MELİ, MALI DEĞİL

Haberin Devamı

EFENDİM...
Kimseye haddini bildirecek, kimseye laf atacak, kimseye hizaya gelmesini tavsiye edecek, kimseye de didaktik konuşmalar yapacak değilim.
Çünkü, oldum olası “Bak kardeşim...” diye başlayıp, düstur sıralayanlardan, nutuk atanlardan, karşısındakini deneyimsiz kendisini de dünyanın en tecrübeli olduğunu iddia eden insanlardan hep uzak kalmaya çalıştım.
Yalnız şunu söylememe izin verin.
Türkiye’de bir sıkıntı var.
Geçen gün de yazdım.
“Katılmıyorum...” demekle, linç etmek birbirine karıştırılıyor.
“Ben senin gibi düşünmüyorum...” demekle, vurun abalıya karıştırılıyor.
“Nereden çıkarttın...” demekle, küfretmek karıştırılıyor.
“İyi de senin bu görüşlerinin tam aksini söyleyenler de var” demekle, hedef tahtası yapmak karıştırılıyor.
“Gel şunu konuşalım, şunu tartışalım” demekle, “haddini bildiririm, bildiremezsem fırsat bekler, uygun ortamda da gereğini yaparım” tavrı karıştırılıyor.
Beyler, bayanlar...
Demokrasi zordur, demokrat olmak zordur, demokrat kalabilmek zordur.
Kolay olan silahları çekmektir, baltaları ele almaktır.
Her şeyi birbirini karıştıranlar, içindeki öfkeyi kontrol edemeyip yanlış olduğunu iddia ettikleri şeyin tersini yapacaklarına, güya örnek olacaklarına aslında en büyük hatanın içine düşüyorlar.
Meli, malı değil...
Olmalı...
Demokrat olacaksın, demokrat kalacaksın.

Haberin Devamı

KİT-VAK

VAKFIN adı uzun, ama yaptıkları da birkaç yazıya sığmayacak kadar uzun...
Kemik İliği Transplantasyon ve Onkoloji Merkezi Kurma ve Geliştirme Vakfı kısaca KİT-VAK...
Geçen gece İzmir Hilton’da muhteşem bir gece yaptılar, emeği geçenleri tebrik ederim.
Düşündüm de...
* KİT-VAK’ta abartı yok, odaklanma var.
* Gösteriş yok, gönüllülük ve hizmet var.
* Yarış yok, kendini aşma var.
* Kıskançlık yok, birlikte hareket etme var.
* Başkanlık kaprisleri yok, bayrak yarışı var.
* Boşverme yok, empati var.
* Hava atma yok, alçakgönüllülük var.
Var da var...
KİT-VAK; binlerce çocuğumuza umut oldu, lösemi hastası ailelere çare buldu.
Bunu yaparken de sivil topluma örnek olarak yaptı.
Çünkü, şunu çok iyi biliyorlar.
Bazen bir çocuğun hayatını kurtarmak, değiştirmek, yol göstermek, yön vermek dünyayı değiştirmektir.

Haberin Devamı

KEMAL ÇOLAKOĞLU YAZDI

Biz İzmiriz

SITKI kardeşim yanılıyor.
Kendisini çok sever ve takdir ederim. Mesleğinde başarılı, ESİAD’a başkanlık yapmış, BASİFED’e başkanlık yapmakta olan bir dostumuzdur.
Genellikle radikal fikirleriyle farklılık yaratır.
8.500 yıllık bir kenti, bir çırpıda göçmen kenti yapmış. Evet, İzmir’de insanlar farklı yerlerden gelmiştir. Doğrudur da Ankara’da, İstanbul’da farklı mıdır?
Daha doğrusu Anadolu farklı mıdır?
İzmir; ilk kurşunun atıldığı, 1945’lerde Demokrat Parti’yi kurmuş, yöresinden Adnan Menderes’i Başbakan çıkarmış, 1963’te Adalet Parti’yi kurmuş, 1973’te Karaoğlan’ı, 2000’lerde güvercinli Ecevit’i desteklemiştir. Siyasi yasaklar İzmir’in oyları ile kaldırılmıştır.
İzmir; Türkiye’nin demokrasisine kök salmış bir kenttir.

Ertuğrul Özkök, İzmir’e gelince “İzmir model şehir” diyor. Neden?
Çünkü İzmir, dışarıdan geleni ötekileştirmeyen, kendi potasında eriten bir kenttir.
Anadolu’da bunu göremezsiniz.
Bu nasıl bir köksüzlük ki, kendi kökünde herkesi birleştiriyor.
Binali Yıldırım Bakanımız İzmir için “Hiçbir menfaati için, bildiğinden taviz vermeyen bir kent İzmir” diyor. Daha ne desin?
İzmir hiçbir refleks arayışında değil. Buna ihtiyacı yok. Hiç de kendini ne mazlum, ne de mağdur hissediyor. Halinden fevkalade mutlu...
İzmir iktidara ve muhalefete bu kent için birlikte çalışalım mesajı veren nadir kentlerden. Birçok kent İzmir’i kendine örnek almak istiyor.
İzmir hoş görünün, dürüstlüğün, açık sözlülüğün, ülke menfaatini her şeyin üstünde tutan, huzurlu, insanların yürürken gülümsediği bir kent...
İzmir; Ankara gibi somurtmak, İstanbul gibi koşuşturmak istemiyor.
İzmir; İzmir gibi olmak istiyor.

İzmir kendini anlatmak zorunda kalıp, anlayamayanlarla ve anlatamadıkları ile değil, kendi anlayışını anlayanlar ile yaşamak istiyor.
İzmir iktidarıyla, muhalefetiyle, birliktelik sembolü olmak istiyor.
İzmir’in tarihinde İslam, Hıristiyan, Musevi, Levanten, Doğulu, Güney Doğulu, Boşnak, Göçmen anlayışı yok.
Bizim kökümüz aynı tarlanın, aynı gövdesinde dallanıp, çiçek açıp meyve vermek için var.
Biz hepimiz biriz. Biz İzmiriz...

Yazarın Tüm Yazıları