Hoşgeldin Tuncay

Fenerbahçe yine de maça kötü başladı. Bunda Malatya halkının bu karşılaşmaya çıkış maçı olarak bakmasının da büyük rolü vardı. Camia Fenerbahçe’yi yenip iyi bir hava yakalanacağına inanıyordu.. Ama beklenen gerçekleşmedi. Daha doğrusu ilk haftada Gençlerbirliği’nin başında Daum’a çelme takan Ziya Doğan’ın taktiğinin bu kez tutmamasının büyük rolü vardı. Daum ilk haftadan aldığı ders yüzünden oyunu orta sahada sıkıştırmak yerine kanatları daha etkin kullanmayı seçmişti.. Bunun semeresini de çabuk gördü.. Önce Serkan’ın ardından Tuncay’ın yaptığı bindirmelerle gole yaklaşan Fenerbahçe, yine güzel bir kanat organizasyonuyla öne geçti..

Alex yoktu

Hafta içinde sert bir biçimde eleştirdiğim Ümit dün iyi oynadı. Ama bunun iki ana nedeni var. İlki Malatya savunmasının çok yumuşak oluşu.. İkincisi de Tuncay’ın gelişiyle Ümit’in daha rahat oynaması..

Fenerbahçe’nin beyni görünümündeki Alex, Tuncay’a verdiği gol pası dışında yine sahada yoktu.. Brezilyalı oyuncu fizik olarak da moral olarak da Schalke karşılaşmasında kalmış gibiydi.. Gördüğü kırmızı kartın etkisi hala sürüyordu..

Sarı lacivertli takımın en etkili bölgelerinden biri olarak görülen orta alanda Aurelio ile Appiah oldukça durgundular. Belki maçın zorluk derecesi çok yüksek olmadığı için belki de yorgunluktan, özellikle Aurelio fazla etkili olamadı.

Haftalardır ilk onbirden uzak kalan Tuncay ise dünkü maça damgasını vurdu. Çok çalıştı, çok mücadele etti. Bir gol attı, ilk golü attırdı. Hepsinden önemlisi 3-0’dan sonra bile oyun disiplininden hiç kopmadı.. Tuncay bu özelliklerini ortaya koyduktan sonra Milli Takım’daki yerine de kısa sürede döner..