında yaşanan bu yaralayıcı tartışma geri dönülmez bir noktaya taşınmadan sağlıklı tartışma ortamına yeniden dönülerek sağduyu ile çözülür.”

GÜNÜN SÖZÜ

Haberin Devamı

“KÜRTÇE maç anlatımı da Danıştay yolunda... Kürtçe mal anlatımı da Danıştay yolunda... RTÜK’ün çıkardığı farklı dilde yayın yönetmeliğinin iptali davasında, RTÜK’e süre verildi. Danıştay kararı incelemeye aldı. Böyle giderse, kırk yamalı bohça görünümüne düşürülecektir.”
? (Hukukun Egemenliği Derneği Genel Başkanı Ercan Geçmez)

Haberin Devamı

Suphi Karaman kimdir

SUPHİ Karaman, Millet-Ordu birliğini sağlayıp Amerikancı ‘Menderes Diktatörlüğü’nü halk hareketiyle yıkarak Türkiyemizi yeniden Kemalist Devrim rotasına sokan 27 Mayıs Devrimi’nin önderlerindendir.
? 27 Mayıs, Kontrgerillanın ülkemizdeki ilk büyük operasyonu olan 6-7 Eylül provokasyonunun hesabını sormuştur.
? Suphi Karaman, yaşamının hiçbir döneminde ABD’ye gitmemiş, kontrgerilla eğitimi almamıştır.
? Karaman, Kore’deki Türk Tugayının geri çekilmesi kararını eski Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel’e imzalattıran ve Amerika’ya rağmen “Kore’deki tugayı kaldırıyoruz” diyen Atatürk subayıdır.
? İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı olduğu sırada vefat eden Karaman’ın yaşamı Amerikan emperyalizmine ve kontrgerillaya karşı mücadeleyle geçmiştir. Bilimsel sosyalizmi rehber edinen, Atatürk’ün devrimciliğini kıskançlıkla örnek alan Suphi Karaman, leke tutmaz bir namus abidesidir.
?Av. Hasan Basri ÖZBAY- İP Genel Başkan Yardımcısı

Haberin Devamı

Biliyor musunuz

? BES Genel Başkan Yardımcısı Mine Kıvrak’ın, başta öğretmenler olmak üzere eğitim çalışanlarının ekonomik durumlarının kötü olduğunu, bu nedenle 540 TL olan eğitime hazırlık ödeneğinin bir maaş tutarına yükseltilmesini ve saatlik ek ders ücretinin de 10 TL olmasını gerektiğini söylediğini... Ayrıca, “eğitim çalışanlarına her yıl kış mevsimi başında 500 TL yakacak yardımı yapılmalı, mahrumiyet bölgelerindeki öğretmen öğretmenlere 250 TL tazminat ödenmelidir” dediğini...

Yazarın Tüm Yazıları