Enis Berberoğlu: Terörün insan malzemesi

Enis BERBEROĞLU
Haberin Devamı

Dün Uğur Mumcu'nun şehit edildiği sokakta taktibata götürülen Yusuf Karakuş suikastin nasıl düzenlendiğini ayrıntısıyla anlattı...

Ama meselenin niçin yanı yine de çok karanlık.

Eğer sanıkları azmettiren gerçekten İran ise...

Hangi İran'dan söz ediyoruz o bile belli değil. Çünkü Hatemi'nin İran'ı ayrı, Hamaney'in İran'ı farklı... İran Susurluk'u derseniz birden fazla...

O yüzden gelin Yusuf Karakuş'un yaşam çizgisindeki kritik virajlara bakalım, terörün insan malzemesini daha yakından tanıyalım...

Malumdur Yusuf Karakuş'un Mumcu suikastıyla ilgili ifadesi medyada tefrika edildi... Ama ben daha çok Karakuş'un 1997 yılı sonunda Hizbullah operasyonu nedeniyle yakalandığında verdiği polis ifadesi üzerinde durmak istiyorum... CNN-Türk Haber Merkezi'ne ulaşan ifade metninin analizinden bakın neler çıkıyor:

* * *

12 Eylül öncesi: 1957 Çorum doğumlu Yusuf Karakuş, ilkokuldan sonra okumuyor, 15-16 yaşlarında ülkücü saflara katılıyor...

‘‘Çünkü o yıllarda herkes ya solcu ya da sağcı idi. Anne babamın Müslüman olmasından dolayı ülkücü gruba katıldım...’’

1977 yılında sol görüşlü iki kişiyi öldürmekten hapse düşüyor. 1989 yılında şartlı tahliye edildiğinde Çorum'a dönüyor ama yerleşemiyor.

‘‘Çorum'da yaklaşık bir hafta kadar kaldım. Eski düşmanlarımın beni bulup intikam kastı ile beni öldüreceklerini düşündüm, can korkusu ile İstanbul'a geldim...’’

Demek ki 12 Eylül ekseni, Karakuş'un yaşamöyküsünü anlamakta önemli ipuçları taşıyor...

* * *

İş-aş-eş aynı kapıda: Yusuf Karakuş Çorum dönüşü, hapiste tanıştığı Tevhit grubu liderlerinden Mehmet Şahin'in evinde yaşamaya başlıyor... Aynı çevre sayesinde plastik işine giriyor. Hatta eşini bile bu sayede buluyor.

‘‘Mehmet Şahin'e artık evlenmem gerektiğini söyleyerek yardımcı olmasını istedim. O da bana Tevhid Dergisi'ne takılan Murat Filiz'in kız kardeşini istedi...’’

Böylece Karakuş için kapalı devre yaşanan günler başlıyor. Bosna paraları için kavga çıkana kadar...

‘‘...Tevhitçiler de para toplayıp Bosna'ya göndermeye başladılar. Fakat toplanan paraların Bosna'ya gönderilmediği şeklinde dedikodular çıktı. Ben de konuyu araştırdım bu kanaate vardım. Mesela Mehmet Şahin'in Balat'taki kötü spor salonu yerine Fatih'te cadde üzerinde daha büyük ve daha güzel spor salonu açması, Rami'de poşet fabrikası açması beni şüpheye sevk eden olaylardan olmuştur.’’

Karakuş, Bosna paralarını Mehmet Şahin'e sorduğunda ‘‘Bizden kimse hesap soramaz’’ yanıtını alıyor, ‘‘Şerefsiz insanlarla birlikte olamam’’ diyerek -ama muhtemelen pay alamadığı için- Tevhit grubundan ayrılıyor...

O tarihten sonra eski ekibiyle en büyük kavgası el koyduğu 14'lü tabancayı geri vermek istememesinden kaynaklanıyor.

* * *

İşte size terörün insan malzemesi... Eğitimsiz, ideolojisiz, yoksul, her yanı her duruma müsait, her davulun önünde oynamaya hazır bir ademoğlu...

Bugün İran'a hizmet ediyor veya etmiyor...

Ama belli ki her düşman için potansiyel satılık müttefik.

Yazarın Tüm Yazıları