‘Öyle Bir Geçer Zaman ki’ nasıl ‘Böyle de Geçer Zaman’ oldu

Çaba Derneği’nin ‘Çaba Gala’ adlı oyunu tüm haftaya damgasını vurdu. Herkes sahneye çıkan ünlü isimleri konuştu da kimse neden bir tek ‘Öyle Bir Geçer Zaman ki’ dizisinin adının değiştiğini sormadı.

Haberin Devamı

Geçen pazartesi Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda Muhteşem bir ‘çaba’ vardı.
Çaba Derneği’nin Ayvansaray Çocuk ve Gençlik Merkezi Müdürlüğü binası yapımı için iş, sanat medya ve cemiyet hayatının birbirinden değerli isimlerini bir araya getirerek sahneye çıkardığı gecede bir müzikli gösteri izledik.
Türkan Sabancı’dan Ali Ağaoğlu’na, Abdürrahim Albayrak’tan Birgül Dereli’ye, Murat Yalçıntaş’tan Cihan Kamer’e, Ertuğrul Özkök’ten Savaş Özbey’e yok yoktu sahnede…
Baktım başa çıkamıyorum, kim hangi oyunda karıştırıyorum, oyun öncesi dağıtılan tanıtım kartlarına göz atayım dedim.
Her oyunun ismi doğru. Bir tek ‘Öyle Bir Geçer Zaman ki’ olmuş ‘Böyle de Geçer Zaman’… Sahnede doğrusu kullanılsa da elimdeki tanıtım kartında isimler de farklı. Ali Kaptan yerine Serdar Kaptan, Caroline yerine Josephine var…
 Bu yanlışlığın sebebini derneğin başkanı Özlem Cankurtaran’a sordum. “Yanlışlık yok” dedi Özlem Hanım. Meğer ‘Öyle Bir Geçer Zaman ki’nin senaristi Coşkun Irmak izin vermemiş; “Bu benim gerçek hikâyem, veremem” demiş. Özlem Hanım dil dökmüş, derneğin yararına kısacık bir parodi olduğunu söylemiş ama Nuh demiş peygamber dememiş Irmak. “Madem hikâyesi mahrem nasıl TV dizisi olarak izliyoruz o zaman” diye sordum… Özlem Hanım, “Şaşkınım. Hiç böyle bir yaklaşım beklemiyordum. Üstelik provalara başlamıştık. Mecburen adını değiştirip kullandık ama tabii oyuncularımız dizideki karakter isimlerini ezberlediği için sahnede karışıklık oldu” dedi.
Çorbaya tuz atmak istemeyenler de olabilir bu hayatta değil mi, zaman öyle de böyle de geçiyor zaten, ne fark eder ki…

Haberin Devamı

KOSTÜMLER DE SATILIK

Gecenin sunuculuğunu yapan Sıla Öztürk Oram aynı zamanda gecenin kostümlerini tasarlayıp diken gizli kahramandı. Sıla Hanım’ın Nişantaşı Valikonağı’ndaki atölyesinde bir buçuk aylık geceli gündüzlü çalışmasıyla çıkan kostümler görenlere parmak ısırttı. Kostümleri oyunculara hediye etmemişler. Kostümünü hatıra olarak saklamak isteyenin, dernekten bir bağış karşılığı alması gerekecekmiş. Hadi bir dedikodu da vereyim size: Sezen Aksu’nun kıyafetlerini de Sıla Hanım dikiyor.

Yazarın Tüm Yazıları