Muhteşem Yüzyıl sonrası nelere el atılmalı

- Son günlerde herkesin Facebook duvarına iliştirdiği, “işbu profil içeriği özel ve gizli bilgi niteliğinde olup...” diye başlayan uzun, sıkıcı ve saçma iletiye...

Haberin Devamı

-  Her şeyi hazır olmasına rağmen Ivana Sert’in Nişantaşı’ndaki mekanının neden bir türlü açılamadığı şeklindeki X-Files tipi soruna...
-  Demet Akalın’ın son albümünde yer alan, başta “Yılan” olmak üzere tüm giderli hitlerin, gençlerimizin gönül ilişkisinde bulundukları kişilere karşı kin ve öfkeyle doldurup doldurmadığı
meselesine...
-  Emir’in Yolu dizisine bir an önce Feriha’nın geri getirilip reytinglerin arzu edilir düzeye erişmesi konusunda yapımcı şirketin kulağının çekilmesine...
-  O Ses Türkiye yarışmasında sesleri çok iyi oldukları halde jürinin bazı yarışmacılara neden dönmediği mevzusuna...
-  Buse Terim’in Best model ilişkisinin bir haftada bitmesi üzerine kendisinin acilen gardırobu düzgün, hali vakti yerinde bir hayırlı kısmetle baş göz edilmesine...
-  Sevgilisinin mutlaka sportmen Billy kıvamında olmasını arzuladığını ifade eden Ece Vahapoğlu’nun acilen sportmen erkek cenneti Kaliforniya’ya yollanmasına...
-  Benzer şekilde, “ABD gibi güzel ve seviyeli filmler yapın. ABD’de tarih olumlu yönde abartılıyor, bizde ise olumsuz” diyen Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Metin Hülagü’nün de Los Angeles’taki Universal Stüdyoları’na tayininin çıkartılması hususuna...

Haberin Devamı

Bu gece reyting rekoru kırar mı

Sırada Muhteşem Yüzyıl’ın bu geceki bölümüyle ilgili olası sorular var sayın seyirciler...
-  Diziyi hiç izlemeyen, şimdiye kadar alakası olmayanlar dahi sırf tepki göstermek adına televizyonlarını açar ve muhteşem bir reyting rekoru elde edilmesine sebebiyet verirler mi acaba?
-  Diziye çılgınca reklam veren firmalar olası tepkilerden çekinip reklamlarını son dakikada geri çeker mi?
-  Dizideki halvet sahneleri alelacele at üstünde yaşanmaya başlar mı?

Engin Altan neden Diyarbakır’da?

Önceki gün Engin Altan Düzyatan’ın Diyarbakır Devlet Tiyatrosu’nda Dar Ayakkabıyla Yaşamak adlı oyunu yöneteceğini okudum. Haber bu kadardı, başka detay yoktu.
Ve haliyle merak ettim, “Neden Diyarbakır? Neden tiyatro yönetmenliği?” diye. Engin Altan Düzyatan’a telefon açıp sordum.
Altan, “Diyarbakır Devlet Tiyatrosu’nun müdürü Lebit Gökhan, ‘Bir Bulut Olsam’ dizisinden tanıdığım bir arkadaşım. Üç ay önce aradı, “Sana göre bir oyun var, yönetmek ister misin?” diye. Hemen oyunu okudum. Bayıldım. Zamanım da uyunca kabul ettim. Sert bir iş! Sistemi sıkı eleştiriyor. Ayrıca insanların etik anlayışını televizyonla birlikte nasıl kaybettiğine dikkat çekiyor. İki aydır haftada beş gün burada kalıyorum. Yarın ise prömiyerimiz var.” açıklamasını yaptı.

Yazarın Tüm Yazıları