Ercan Kumcu: Üretim artışı ihracattan geliyor

Ercan KUMCU
Haberin Devamı

Sanayi üretimi yılın ilk üç ayında ortalama yüzde 3.1 artmış. İmalat sanayiindeki üretim artışı da aynı dönemde yüzde 3.6 olmuş.

Rakamların ayrıntılarına inildiğinde sanayideki üretim artışının bazı sektörlerde yoğunlaştığı görülüyor. Daha çok iç tüketime yönelik olan gıda sanayiinde üretim yüzde 3 azalmış. Buna karşılık, ihracata yönelik olan tekstilde üretim yüzde 13, giyim eşyasında yüzde 33 artmış. Bu iki sektörün toplam imalat sanayiindeki payı yüzde 16'dan fazla.

BÜYÜME İHRACATTAN

İç tüketime yönelik kömür ve petrol ürünleri imalatı da yüzde 25 düşmüş. Bu sektörün imalat sanayii içindeki payı da yüzde 15'e yakın. İhracatta büyük payı olan elektrikli makine üretimi yüzde 3.7 artarken, radyo ve TV imalatı yüzde 44'e yakın artmış. Bu sektörün toplam imalat sanayii içindeki payı yüzde 5 kadar.

Sanayi üretimindeki büyümenin daha çok ihracata yönelik sektörlerden geldiğini görüyoruz. Dolayısıyla, toplam milli gelir açısından bakıldığında, milli gelir içinde çok büyük bir paya sahip olan iç ticarette fazla bir kıpırdanma olmadığı söylenebilir.

İstanbul Ticaret Odası da dile getirdiği şikáyetler arasında piyasaların henüz canlanmadığını söylüyor. Enflasyonda son aylarda gözlenen düşüş eğiliminin ekonomik durgunluktan kaynaklandığı savunuluyor.

Bu bilgilerin ışığında, imalat sanayii üretimindeki artışın yılın ilk üç ayında iç talepten değil, dış talepten kaynaklandığı sonucuna varılabilir. Büyüme açısından olmasa da, enflasyon ile mücadele açısından bu gelişme sevindiricidir.

İç talebin artmasıyla artan sanayi üretimi enflasyonla mücadeleyi zorlaştırıcı bir faktördür. Bu açıdan, hükümetin büyümeyi artırmak için iç talebi artırıcı politikalara yönelmesi enflasyonla mücadelede işleri zorlaştıracaktır.

Dış talebe yönelik büyüme ise doğal olarak sınırlı kalacaktır. Kaba bir hesap yapıldığında, ihracata yönelik sektörlerin toplam imalat sanayii üretimi içindeki payının yüzde 40'ın altında olduğu görülür. İhracat artışı yoluyla milli gelir bazında yüzde 5'in üzerinde büyüme sağlamak biraz zor görünmektedir.

Kurların enflasyondan daha yavaş gitmesi nedeniyle ihracat biraz olumsuz etkilenebilir. Buna karşılık, ihracat yaptığımız ülkelerin gelirlerinin artıyor olması ihracat performansını olumlu etkileyecektir.

MAKUL BÜYÜME

Sonuçta, ihracatımızda hafif bir kıpırdanmayla beraber yüzde 2-4 aralığında bir milli gelir büyümesi enflasyon ile mücadeleyi sekteye uğratmayacak bir şekilde sağlanabilir. Enflasyonla mücadelenin önemli ayaklarından biri de budur.

Büyümeyi daha da hızlandırmak için alınabilecek tedbirler hem ihracat performansını olumsuz etkileyecektir, hem de enflasyonu. İç talebi artırıcı politikalar ihracatçıları da iç piyasaya yönlendirecektir.

Yazarın Tüm Yazıları