Erkeklerde 3+1

GRAND Slam turnuvalarına ön elemeler dahil, tek erkekler kategorisinde yaklaşık 250 tenisçi katılır.

Haberin Devamı

Bazılarının yıldızı parlar, diğerleri sürpriz bir şekilde favori birini yener. Fakat çeyrek finalden itibaren  hakimiyeti zirvedeki tenisçiler başkasına kaptırmazlar. Erkeklerde en az 3 yıldan beri final müsabakaları Nadal, Djokovic, Federer üçlüsü arasında paylaşılmakta. Kareyi tamamlayan en yakın aday ise genelde Murray oluyor. Peki nedir bu tenisçilerin başarı sırları? Dört oyuncu da milyonlarca dolar kazanmalarına rağmen oyunlarını sürekli geliştiriyorlar. Oynadıkları maç sayısı, kazandıkları şampiyonluklar ile kort içerisinde rakiplerine inanılmaz bir özgüven ve kararlılık yansıtıyorlar. Rakipler ise onları yenebilmek için çok iyi oynamaları gerektiğinin bilincinde. Ancak 5 set boyunca da iyi oynamıyorlar ne yazık ki.

Aralarında paylaşırlar

Haberin Devamı

Federer bu Fransa Açık’ta zaman zaman vasat oynayarak kaybetmemesi gereken birine mağlup olmadan yarı finale kadar çıktı. Maç süresince enerjisini çok iyi ayarlayabiliyor. Nadal her maçın başında rakibinin neler yapabileceğini önce bir tartıyor. Bazen topları çevirebilmek için yırtınıyor. Fakat inanılmaz enerjisi ve spinli vuruşları ile rakipleri çaresiz bırakıp adeta yıldırıyor.
Djokovic en iyi çift el backhand’e sahip. Servis karşılamaları, atletik yapısı ve esnekliği mükemmel. Öz güvenini ve kararlılığını da korta en çok yansıtan biri. Murray ise yeni koçu İvan Lendl ile beraber çalıştığından beri, kortta çok daha sakin ve sabırlı. Vuruşları da eskisine göre daha istikralı. Bir Grand Slam kazanır ise onu zor tutarlar. Görünen o ki bu dörtlü finalleri paylaşmaya devam edecek.

Kendini geliştiriyor

Kadın tenisi pek iç açıcı değildi ve Fransa Açık’ta tüm favoriler tel tel döküldü. Maria Sharapova bu boşluktan faydalanıp şampiyon olmayı başardı. 25 yaşındaki Rus tenisçi, hala tenisine bir şeyler katmaya çalışıyor. Vuruşlarının daha etkili ve daha güçlü olduğunu söyleyebiliriz. Elbette hala eksikleri var ama bilinçli çalışma ve disipliniyle bu eksiklerini git gide kapatıyor. Sharapova’nın güzelliğiyle değil de tenisiyle başarılara ulaşmasına saygı duymamız gerekiyor.

Yazarın Tüm Yazıları