Otobanda durum

Temmuz 26, 2002 02:13

POLİTİKA otobanında sağ ve sol şeritteki tüm araçlar seçime doğru yol alırken en zor durumda olan Bülent Ecevit.

Seçime gidilirse DSP bitiyor, bu yüzden gidemiyor.

Başbakan olarak kalmak istiyor, kalamıyor.

Hem gidemeyen, hem kalamayan durumda o.

Muhtemelen işte bu noktada aklına 12 Eylül kavşağındaki o geleneksel çözüm geliyordur:

Bir zincirleme kaza.

Tüm araçların birbirine girip, siyaset otobanını berbat ettikleri veKenan Evren'in düdüğü öttürüp ehliyet ve ruhsatları topladığı o geleneksel çözüm.

Ya da 28 Şubat kavşağındaki o klasik çare:

Tankların trafiğe çıkması.

*

İşte kurt kaptan Ecevit'in aklına gelen bu olmalı.

Yine öne geçmek için bir mucize.

Çünkü tanklar trafiğe çıkıp da siyaset otobanını her sivil trafiğe kapattıklarında, yoldan çıkmış Demirel ile Ecevit siyaseten yok olmaktan kurtuldular.

Bir kaporta-boya...

Bir de baktık ki topuklamış geliyor arkadaşlar.

İşte; Ecevit'in durup dururken Kasımpaşa şoförü Tayyip'i, ya da HADEP mülteci kamyonunu rejim açısından büyük tehlike göstermesi, ‘‘Tanklar yola çıkacak’’ demesi bundan.

Elbette Kasımpaşalı Tayyip önde gözüküyor.

Özellikle Hac Turizm'in Necmettin Usta'sı aşırı ‘‘sağ’’layarak tehlikeli araç kullanmaktan trafikten men edilince...

Ve bir oy verip, tek biletle hem dünyada mekána, hem ahrette imana varmak isteyen açıkgöz yolcu vatandaşlar bu tarafa kayınca...

Ya da HADEP...

Arkasından pe-kakakaka itildiği bilinse de.

Bir Başbakan'ın ‘‘Seçim olursa rejim tehlikeye girer’’ demesi akıl alacak iş midir?..

*

Artık tanklar yola çıkmamalı.

12 Eylül'ün, politika otobanının asfaltında açtığı derin palet izleri hálá duruyor.

Hostes Rahşan Ecevit'in tarifine göre manevra yapıp, aracı tekerlekleri havada park eden, bu yüzden de gidemeyen Ecevit'in kafasında geleneksel çözümler olsa da...

Demokrasi yolu açık olmalı.

Cümleten hayırlı yolculuklar.