Pavyonda çok kötü muamele görüyorum

Size Adana’dan yazıyorum. Aslen Adıyamanlıyım. 25 yaşındayım. O kadar sıkıntı içindeyim ki nasıl anlatsam bilemiyorum, inanın ölmeyi düşünüyorum, son olarak size yazmayı düşündüm.

Güzin Abla ben 16 yaşında aile zoruyla evlendirildim, 2 yıl evli kaldıktan sonra eşim vefat etti. Gelenekleri gereği, karşı çıkmama rağmen, eşimin evli kardeşine ikinci eş olmak zorunda kaldım. Bu evliliğimi imam nikahı ile yaptık, ama evde çok huzursuzluk oldu. Mecburen baba evime geri döndüm. Orada da istenmedim. Adıyaman’dan Adana’ya geldim, çok çaresizdim. Bir süre akrabaların yanında kaldıktan sonra pavyonda çalışmaya başladım, ancak her şey şimdi daha da kötüleşmiş durumda. Para kazanmak umuduyla girdiğim işte, şimdi çok acı olaylarla karşı karşıyayım. Çok borcum var, ayrıca da kötü muamele görüyorum. Çok çaresizim, ailemin yanına da dönemem. Son olarak size yazmayı uygun buldum, lütfen bana yardım edin.

RUMUZ: GÜLSEREN 25

Çok sevgili kızım, işte her zaman beni üzüntüye boğan bir doğulu kadın öyküsü daha. Bu gelenek ve göreneklerin, bu törelerin acımasızca hırpaladığı bir kadının öyküsü. Bu kayınbiraderle evlendirilme zorlaması karşısında kimbilir ne kadar çok kadın intihar etmiştir, ne kadar kadın evinden barkından kaçmış, işte böyle kötü insanların eline düşmüştür, kimbilir? Ya kızlarına sahip çıkmayan ailelere ne demeli? Sana nasıl yardım edebileceğimi bilemiyorum, sevgili kızım. Keşke elimden bir şeyler gelse, senin bu acı öykünden etkilenen, sana gerçekten içtenlikle, dürüstçe yardım etmek isteyen birileri olur mu, bilemem. Ama olursa onların mektuplarını sana iletmeye çalışırım. Bütün yapabileceğim bu. Allah yardımcın olsun, güzel kızım. Senin gibi zor durumdaki töre kurbanı kadınlara da.. Kim artık bu törelere dur diyecek, bilemiyorum.

Bir deniz feneri kadar yalnızım

Köşenizi her gün merakla, ilgiyle okuyorum. Dürüst, iyi kalpli ve güvenilir bir insan olduğunuz için bu yazıyı göndermekten çekinmiyorum. Ben 24 yaşında üniversite mezunu Bursa’da yaşayan bir delikanlıyım. Sanatla uğraşan, müzik ve tiyatroyla ilgilenen, olumlu düşünce, Reiki gibi konuları araştıran, çok kitap okuyan, bireysel gelişim peşinde koşan, yazı yazmaktan hoşlanan, duygusal, kültürlü ve seviyeli bir gencim. Her insan kendi resmini ararmış. Sevmeye sevilmeye ihtiyacım var. Artık komplekse girmeden düşlerimdeki prensese kavuşmak istiyorum. Hep Tanrının beni sevdiğini düşündüm, ileride iyi bir kaderim olacağını, düşündüm. Şu anda, tek eksiğim duygulu bir ruh eşi. Kadınların kişiliği, ruh hali, zerafeti, romantikliği müthiş etkileyici. Ancak ben ne yazık ki bir deniz feneri kadar yalnızım. 24 yaşında yeniden doğmak istiyorum.

‘ Ben bozkırdaki ağaç

Sen uzakta akan su

Özlemi yüreğimin

Yüzyıllardır yakan su’ dörtlüğü beni ve hayalimi en iyi tanımlayan sözler. Kafama ve ruhuma uygun birini bulursam dünyanın en mutlu insanı ben olurum.

Mail adresi:

pashac80@yahoo.com

Sevgili oğlum, duygu yüklü satırların beni etkiledi. Bu nedenle mail adresini yayınlıyorum. Umarım bu karamsarlığın, ruhunun eşini bulunca, giderilmiş olur. Senin gibi duygusal biri için kolay olmasa da mutluluğu yakalarsan, bana yazmayı ihmal etme.

Çekici erkeklere karşı koyamıyorum

Sevgili Güzin abla, Ben 20 yaşında üniversite okuyan bir genç kızım. Genelde arkadaş çevresinde sevilen ve takdir gören bir kızım. Fakat bazı durumlarda kendime hakim olamıyorum. Çekici bir erkek gördüğümde dayanamadığım ve tek gecelik ilişkiler yaşadığım durumlar oluyor. Libidoma hakim olamıyorum. Acaba bu bir hastalık mı? Bundan nasıl kurtulabilirim? Üstelik beni çok seven ve bana değer veren bir erkek arkadaşım da var. Uzun süreli ve düzenli bir ilişkimiz olmasına ve evlenmeyi düşünmemize rağmen, bu tutumumdan vazgeçemiyorum. Üstelik ona bunu yaptığım için çok büyük suçluluk duyuyorum. Ben de her genç kız gibi mutlu bir yuva kurmak istiyorum. Ne yapmalıyım? Lütfen bana yardım et.
RUMUZ: LİMON ÇİÇEĞİ

Evet kızım, bu bir rahatsızlık. Aşırı seks düşkünlüğü, cinsel açıdan doyumsuzluk kadınlarda nemfomania denen bir ruhsal hastalıktır. Senin durumun bunu hissettiriyor. Elinde olmadan, o erkekten bu erkeğe sürüklenmen, seni yıpratıyordur. Çünkü kadınlar, erkeklerin tersine, ne kadar çok partner değiştirirlerse, o kadar acı çekerler, o kadar depresyona girerler. Çünkü onların yapılarında monogami yani tek eşlilik vardır. Erkeklerde ise poligami yani, çokeşlilik durumu görülür ki bugün genç erkekler de artık, eskisi kadar ondan ona gezmekten mutluluk duymadıklarını yazıyorlar bana. Kadının ruh dünyası ilişki kurduğu erkeklerin sayısı arttıkça karmakarışık olur, yıpranır. Zaten sen de kendinden ve bu tutumundan hiç hoşnut değilsin baksana. Mutlaka iyi bir psikiyatri uzmanına başvurup, hiç çekinmeden bu durumunu ona açıklamalı, ondan yardım almalısın. Mutlaka iyileşirsin, rahatlarsın. Sevdiğin gençle de mutlu bir yuva kurmayı başarırsın umarım.
Yazarın Tüm Yazıları