Şükrü Küçükşahin
Şükrü Küçükşahin
Şükrü KüçükşahinYazarın Tüm Yazıları

Erdoğan'dan ceza kesme sözü

TÜRK askerlerinin Süleymaniye'de Amerikan askerlerince gözaltına alınması, 7 aylık AKP iktidarının önemli sınavlarından biri oldu.

AKP'liler hükümetin bu sınavdan başarıyla geçmekte olduğu kanısındalar.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney'e karşı baskın tutum almış, zaman zaman sesini de yükselterek, söylenmesi gereken her şeyi söylemişti.

Dışişleri Bakanı Abdullah Gül de, önceki gün Meclis kürsüsünde, bu konuşmayla ne kadar övündüğünü, ‘‘Ben de oradaydım, o konuşmanın metnini görseniz, sizler de takdir edeceksiniz’’ sözleriyle dile getirdi.

Genel olarak da 9'uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in, ‘‘Türkiye'nin Başbakan'ına yakışan, doğrudan Başkan Bush'u aramaktı. İkinci adamı arayınca da ‘Bilmiyorum' yanıtı alması normaldir’’ diyerek dikkat çektiği ayrıntı görmezlikten gelinirse, Erdoğan’ın konuşması oldukça iyi bulunuyor.

ERDOĞAN GÜVENCESİ

Erdoğan'
ın, Cheney'e söylediği şu sözlere de dikkat çekiliyor:

‘‘Bugün sizinle bu konunun dışında bir şey konuşmam. 11 askerimiz hemen serbest bırakılsın. Eğer sonuçta, istihbaratlarınızla ilgili bir şey çıkarsa, cezayı da ben keseceğim. Bu da benim güvencem.’’

Erdoğan'
ın ABD-Türkiye ilişkilerine zarar verenleri cezalandıracağını söylemesi, Cheney'i memnun etmiş görünüyor.

Ancak ABD tarafı, 1 Mart'ta Meclis'ten geçmeyen tezkereyi anımsadığında ise Erdoğan'ın ceza kesmede pek başarılı olmadığını da düşünmüyor değil.

Gerçi, ‘‘O ceza kesilseydi Erdoğan'ın arkadaşlarına kesilecekti; bu ceza ise askere. Bunun için Başbakan'ın tutumu farklı olabilir’’ diyenler de hiç az değil.

GÜL'ÜN TEZKERE ÖVÜNCÜ

AKP yönetimi, Süleymaniye'deki saldırganlıkla tezkere krizi arasında ise bir bağlantı görmüyor, kurmuyor.

Başta Abdullah Gül olmak üzere AKP'liler, olayı bölgesel bir inisiyatif olarak görüyor ve neredeyse ABD yönetimine toz kondurmuyorlar.

Oysa, Genelkurmay Başkanlığı ile CHP, olayı Pentagon merkezli bir planın parçası olarak değerlendiriyor, dolaylı olarak tezkere ile bağlantı imasında bulunuyorlar.

Gül de, Meclis'teki konuşmasında, Süleymaniye olayı ile tezkere arasında bağlantı kuranları eleştirirken bir yandan CHP ve askere gönderme yapıyor, diğer yandan ‘‘Dünyayı şoke eden bu kararı TBMM verdi; hepimiz de arkasında durduk’’ diyerek tezkerenin geçmemesini övüyordu.

Sanki, tezkereyi ‘‘geçsin’’ diye TBMM'ye getiren, ABD yönetimine, ‘‘Mutlaka çıkaracağız’’ sözü veren Başbakan'ın kendisi değildi.

Üstelik, ‘‘Tezkere, Gül kararlı davranmadığı için geçmedi’’ diyenlere kızan, küsen, eleştiri yağdıran da aynı Abdullah Gül'dü.

Gül'ün ‘‘övüncü’’ karşısında hayrete düşenler arasında AKP'liler bile var.

AKP'nin deneyimli bir milletvekili bu hayretini, ‘‘Anlayamıyorum, tezkere konusunu nasıl bu kadar abartılı övünç konusu yapabildik? Herhalde, güçsüz muhalefet ve alternatifsizlik bize bu şansı veriyor’’ sözleriyle dile getirdi.
Yazarın Tüm Yazıları