Prezervatif bile kurtarmıyor

Yıllardır erkeklerin bulaştırdığı HPV’nin (human papiloma virüs) rahim ağzı kanserine yol açarak, kadınları mağdur ettiği üzerinde duruldu. Ancak uzmanlar giderek daha yüksek sesle HPV’nin erkeklerde de siğille penis, anal kanal, baş ve boyun kanserlerine neden olduğunu söylüyor

Lizbon’da yapılan ve kadın kanserlerinin tartışıldığı Eurogin 2011’in gazetecilere yönelik oturumlarından biri de HPV’nin yol açtığı hastalık ve kanserlerdi. MSD ilaç firmasının düzenlediği toplantıda konuşan ABD Lee Moffitt Kanser Merkezi Araştırma Enstitüsü’nden Prof. Dr. Anna R. Giuliano, şunları söylüyor:
“Bilim insanları olarak uzun süreden beri HPV’nin erkeklerde hastalıklara yol açtığının farkındaydık. 2007’de de Dünya Sağlık Örgütü bir açıklamasıyla HPV’nin erkeklerde de kanser yapıcı etkisine dikkati çekti. HPV hem kadınlar hem de erkeklerde aynı şekilde davranıyor. Fakat erkeklerdeki baş ve boyun kanserleri /images/100/0x0/55eb5f45f018fbb8f8bcd8c8(ağız boşluğu ve bademcik kanserleri) kadınlara göre daha yüksek oranlarda görülüyor. Erkeklerdeki kanserlerin büyük kısmını HPV 16 yapıyor. Tedavi esnasında ameliyat gerekebileceği için sonuçları çok daha ciddi. Kadınlarda rahim ağzı kanserini erken yakalamak için kullanılan pap smear tarama testinin birbenzerinin erkekler için bulunmaması dezavantaj. Erkeklerin de HPV enfeksiyonlarından ve yol açtığı kanserlerden korunmasının tek yolu aşı. Cinsler arasında ayrım yapılmadan, erkekler de kadınlar gibi HPV aşısı yaptırmalı.”
Prezervatif HPV’den korumaya yetmiyor çünkü hastalığın bulaşması için küçük bir ten teması bile yetiyor.

EŞCİNSELLERDE DAHA TEHLİKELİ

HPV enfeksiyonu, bölgenin yapısından ötürü anal kanalda uzun süre kalıyor. Bu nedenle de kanser oranları anal kanalda daha yüksek. Kadınlarda rahim ağzında kanser yapan virüs tiplerinden olan HPV 16, erkeklerde de anal kansere zemin hazırlıyor. Prof. Dr. Giulilano, “HPV’nin dış genital bölgedeki etkisi heteroseüksel erkeklerle, homoseksüel erkeklerde aynı. Ancak kendi cinsleriyle birlikte olan erkeklerde anal kanaldaki yıkım ve enfeksiyon riski daha yüksek” diyor.
ABD Georgia Augusta Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. Daron Ferris de, HPV aşısının cins ayrımı yapılmadan, kız-erkek çocuklara uygulanması gerektiği görüşünde ve aşı yapılanların yaklaşık tümünde HPV’ye karşı antikor geliştiğini anlatıyor: “Cinsel faaliyet başlamadan uygulanması halinde aşı kişiyi dört HPV tipine karşı koruyor. Aşıyla ilgili herhangi bir güvenlik sorunu da yok.”

TEK ÇÖZÜM AŞI

ÖNERİLEN YAŞ 9-26 ARASI


Ergenlik çağındaki erkeklerle yapılan araştırmalar koruyuculuğunun kızlardan farklı olmadığını ortaya koydu. Dolasıyla hem kendileri hem de partnerlerini korumak isteyen erkeklere bu aşıyı yaptırması öneriliyor. Erkeklere de aynen kızlar gibi cinsel yaşam başlamadan 9-26 yaşlarında, üç doz (0-2 ve 6’ıncı aylarda) uygulanması öneriliyor.
HPV, canlı bir aşı değil. Aynen hepatit aşıları gibi genetik teknolojiyle hazırlanıyor. Bilinen ciddi bir yan etkisi yok. Sadece diğer aşılar gibi yapılan yerde lokal ısı artışı, kızarıklığa yol açabilir. WHO (Dünya Sağlık Örgütü) aşının yapılmasını öneriyor. HPV aşısı ABD ve Avustralya’da erkek çocukları için de rutin aşılama programına alındı. Türkiye’de aşıyla ilgili veriler takip ediliyor, ancak rutin aşılama programına ne kız ne de erkek çocuklar için henüz alınmadı.

Hijyen banyodan başlar

Banyo, tuvalet ve küvetler, mantar ve bakteriler için ideal üreme ortamı. Çünkü bunların içinde bol su ve vücut kirlerinin oluşturduğu birikimler var. Özellikle evde bebekler, yaşlı ve kronik bronşit hastaları varsa, buraları temiz tutmak şart.
Çünkü burada üreyen aspergillus cinsi mantarlar, bağışıklık sistemi zayıflamış kişilerde ağır enfeksiyonlar ya da alerjik reaksiyonlar ortaya çıkarabilir. Banyo hijyeni için:
* Banyoların, küvet ve duvarların, duşakabin panellerinin temizlenmesi havalandırılarak kurutulması gerekir.
* Duşakabinlerin kapıları kapalı tutulmamalı, aralık bırakılmalı.
* Mantar ve bakterileri engellemek kolay ancak yerleşmiş küf mantarını ortadan kaldırmak çok zor. Banyoyu en az bir ay hiç kullanmamak bile gerekebilir. Banyonun kurumasına fırsat vermek gerekir.
* Banyoların her gün tüm yüzeylerinin dezenfekte edilmesi ve havalandırılması gerekir. Temizliğin yapılamadığı kör noktalar da mantarlar için uygun ortamlar. Bu nedenle kör noktaların izolasyon bantlarıyla kapatılması da bir yol.
* Banyoda duvar kağıdı ya da küçük seramikler yerine geniş seramikleri tercih edin.
* Klozetler mümkünse her kullanımdan sonra dezenfekte edilmeli, kapakları kapalı tutulmalı.
* Klozet kapağı kapatıldıktan sonra sifon çekilmeli.
* Diş fırçası ve diş macunu gibi hijyen malzemeler klozetten olabildiğince uzakta durmalı.

ŞİFA KÜTÜPHANESİ
Bel ağrısıyla ilgili her şey

Kitabın girişinde, bel ağrısı için “Soğuk algınlığı kadar yaygın ama ağrısı yirmi kaz daha fazla” yazıyor. Johns Hopkins Medicine ile Anadolu Sağlık Merkezi’nden iki doktorun yazdığı ‘Bel Ağrısı’ adlı kitap hem sorunu anlamaya hem de baş etmeye yardımcı. Dr. Ziya Gökaslan ve Dr. Lee Hunter Riley’in yazdığı kitap, 14 lira.

UZUN LAFIN KISASI

YANLIŞ: Kilo vermek için bol bol zeytinyağlı yiyorum.
DOĞRU: Zeytinyağıyla yapılan yemekler sağlıklı ama kalorisiz değil. Bir tatlı kaşağı tereyağıyla bir tatlı kaşığı zeytinyağının kalorisi aynı.

SAĞLIĞIM İÇİN
Sümer Ezgü

MUTLAKA YAPARIM: Sabahları yoga ve esneme hareketleri yaparak bedenimi açarım. Gıdama çok dikkat ederim. Dengeli beslenmeye özen gösteririm. Sekiz saat uykunun altına düşmemeye çalışırım. Gece hayatını sevmem, yıllardır uzak duruyorum. Düzenli yaşamaya gayret ediyorum. Her yıl sağlık kontrolünden geçerim.
ASLA YAPMAM: Sigara içmem. Sosyal alkol içicisiyim. Mümkünse sakin olmaya çalışıyorum. Sinir sistemimi olumsuz etkileyecek şeylerden kaçıyorum.
MUTLAKA YAPACAĞIM: Mümkün olduğu kadar doğada olmaya çalışıyorum. Hayvan, bitki ve ağaçlara dokunmak için her fırsatta Karadeniz’e kaçıyorum. İki-üç ay Antalya’da yaşıyor, yaylalara çıkıyoruz. Böylece rekabet ortamından kaçabiliyoruz. Bu yaz da mutlaka gideceğiz.

TAMAMLAYICI TIP
Herkese hipnoz yaptırmayın


Hipnoz son yıllarda yeniden ‘hit’ olan, her derde deva olarak sunulan yöntemlerden biri. Doktorların yanı sıra, diş hekimleri, psikolog, sosyal hizmet uzmanları, astrolog, medyum ve yaşam koçu ilgili ilgisiz pek çok kişi hastalıkları hipnozla tedavi ettiğini öne sürüyor. Uygun sorunlar ve uygun kişilere uygulandığında gayet olumlu sonuçlar alınabilen hipnozu bu konuda gerçekten yetkili uzmanlara yaptırın, derim. Bazı durumlarda hipnoz yarar değil ciddi zararlar verebilir.
Yazarın Tüm Yazıları